Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10 Kasım 2013, 11:14   Mesaj No:16

Uyarıcı

Medineweb Acemi Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Uyarıcı isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 32986
Üyelik T.: 02 Kasım 2013
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 29
Konular: 0
Beğenildi:2
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Cevap: GÜNCEL MANASIYLA[Lailahe illAllah] VE MANASI

Sayın abdulmelik bey size karşı nahoş kelimeler kullandığımı ifade etmişsiniz.Şuna emin olmalısınız ki niyetim asla sizi kırmak yahut size karşı bir edepsizlik yapmak değildir.Değil size hiç kimseye böyle bir niyetle herhangi bir satır karalayacak değilim.

Evet sizin düşüncelerinize karşı bazı kelimeler kullandım fakat bu kelimeleri siz neden bu şekilde yorumladınız onu tam olarak bilemiyorum.

Tüm vurgulamak istediğim şey sizin bu konulara yabancı olduğunuzu ifade etmeye çalışmaktı.Böyle düşünmeme sebep olan şeyde sizin o makaleyi yorumlayış şekliniz ve meselelere bakış açınızdan dolayı idi.Bu son yazdığınız yazınızlada beni dahada haklı çıkardınız.

Öncelikli olarak şunu belirteyim ki böylesine hassas olan meseleler ehl-i Sünnet ve’l-cemaat yolunun esas olarak kabul ettiği kaideler üzerinden ele alınmak zorunluluğu vardır.Yoksa kişi ehil olmadığı meseleler hakkında kendi akıl kapasitesine göre böylesi meseleler hakkında naslardan bağımsız fikirler ortaya atarsa bu fikirler elbetteki birileri tarafında kayde değer alınmayabilir.

Madem ki bu meseleler hakkında sizinle konuşacağız o halde şunu baştan belirteyim ki benim akidem şudur:

Ehli sünnet ve bu cemaatin yolu.Bu yolda olan İslam ulemasının izlemiş oldukları yol gerek usul’e gerek furu’a dair tüm dini hükümleri naslardan delil çıkarmak için izlenmesi gereken üç ana temel vardır.

Bunlar-

1-Sözlerin en hayırlısı ve en doğrusu olan yüce Allah’ın kitabı, hiçbir insanın sözünü Allah’ın sözünün önüne geçirmemek.

2 - Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in sünneti ile onun hidayet ve yoluna dair gelmiş olan sünnet. Hiçbir insanın izlediği yolu bunun önünde tutmamak.

3 - Ayrılıklardan, dağınıklıklardan çeşitli bid’at ve yanlış görüşlerin ortaya çıkmasından önce bu ümmetin ilk neslinin üzerinde icma ettiği hususlar.

Yani Ashab ve Tabi-in akidesi.

Bu dönemden sonra meydana gelmiş insanların ortaya attıkları görüşler ile kabul ettikleri kanaatlere gelince, bunları kitap, sünnet ve icma’dan ibaret olan bu üç esas ile ölçmek biçmek. Bunlara uygun düşerse kabul etmek, bunlara aykırı olursa söyleyenin kim olduğuna bakmaksızın red etmek.

İşte benim orta yol, dosdoğru yol olarak anladığım yol budur. Onu izleyen sapmaz, ona uyan bedbahtta olmaz.

Bedbaht olanların yolu ise:

Naslarla dilediği gibi oynayıp, kitabı batıl bir şekilde te’vil eden, sahih sünneti inkar eden, selef’in icmasına aldırmayan,rastgele önüne geleni alıp, kafasına uymayanı red eden,her görüşü kabul eden, her bir sözü benimseyen bu konuda doğru ile yanlışı, sahih olan ile olmayanı birbirinden ayırdetmeye kalkışmayan ve bunu önemsemeyen,bir tarafa senin dediğin doğru,diğer tarafa seninde dediğin doğrudur yolunu itikad edinenlerden uzağım.

Ne bunlara birşey anlatabilecek kapasitedeyim nede bunlardan birşey alacak cahillikteyim.Elahamdülillah-

Eğer bu şartları kabul ederseniz sizinle bu meseleleri müzakere ederiz inşeallahteâl’a.

Size sorduğum iki tane soruya verdiğiniz cevaplara gelince.

1-Size Aslud-din nedir diye sorumştum

2- Sözü geçen devletlerin anayasalarının hangi maddesi İslam dinine aykırıdır demiştim.

Sizin cevabınıza bakalım.

üçüncüsü,sair zikrettiğimiz adına islam devletleri dediğiniz emevi,abbasi,osmanlı vs...bu devletlerin anayasaları kuran olduğu iddia etmiyorlarmıydı ? bu günkü gibi yazılı kanun yönerge yasa tüzük gibi kapsamlı değildi.ama ben islam devletiyim der kanunlarını islami kaynaklara alimlerin görüşlerine dayandırırlardı. halifeliğe seçilen zat ben Allaha resulune tabii olacağıma kuran sünnet çizgisininden ayrulmyacağıma taleple ile halifenizim hadi biat edin demiyorlarmıydı ?
doğru mu ?


Açıklamanıza bakılırsa sözü edilen devletlerin anayasasının Kuran ve sünnet eksenli ve ehli sünnet alimlerinin üzerinde ittifak ettiği temel meseleler üzere olduğunu sizde kabul ediyorsunuz.Oysaki daha evvel şöyle bir cümle kullanmıştınız.

( islam devleti dediğiniz kanunu islam olan emevi abbasi osmanlı gibi büyük devletlerin anayasasında laik sistemi aratmıyacak kanunlar yokmuydu.)

Bizde size bunu ispat edin dedik.Diğer sorduğumuz sorularımızdaki gibi yine sorduğumuz soruların cevabını alabilmiş değiliz.Sizin yapmanız gereken şey Osmanlıda veyahut Emevilerde veyahut Abbasilerde şu şu kanun maddesi vardır, bu kanun maddelleri şu şu ayetlere aykırıdır,buna rağmen o dönemin şeyhülislam makamlarını işkal eden büyük alimler bunlara onay vermişlerdir demeniz gerekiyordu.İşte o takdirde ithamınızı ispat etmiş olurdunuz.

Sizin vermiş olduğunuz delile örnek olarak şöyle bir misal verebilirim.Dieylim ki siz bana t.c anayasasının batıl olduğu hususunda delilin nedir diye sordunuz.Ben de t.c anayasasının hangi kanun maddesinin İslam dininin hangi hükmüyle çeliştiğini ortaya koymak yerine kalkıp size Ecevit şöyle yapmıştır,Demirel böyle yapmıştır,İsmet İnönü Kuranı yasaklamıştır filan diyorum.

Bu sizce sorduğunuz soruya cevap niteliği taşır mı?

Diyorunuz ki.( islam devleti dediğiniz kanunu islam olan emevi abbasi osmanlı gibi büyük devletlerin anayasasında laik sistemi aratmıyacak kanunlar yokmuydu.)

Bu cümlenizin arkasında size bunu delillendirin dedim siz bana Muaviyeden Yezid’den bilmem hangi padişahın yapmış olduğu icraattan misal veriyorsunuz.Bir hailefinin yapmış olduğu yanlış icraatlar o rejimin batıl olduğuna delil teşkil eder mi sizce? Veyahutta İslama göre?

Bizim konumuz hangi halifenin veya hangi padişahın oğlunun ne yaptığı değilki böyle misaller vermişsiniz.O vermiş olduğunuz misallerin yüz mislini ben size kötü örnek anlamında verebilirim.

Bir devletin, bir rejimin batıl olabilmesi için evet sizin buradaki cümlelerinizin tezahür etmesi lazım.Yani sizin deyiminizle anayasasında demokratik laik sistemi aratmayacak kanunlar olması lazım.Madem ki bunu iddia ettiniz o halde neden bunu ispat edemediniz? Tüm İslam ulemasını töhmet altında bıraktınız onlara çok ağır hakarette bulundunuz.Size hiçbir kötü kelime kullanmadığım halde alınganlık gösterdiniz.Fakat buradaki ithamınız gerçekten çok ağır o halde bunu derhal delillendirin.

Ayriyetten acele edip banim hızıma da yetişmeye çalışmayın.Önemli olan hızlı yazmak değil doğruyu okuyucuya aktarmaktır.Bu sebeple hiç acelem yok, sizin delillerinizi bekiliyeceğim inşeallahteâl’a.

Tekrar o makaleye gelmek istiyorum.O makalenin sahibinin kafa yapısını haricilere benzettiniz.Bunun illeti olarakta bu kafa yapısının günahı kebair’i işleyenleri ebediyyen cehennemlik olduğunu söylediniz.Oysaki o makalenin sahibi öyle birşey demedi,demediği halde onu böyle itham ettiniz.O makalenin böyle demediğini daha evvel ispat etmiştik.

Müslüman olan herkes bilirki hariciler büyük günah işleyenleri tekfir ederler.Ve bunların ebediyyen cehennemlik olduklarını söylerler.Dayandıkları birçok ayet olmakla birlikte en çok dayandıkları ayetlerden bir taneside sizinde adam öldürmeye dayandırdığınız görüşünüzün delilini teşkil eden Nisa/93. Ayettir.

Hariciler göre adam öldürmek,içki içmek zina yapmak gibi günahı kebair kabilinde olan amelleri işleyenler ebediyyen cehennimliktir.İslam uleması ittifakla buna karşı çıkmıştır bunun batıl bir düşünce olduğunu dile getirmişlerdir.

Fakat enteresandır ki hariciler dahi günahı kebair kabilinde olan amelleri dinin aslını teşkil eden meselenin illetleri arasında göstermemişlerdir.

Dünya tarihinde adam öldürmenin,zina yapmanın,dansöz oynatmanın dinin aslından olduğunu söyleyen ne hariciler nede herhangi bir kişi vaki olmamıştır.Dinin aslından olmayan bir meseleleninde kişiyi kafir yaptığını söyleyen dünyada hariciler dışında hiç kimse yoktur.

Yani böyle bir düşünceyi ilkkez duyduğum kişi siz oldunuz.

Bakın ne diyorsunuz.

1-hz hucr bir ashabı kiram idi.neden öldürüldü ? öldürülmesi gerektiğine dair kuran sünnette delil nedir?eğer delilinizi getiremiyorsanız,masum bir insanı öldüren tüm inanları öldürmüş gibidir ve ebedi cehennemliktir kuran mesajına ne dersiniz? hz hucr'u öldürten muaviye emevilerin kurucusu..

Bu cevabın konumuzla alakasını kuramadım.Hem konumuzla alakası olmayan bir cevap hemde açıklamaya çalıştığım gibi günahı kebai’r le alakalı bir günahı işleyen kişiyi ebedi cehennemlik olarak saymak.

Sizin ilk yazdığınız yazınızla buradaki cümlelerinizi yan yana koyduğumuzda ısrarla tenkit ettiğiniz hariciler konumuna kendinizi düşürmüş olmuyor musunuz? Kendi kendinize harici damgası vurmuş olmuyormusunuz?

Eğer bu yaklaşımınız doğru olursa peki Hz.Musa a.s mın durumu ne olacak ya Nebi Hz.Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-’in durumu ne olacak. Hz.Musa a.s haksız yere cana kıydı öyle değil mi? Bu düşüncenin batıl olduğuna dair yüzlerce delil bulunabilir.

Bakın Rahman olan Allah ne buyurmaktadır.

Nisa/116- Hiç şüphesiz, Allah, kendisine şirk koşanları bağışlamaz.Bunun dışında kalanlar ise, dilediğini bağışlar. Kim Allah'a şirk koşarsa, elbette o uzak bir sapıklıkla sapmıştır.-


Bu ayet muhkem olup manası açık bir ayettir ve üzerinde herhangi bir ihtilaf söz konusu değildir,tam aksine icma vardır.

İşte ayetleri kafamıza göre yorumlamak dediğim şey bu idi.Bu sebeple sizinle anlaşamayız demiştim.

Başa dönüyor sorularımı tekrarlıyorum.

1-Aslud-din nedir? Bunun vahyin dönemindeki illetleri nelerdi.Günümüzdeki illetleri nelerdir bunu açıklayınız lütfen

2-Emevi Osmanlı Abbasi devletlerinin hangi kanun maddesi İslam dini ile çelişkilidir bunu da delillendirin lütfen? Wesselam.
Alıntı ile Cevapla