BİLAL GİBİ SEVMEK/SEVİLMEK
Sevgililer sevgilisi(sav) dünyâyı terkedince Bilalin sanki dili tutulmuştu.
Ağzını bıçaklar açmıyor ve Medîne artık kendisine dar geliyordu.
Bilâl, o eşsiz sevgilinin(sav) aziz hâtıralarıyla dolu Medîne'de duramadı.
Bir an önce şehit olup Sevgiliye(sav) kavuşmak için seferlere katılıyordu.
Bir gece rüyasında o eşsiz sevgiliyi(sav) gördü.
En Sevgili(sav) onu çağırıyordu:
Yâ Bilâl! Bu cefâ nedir? Beni ziyâret edecek vakit hâlâ gelmedi mi?
Özledim seni gel artık....
Aaahh efendim... Seni öyle çok özledim ki canım Sevgilim(sav)...
Beni de özler misin canımın canı(sav) ey nur yüzlüm...
Bana da gel artık özledim seni Alim der misin,
Güzelliğin kendisinden ilham aldığı eşsiz sevgilim(sav)...
Beni de Bilalin gibi çağırır mısın? Beni de Bilalin gibi sevebilir misin?
Bilalinin tırnağı bile olamam ama,
Onu da seni de çok seviyorum gönlümün Sultanı...
Şu fakir Alini de evine çağırmaz mısın?
Ali Parlak
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]