Cevap: Arapça 4 bahar dönemi 1-10 ünite tercümesi ARAPÇA 4 BAHAR DÖNEMİ 5. ÜNİTE TERCÜMESİ 5. Konu Baba Nasihati Yaşlı adamın 3 oğlu vardı.Ne zamanki, buluğ çağına geldiler, babalarının malını israf ettiler.Kendileri için kazanç elde edecekleri hayırlı bir meslekleri olmadı. Onları kınayan babası onlara şöyle nasihat etti : Ey Oğullarım ! Hayatınızda başarılı olmak istiyorsanız üç şey için çalışın. Ona da ancak dört şeyle ulaşabilirsiniz. O üç şey; rızıkta bolluk ( zenginlik ) , insanlar içinde mevki, ahirette azıktır.Bu üç şeye kavuşmak için şu dört şeye ihtiyaç vardır:En helalinden mal kazanmakOndan kazandığın ile güzelce yaşamakSonra onu infak etmekKardeşlerin ve aileni razı edecek güzel bir geçim. Bunun faidesi ahirette sana geri döner kazanırsın. Eğer bu nasihatle amel edersen, tutarsan kazanırsın. Eğer tutamazsanız hüsran olanlardan olursunuz. Kim bu halleri zayi ederse muradını kaçırmış olur. Çünkü kim çalışmaktan yüz çevirirse yaşamı için lazım olan maldan mahrum olur. Eğer malını tasarruf edip tutarsa az bir infaktan kaçarsa ona fayda vermez. Eğer kazanır ama kazancından infak etmekten kaçınırsa evi fakir olur. Sonra o malı ona fayda vermez.Sıkıntılarla telef olur gider. Akması için suyu bırakmayan baraj gibidir. Eğer onun taşacak yeri nefes alacak deliği olmazsa her taraftan akıp gider. Büyük bir taşmayla taşar. Mal zayi olur gider. Aşağıdaki soruları parçaya göre cevaplayınız. 1) Adamın kaç oğlu var? 2)Evlatları buluğ çağına gelince ne yaptılar? 3)Baba evlatları için neden üzüldü? 4)İnsanların çalışması greken 3 şey nedir? 5)Üç şeye ulaşmaya vesile olan şeyler nelerdir? 6)Üç şeyi zayi edenin akıbeti nedir? 7)Zenginken fakir gibi olmak mümkün mü? 8)Cimrilik ve cömertliğin sonu nedir? 9) Kıssadan çıkan ana fikir nedir? HAZIRLAYAN:NESLİ ARAPÇA KELİMELER (5. ÜNİTE) EŞ ANLAMLI KELİMELER
1.بَنِينَ / أَبْنَاءُ (oğullar) 2.أَبٌ / وَالِدٌ (baba) 3.لاَمَ / عَتَبَ (ayıpladı, kınadı) 4.وَعَظَ / نَصَحَ (nasihat etti) 5.تُدْرِكُ / حَصَلَ عَلَى (elde etti) 6.نَفْعٌ / مَنْفَعَةٌ (fayda) 7.تَمَسَّكُ / اِلْتَزَمَ (sarıldı, sıkıca tuttu) 8.أَمْسَكَ عَنْ / اِجْتَنَبَ (kaçıncı) 9.تَلَفٌ / اهَلاَكُ (yok olmak) 10.نَوَاحٌ / جِهَاتٌ (taraf) ZIT ANLAMLI KELİMELER
1.(iyilik) خَيْرٌ X شَرٌّ (kötülük) 2.(yaşlı) مُسِّنٌ X شَابٌّ (genç) 3.(oğullar) بَنِينَ X بَنَاتٌ (kızlar) 4.(oğullarım) بَنِيَّ يَا X يَابَنَاتِي (kızlarım) 5.(dostlar) إِخْوَانٌ X أَعْدَاءُ (düşmanlar) 6.(zararlı) خَاسِرٌ X رابِحٌ (karlı) 7.(kaçırdı) فَاتٌ X نَالٌ (elde etti) 8.(düzeltti) أَصْلَحَ X أَفْسَدَ (bozdu) 9.(ezberledi) حَفِظَ X نَسِيَ (unuttu) 10.(meslek, iş) مِهْنَةٌ X عَطَالَةٌ (işsizlik) TEKİL _ ÇOĞUL
1.اِبْنٌ ج بَنِينَ (oğul) 2.نَاحِيَةٌ ج نَوَاحٌ (taraf) 3.أَمْرٌ ج أُمُورٌ (emir) 4.نَفْسٌ ج أَنْفُسٌ (can, canlı) 5.اَخٌ ج إِخْوَانٌ (kız kardeş) 6.وَجْهٌ ج وُجُوهٌ (yüz) 7.حَادِثَةٌ ج حَوَادِسٌ (olay) 8.مَاءٌ ج مِيَاهٌ (su) 9.حِرْفَةٌ ج حِرَفٌ (meslek) 10.شَيْخٌ ج شُيُوخٌ (ihtiyar adam, reis, şef) 11.مَالٌ ج أَمْوَالٌ (para, servet, mal,) 12.رِزْقٌ ج أَرْزَاقٌ (rızık) 13.نَصِيحَةٌ ج نَصَائِحٌ (nasihat) 14.شَيْءٌ ج أَشْيَاءُ (şey) 15.مَنْزِلٌ ج مَنَازِيلٌ (ev) 16.فَقِيرٌ ج فُقَارَءُ (fakir) 17.أَهْلٌ ج آهَالٌ (aile) 18.السُّدُّ ج سُدُودٌ (baraj) 19.حَالٌ ج اَحْوَالٌ (durum, hal TERCÜME
1.أَمَّا الثَّلاَثَةُ الَّتِي يُسْعَى إِلَيْهَا فَالسَّعَةُ فِي الرِّزْقِ وَالمَنْزِلَةُ فِي النَّاسِ والزَّادُ فِي الآخِرَةِ؟ A.Kendisi için çalışılacak üç şey şunlar olmalıdır: rızıkta bolluk(zenginlik), insanlar içinde mevki (sahibi olmak) ve ahrette azıktır. B.Kendisi için çalışılacak üç şeye gelince, onlar, rızıkta bolluk (zenginlik), insanlar içinde mevki (sahibi olmak) ve ahrette azıktır. C.Rızıkta bolluk (zenginlik), insanlar içinde mevki (sahibi olmak) ve ahrette azık içi çok çalışmak gerekir. D.Rızıkta bolluk (zenginlik), insanlar içinde mevki (sahibi olmak) ve ahrette azık içi çok çalışması gereken üç şeydir. E.Kendisi için çalışılacak üç şeyden ayrılmamak gerekir. Rızıkta bolluk (zenginlik), insanlar içinde mevki (sahibi olmak) ve ahrette azık. (CEVAP B) 2.إِنْ عَمِلْتُمْ بِهَذِهِ النَّصِيحَةِ فَتَمَسَّكُوا بِهَا وإلا كُنْتُمْ مِنَ الخَاسِرِينَ A.Bu öğütle amel ederseniz ona (sımsıkı) sarılınız aksi halde zarar edenlerden olursunuz. B.Bu öğütle amel edin ona (sımsıkı) sarılın yoksa zarar edersiniz. C.Zarar etmek istemiyorsanız bu öğüdü tutunuz ve ona göre davranınız. D.Bu öğüdü bilirseniz, ona sımsıkı sarılınız. Yoksa zarar edenlerden olursunuz. E.Bu öğütten sakın ayrılmayın. Hep onunla amel edin yoksa hüsrana düşersiniz. (CEVAP A)
Alıntı: Maltepe İmamet ve Hitabet Araştırma Vakfı |