Durumu: Medine No : 5879 Üyelik T.:
28 Aralık 2008 Arkadaşları:32 Cinsiyet:Bay Memleket:İst Yaş:39 Mesaj :
3.156 Konular:
1383 Beğenildi:176 Beğendi:17 Takdirleri:285 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Cevap: Dini Danışma Ve Rehberlik Ders Notları (14 Hafta FuLL) 5. HAFTA DİNİ YÖNDEN PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK: 1. Dini Danışma ve Rehberlik İhtiyacı: Maneviyat,Abraham Maslow’un “kendini gerçekleştiren kişiler” isimli araştırmasına kadar ilgiye layık bir konu olarak görülmedi. Bu araştırma sonucunda maneviyatın karşılanması gereken nihai bir ihtiyaç ve önemli bir motivasyon alanı olduğu fark edildi. Ortaçağda iyice itibar kaybına uğramış olan Hıristiyan rahiplerin biraz humanistik daha çok da misyonerlik tutkularıyla yürüttükleri manevi rehberlik çalışmaları, yirminci yüzyılın ikinci yarısına kadar bilimsel bir zemin bulamamış oldu. Martin Luter, John Calwin, Tomas Aquinas gibi güçlü soluklar bile aydınlanmacı tutkular ve pozitivist saplantılar yüzünden yeterince derinden hissedilemedi. Öte yandan İslam dünyasında sekizinci asırdan itibaren başlayıp gelişen tasavvuf kültürünün büyüleyici etkisi, İslam toplumlarının çöküşüyle perdelendi. Bayazid-i Bestami Ahmet Yesevi, İbni Arabî ve Mevlana gibi maneviyat dünyasının erişilmez simaları hem hayranlık uyandırıyor hem de garip bir şekilde göz ardı ediliyordu. Bu çelişkiyi daha fazla taşıyamayan insan zihni, XX. yüzyılın başından itibaren maneviyat konusuna eğilmeye başladı. 2. Dini Danışma ve Rehberliğin Ortaya Çıkışı ve Mahiyeti:Ortaçağda Hıristiyan din adamlarının insanları Hıristiyanlaştırmak üzere misyonerlik faaliyetleri başlattıkları, Fransiskenler ve Dominikenler diye bilinen dini grupların farklı taktik ve yöntemlerle bu faaliyetleri yürüttükleri bilinmektedir. Papalığın ve kiliselerin öncülüğünde maddi ve siyasi desteklerle sürdürülen çalışmalar tamamen Hıristiyanlaştırma amaçlı faaliyetlerdi. XX. yüzyılda eğitim alanında rehberlik konusundaki çalışmalar başlamış ve hızlı bir şekilde gelişme gösterir. O zamana kadar Hıristiyanlaştırma amaçlı yürütülen misyonerlik çalışmaları ile meşgul olan ve bir ölçüde de günah çıkarma işlemi ile günaha sürüklenmiş üyelerini rahatlatmaya çalışan kilise, rehberlik alanındaki gelişmelerden etkilenmiş, çalışmalarını bu yönde geliştirme ihtiyacı duymuştur. Sadece suçluluk duyan kilise üyelerinin itirafa gelmelerini beklemek yerine bunun dışında dadini sorunlar yaşayanların bulundukları yerlerde yardımına gidilebilirdi. Bunun için de hastaneler, ceza ve tutuk evleri, yetiştirme yurtları, bakımevleri ideal hizmet alanlarıydı. Böylece Hıristiyan teologlar da psikolojik danışma ve rehberlik çalışmalarından hareketle papazların kiliselerdeki günah çıkarma işlemini bir dini danışma hizmeti olarak ele alıp geliştirme yoluna gitmişlerdir. Konunun bilimsel bir yaklaşımla ele alınması yönünde ilk çalışmayı yapan Amerikalı psikolog Anton Boisen olmuştur. Klinik pastoral eğitim hareketininöncüsü kabul edilen Boisen “Teolojinin Metotları ve Görevi” adlı eserinde manevi yönden insanları anlamanın yollarını göstermiş, insanlara karşı fedakarlıkta bulunma konusunda yarış içinde olunmasını, onlara bir şeyler verebilmek için de bireyin gerçek kişiliğine ve yaşamına bakılmasını önermiştir papazların yetiştirilmesinde teoloji dışında insan bilimlerine özellikle psikolojiye ağırlık verilmeye başlanmış, bu donanımla yetişen papazların hizmet alanları oldukça genişlemiş ve hayatın çeşitli alanlarına yayılmıştır. Rahiplerin kilise dışında ihtiyaç duyulan ve mümkün olan hemen her ortamda yürüttükleri bu dini danışmanlık ve rehberlik hizmetlerine papaz ilgisi veya vaizsel ilgi anlamında “Pastoral Care” denilir olmuştur. Pastoral Care “dinsel aktörlertarafından başkalarına yardımcı olmak, sorunlarının çözümüne katkıda bulunmak, sorunlu insanlarıyönlendirmek, desteklemek”şeklindeki faaliyetler bütünü olarak tanımlanmaktadır. William Arnold, “Introduction to Pastoral Care” adlı eserinde pastoral care hizmetinin çerçevesini çizerek pastoral care çalışmalarının, ilahiyatla kilisenin birlikteliği ile kurumsal bir disiplin çerçevesinde yürütülecek hizmetler bütünüdür olduğunu söyler. Ona göre teoloji, İncil bilimi, felsefe, psikoloji, sosyoloji, antropoloji, kültür bilgisi, sosyal ve ekonomik teoriler bu hizmetin yürütülmesinde önemli katkıları olan alanlardır. Rehberlik ve danışma profesörü Lartey ise bu hizmetin üç ayrı fonksiyonunun bulunduğu anlatılır: İyileştirme fonksiyonu; Yoğun sorun yaşayan insanlar üzerinde teskin etme, rahatlatma ve rehabilite etme şeklinde uzun süreli bir vaizsel danışma işlemidir. Destekleme fonksiyonu; Bireyin sosyal yaşantısında, iş ve meslek hayatında karşılaştığı uyum ve intibak güçlüklerini aşma konusunda ona yardım etme şeklinde bir danışmanlık desteği olarak ortaya çıkar. Yönlendirme fonksiyonu;Hayatta gidilecek bir yön arama, eş ve meslek seçme, kariyer değiştirme durumlarında danışma hizmetinin etkili olmasıdır. Konuyu manevi arkadaşlık, dostluk, refiklik olarak ele alan Frager, dini danışma ve rehberlik hizmetine farklı bir boyut kazandırmaktadır. O, bu hizmet için “manevi rehberlik” kavramını kullanarak, bunun bütün dinlerde ve manevi geleneklerde çok eski zamanlardan beri mevcut olduğunu söylemektedir. Ona göre “rehber olan kişi irfan sahibi bir arkadaş veya manevi sülûkun beraber ikmal edildiği bir refiktir.” Bu da en bariz ve mükemmel örneğini İslam tasavvufunun irşadgeleneğinde bulmuştur. 3. Dini Danışma Psikolojisi(Pastoral Psikoloji): Pastoral care olarak ifade edilen dini danışma ve rehberlik çalışmaları tamamen Hıristiyanlık faaliyeti olarak ortaya çıkmış olduğu için bu faaliyet alanına dair kavramlar da doğal olarak Hıristiyan kültürünün damgası taşımaktadır. Robert Frager, aslen musevi olup sahaflar şeyhi Muzaffer Ozak’ın sohbetlerinde tasavvufla tanışıp müslüman olmuş bir Amerikalı psikologdur. Frager, transpersonal psikolojiyle ilgilenmiş, sufi psikolojisi hakkında önemli yazılar kaleme almıştır; Muzaffer Ozak’ın Amerikada değişik zamanlarda yapmış olduğu sohbetleri derleyerek “Aşktır Asıl Şarap” adıyla kitaplaştırıp yayınlamıştır. Farklı din ve inanışlar açısından da uygulanması mümkün olacak şekilde kapsamı genişlemiş bulunan manevi destek ve yardım hizmetlerinin teorisi ve pratiği ile ilgili bilimsel çalışma alanına dini danışma psikolojisi anlamında Pastoral Psikolojidenilmektedir. Kısaca Pastoral psikoloji, din psikolojisi yaklaşımları ile teoloji ve rehberlikyaklaşımlarını birbirine bağlayan bir çalışma alanını ifade eder. Bunun dilimizdeki en doğru ifadesi “Dini Danışma Psikolojisi”dir. Hıristiyanlık dünyasında dini danışma ve rehberlik hizmetleri geçen yüzyılın başlarından itibaren kilise dışında yaygınlaşmış ve bir ölçüde kurumsallaşmıştır. |