Cevap: Şehadete Giden Yol - İstanbul – 1434 Şehâdete Giden Yol - İstanbul 1434 / 2013 Bölüm-13
Muâviye’nin(ra) vefâtı, Hz. Hüseyin’in Yezîd’e biât etmediği, biât etmemekteki kararlılığı, Mekke’ye intikâli ve Yezîd güçlerine karşı direndiği haberleri Irak’a da ulaşmıştı. Irak’ın merkezi Kûfe idi. Orada bulunanlar babası Hz. Ali’nin çevresinde yer alan insanlardı. Hz. Hüseyin’i de yakından tanıyorlardı. O, bütün savaşlarında babasının yanındaydı. Yiğitti, gözü pekti, vakarlı ve olgundu, tevâzu sabibi idi. Babasının şehâdetine şâhid olmuşlar, katiline mâni olamamışlar, ilmin kapısı yiğit Ali’nin şehâdetiyle yürekler dağlanmıştı…
Irak’tan Mekke’ye mektûb ve elçi yağmaya başladı. Hz. Hüseyin’i Kûfe’ye çağırıyorlardı. Bunun için yanına ilk gelen Abdullah İbn Sebu’ el-Hemedânî ve Abdullah İbn Vâl idi. Yanlarında bir mektûbla gelmişlerdi. Mektûb, selâm ve Muâviye’in ölüm haberini taşıyordu. Tarih, Hicrî 60 yılının Ramazan ayının 10. gününü gösteriyordu.[1]
Mektûblar ve heyetler birbirini takîb ediyordu. Bu ekiplerden birinin Hz. Hüseyin’e getirdiği mektûb, 150 civarında idi. Gelen mektûblar bağlılık bildiriyor ve onu Kûfe’ye dâvet ediyordu. Onu kendi beldelerine gelmeye teşvîk ediyor, Yezîd yerine ona biât etmeye hazır olduklarını, bu güne kadar kimseye biât etmediklerini bildiriyorlardı.[2] [1] El-Bidâye ve’n-Nihâye (8/154)
[2] Mektûblar, onları getiren şahıslar ve heyetler hakkında daha geniş bilgi için bak: El-Bidâye ve’n-Nihâye (8/154) |