Tekil Mesaj gösterimi
Alt 30 Nisan 2014, 14:58   Mesaj No:2

enderhafızım

Medineweb Emekdarı
enderhafızım - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:enderhafızım isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 5879
Üyelik T.: 28 Aralık 2008
Arkadaşları:32
Cinsiyet:Bay
Memleket:İst
Yaş:39
Mesaj: 3.185
Konular: 1383
Beğenildi:174
Beğendi:17
Takdirleri:216
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Hadis Tarihi Notlar (bsra erl)

İlk Dönem Hadis Çalışmaları

Hz. Peygamber ve ashabı devrinde bazı sahabilerin hadis yazdıkları ve birtakım sahifeler vücuda getirdikleri malumdur. Birinci hicrî asrın sonu ile ikinci hicrî asrın başı, hadis tedvininin başlangıcı olarak kabul edilmekle beraber, asıl hadis eserlerinin ortaya çıkışı, ikinci asrın ilk yarısından sonraki devreye rastlar. Üçüncü asırda ise bu faaliyet daha çok süratlenmiş ve vücuda getirilen eserlerle bu asır, hadis tarihinin en parlak devri olmuştur. Buharî, Müslim, Nesâî, Ebû Davud, Tirmizî ve İbn Mâce gibi imamlar Câmi’ ve Sunenlerini üçüncü asırda tasnif ederek Kütüb-i Sitte adıyla bilinen ve Kur’an-ı Kerim’den sonra İslam’ın en mühim kaynağı sayılan altı sahih kitaba vücud vermişlerdir.

Buharî ile Müslim’in kitapları sahîhân/sahîhayn, diğer dört kitap sünen-i erbaa, altısı birden ise Kutub-i Sitte olarak anılmaktadır.

İmam Buhârî (H. 194-256)
Ebû Abdillah Muhammed b. İsmail b. İbrahim el-Cu’fî el-Buhârî 194/810 yılında Maverâunnehir şehirlerinden Buhârâ’da doğdu. Güçlü bir zekâ ve hafızaya sahipti ve on yaşından itibaren hadis dinlemeye, ezberlemeye başladı. 16 yaşında iken birçok muhaddis ve fakihin kitaplarını ezberledi. Daha sonra hadis toplamak üzere başta Suriye, Mısır, Cezire, Basra, Belh, Kufe ve Hicaz olmak üzere birçok şehir dolaşan Buhârî, buralarda bir süre kalarak en tanınmış simalardan dersler aldı. el-Câmiu’s-Sahîh, et-Tarihu’l-Kebîr, el-Edebu’l-Müfred, Halku Ef’âli’l-Ibâd, onun basılan önemli eserleri arasındadır. Buhârî, 256/870 yılında Semerkant yakınlarındaki Hartenk kasabasında vefat etmiştir.

El-Câmiu’s-Sahîh: Kısaca Sahîh-i Buhârî olarak meşhur olan bu eseri 600.000 hadis arasından seçerek tasnif etti. 97 kitap, 3889 babdan oluşmaktadır. Buharî’nin 16 senede tasnif ettiği söylenen eserinde, mükerrerleriyle birlikte 7275 hadis olup, tekrarsız rivayetlerin sayısı 4000’dir.

Buhârî’nin bu eseri, İslam kültür tarihinde fevkalade takdir toplamış, Hadis kitapları içerisinde en güvenilir kaynak olması itibariyle birçok defa basılan, üzerinde en fazla çalışılan kitap olma özelliğini de taşımaktadır.

2. İmam Müslim (H. 206-261)

Ebu’l-Huseyn Müslim b. el-Haccac el-Kuşeyrî en-Nîsâbûrî 206/821 yılında Nisabur’da doğdu. 14 yaşından itibaren Horasan, Rey, Hicaz, Irak, Şam ve Mısır’da bulunan devrin büyük hadisçilerinden hadis dinleyen İmam Müslim tahsilini bitirdikten sonra Nisabur’a yerleşti. Ticaret yaparak geçimini temin etti ve daima hadisle meşgul oldu. Ömrünün sonlarına doğru Buharî ile tanıştı ve ilmini takdir ederek ona iltizam etti. 261/875 yılında bir hadisi araştırmakla meşgul iken Nîsâbûr’da vefat etti.

El-Câmiu’s-Sahîh: Müslim’in, hocalarından sema yoluyla rivayet ettiği 300.000 hadisten seçerek hazırladığı eserini, 250 yılında tamamladığı anlaşılmaktadır. Daha sonra bu çalışmasını Ebû Zur’a er-Râzî’nin incelemesine sunmuş, onun kusur bulduğu rivayetleri kitabından çıkarmıştır.

Sahîh’te 54 kitap, 1329 bab bulunmaktadır. Kitap adlarını bizzat müellif tespit etmekle beraber, bab adlarını o yazmamıştır. Bugün elimizde bulunan matbu nüshalardaki başlıklar Nevevî’ye aittir. Eserdeki hadislerin tamamı 7581 ise de, tekrarsız 3033 hadis bulunduğu anlaşılmaktadır.

Sahih-i Müslim’in en önemli özelliklerinin başında altı babdan oluşan Mukaddime gelir.

Buharî ile Müslim’in Sahih’lerini mukayese konusu yapan bazı hadisçiler, sıhhat, ittisal, ravilerinin adaleti ve zabtı, şazz ve illetten salim olması cihetinden Buhârî’yi; üslup, vaz’ ve tertibindeki güzellik, lafızlardaki titizlik cihetleriyle de Müslim’i üstün görmektedirler.

3. İmam Tirmizî (H. 209-279)

Ebû İsa künyesiyle meşhur olan Muhammed b. İsa b. Serve et-Tirmizî 209/827 yılında bugünkü Özbekistan topraklarında bulunan Tirmiz’de doğmuştur. Yirmi yaşını geçtikten sonra ilim tahsili için yola çıkmış ve Arabistan, Mezopotamya, İran ve Horasan gibi çeşitli ilim merkezlerine seyahatler yapmış, Buharî, Müslim ve Ebû Davud gibi imamlar da dahil, devrin ileri gelen ilim adamlarıyla görüşmüş, onlardan hadis almıştır. Ömrünün sonuna doğru gözlerini kaybeden Tirmizî, 279/892 tarihinde Tirmiz’de vefat etmiştir.

Es-Sünen: Tirmizî’nin fıkıh bablarına göre tasnif ettiği Sünen kitabı, Cami’ türü eserlerde bulunan değişik konulardaki babları da ihtiva ettiği için el-Câmiu’s-Sahîh adıyla da şöhret kazanmıştır. Eser, 51 kitab, 2496 bab ve 3956 hadisten oluşmaktadır. Ancak V. yüzyıldan sonra rağbet kazanarak Kütüb-i Sitte arasındaki yerini alabilen eserin, Kütüb-i Sitte’nin üçüncü veya dördüncü kitabı olduğunda ihtilaf edilmiştir.

Tirmizî, diğer müelliflerin Kitâb ismini verdikleri bölümlere “ebvâb” başlığını koymuştur. Bab başlığı altında bir veya birkaç hadisi verdikten sonra, sırasıyla şu işlemleri yapar:



Hadisin sıhhat durumunu (hasen, sahih, zayıf, garib olduğunu) mutlaka açıklar.

Râvîlerin durumunu, varsa, seneddeki illeti beyan eder.

Hadisin -varsa- diğer tariklerini verir.

Konuyla ilgili, diğer sahabilerden yapılmış rivayetler varsa, onlara da “ve fi’l-bâbi an fülânin ve fülanin…” diyerek, sahabî isimlerini, vermek suretiyle işaret eder.

O konuda fukahanın görüşlerini, hadisle nasıl ihticâc ettiklerini, ulemâ arasında ittifak mı, ihtilaf mı bulunduğunu anlatır, icma varsa, mutlaka işaret eder. Bazen de uygulamanın hangi yönde olduğunu gösterir. Konuya ait müteârız hadisleri zikreder.

4. İmam Ebû Davûd (H. 202/3-275)

Ebû Davud Süleyman b. el-Eş’âs b. İshak el-Ezdî es-Sicistânî, 202 veya 203/818-9 yılında İran ile Afganistan arasındaki sınır bölgesi olan Sicistan’da doğdu. Hadis tahsiline orada başlayan Ebû Davud, on sekiz yaşında ilim tahsili için seyahate çıkarak, Bağdat, Basra, Mekke, Kûfe, Halep, Harran, Humus, Horasan, Belh ve Mısır gibi birçok ilim merkezlerinde bulundu ve devrin meşhur ilim adamlarından hadis rivayet etti. Kendisinden de birçokları hadis rivayet etmiştir. Yirmi sene Tarsus’ta ikamet eden Ebû Davud, beş altı yıl kadar da Basra’da yaşadı ve 275/889’da orada vefat etti.

Es-Sünen: Ahkam hadisleri toplamış olması sebebiyle muhtelif mezhep alimlerince hüsn-ü kabul gören Ebû Davud’un Sünen’i, Concordance’a göre 40 kitab, 1889 bab ve 5274 hadisten meydana gelmektedir.

Genelde kısa olan bab başlıkları, daha çok konuları ifade ederken, bazen de Ebû Davud’un fıkhî kanaatini yansıtacak niteliktedir. O, fakihlerin delil olarak kullandıkları ahkâm hadisleri bir araya toplama gibi bir maksatla yola çıktığı için kitabına sahih, hasen, leyyin ve amel edilebilir salih hadisleri almıştır.

5. İmam Nesâî (H. 215-303)

Asıl adı, Ebû Abdurrahman Ahmed b. Şuayb el-Horosânî en-Nesâî olup 215/830 yılında Horasan’ın Nesâ kasabasında doğmuştur. İlim tahsiline küçük yaşta başlamış, 15 yaşında gittiği Belh’te, bir yıldan fazla kaldıktan sonra bütün Horasan, Hicaz, Irak, Suriye ve Mısır’ı dolaşarak oralarda bulunan meşhur hadisçilerden hadis almıştır. Hayatının mühim bir kısmını Mısır’da geçiren ve eserlerini orada tasnif eden Nesâî, ölümünden bir süre önce Şam’a geldiğinde, Muâviye’nin fazileti hakkında hadis rivayet etmesi istenmiş, o da buna olumlu cevap vermeyince, o kimseler tarafından şiddetli bir şekilde dövülerek mescidden atılmış, bunun üzerine Mekke’ye giderken 303/915 yılında Filistin’in Remle şehrinde vefat etmiştir.

Es-Sünen: Ahkam hadislerden meydana gelmiş sünen tipi bir eserdir. Nesâî, Remle emîrinin isteği üzerine es-Sünenü’l-Kübrâ isimli bir kitap tasnif etmiş ve bu hacimli eserde sünen konusuna giren rivayetleri bir araya toplamıştır. Ancak emîrin yalnızca sahîh hadisleri bir araya getirmesi isteği üzerine ise ondaki zayıf ve illetli hadisleri atarak, es-Sünen es-Suğrâ adını verdiği, el-Müctebâ diye de anılan ve Kütüb-i Sitte’nin beşincisi olan bu kitabını hazırlamıştır. O, ondaki bütün hadislerin sahih olduğu iddiasındadır. Sünen, 51 kitab ve 2400’e yakın bab içinde, toplam 5756 hadisten oluşmaktadır.

6. İmam İbn Mâce (H. 209-273)

İbn Mâce künyesiyle şöhret kazanmış Ebû Abdullah Muhammed b. Yezîd el-Kazvinî, 209/824 yılında Kazvin’de (İran) doğmuştur. Hadis tahsili için Rey, Vâsıt, Basra, Kufe, Bağdat, Şam, Mısır ve Hicaz gibi o devrin en önemli ilim merkezlerine seyahat etmiştir. İbn Mâce, 273/886 yılında yine Kazvin’de vefat etmiştir.

Es-Sünen: Makdisî’nin, Etrâf kitabına İbn Mâce’nin Süneni’ni de eklemesinden sonra İbn Mâce’nin kitabı Kütüb-i Sitte’nin altıncı kitabı olarak kabul ve rağbet görmüştür. Bununla beraber hadisçilerden bir kısmı, daha az zayıf ravileri ve daha az şaz ve münker hadisleri bulunan Dârimî’nin Sünen’ini, diğer bazıları ise İmam Mâlik’in Muvatta adlı eserini altıncı kitap olmaya daha layık görmüşlerdir.

İbn Mâce’nin Sünen’i, Mukaddime hariç, 37 kitap, 1515 bab ve 4341 hadisten oluşmaktadır. Bu hadislerden, 3002’si öteki beş müellifin hepsi veya birkaçı tarafından rivayet edilmiştir. Kalan 1339 hadis ise sadece İbn Mâce’de bulunan “zevâid” hadisler olup, bunların da, 428’inin ravileri güvenilir, isnadları sahih, 199’unun isnadı hasen, 613’ünün isnadı zayıftır. 99’unun isnadı ise çok zayıf, münker veya uydurmadır.

7. İmam Mâlik b. Enes (H. 93-179)

İmam Malik H. 93 yılında Medine’de doğmuştur. Uzun müddet Medine’nin âlimlerinden ilim almıştır. Malik b. Enes, sadece hadiste değil, ravi tenkidinde, Kitap ve Sünnetten hüküm çıkarmada büyük şöhret kazanmıştır. Onun fıkhî yönü daha güçlü olduğu için, değerli eseri Muvatta tipik bir fıkhu’l-Hadis çalışmasıdır.

El-Muvatta: Malik, Hicaz ehlinin hadisini topladığı, sahabenin sözlerini, tabiûn ve daha sonrakilerin fetvalarını da mezcederek telif ettiği eserini şeyhlerine arzetmiş, onların muvafakatlarını aldıktan sonra ona el-Muvatta’ adını vermiştir.

Muvatta 61 kitaptan oluşmaktadır. Malik, önce Hz. Peygamber’den gelen hadisleri, sonra da sahabe ve tabiûndan varid olan âsârı vermiştir. 1720 rivayeti ihtiva eden Muvatta’daki rivayetlerden 600’ü musned/merfu, 222’si mursel, 613’ü mevkuf, 285’i maktudur.

Muvatta’ın 16 ayrı nüshası ve ravisi bilinmekte olup, bunlardan bazıları basılmıştır. Aralarında hadislerin sayısı, bazı hadislerin bazı nüshalarda yer almaması gibi farklılıklar mevcuttur.

8. İmam Dârimî (H. 181-255)

Semerkantlı olup Temîm kabilesinin Dârim koluna mensuptur. Hadis öğrenimi için Hicaz, Mısır, Şam, Irak, Kûfe ve Horasan gibi ilim merkezlerini dolaştı. Sade ve zâhidâne bir hayat yaşayan Dârimî, 8 Zilhicce 255 (17 Kasım 869) tarihinde Merv’de vefat etti.

Es-Sünen: Eser geniş bir Mukaddime ile 23 kitaptan, 1373 babdan ve 3506 hadisten meydana gelmektedir. Bu hadisler genellikle makbul sayılmakla birlikte aralarında zayıf, hatta az sayıda mevzû hadislerin bulunduğunu söyleyen âlimler vardır. Bizzat müellif rivayet ettiği bazı hadislerin zayıf olduğuna işaret etmiştir. Bazı âlimler tarafından İbn Mâce’nin es-Sünen’i yerine Kütüb-i Sitte’nin altıncı kitabı olmaya daha lâyık görmüştür.

9. İmam Ahmed b. Hanbel (H. 164-241)

Ebû Abdillâh Ahmed b. Muhammed b. Hanbel eş-Şeybânî el-Mervezî (ö. 241/855) Hanbelî mezhebinin imamı, muhaddis ve fakih bir âlimdir. H. 164’te Bağdat’ta doğdu. Bağdatlı muhaddislerden faydalandıktan sonra hadis tahsilini tamamlamak üzere önce Kûfe’ye, ardından dört defa Basra’ya, ayrıca Mekke, Medine, Dımaşk, Halep ve Cezîre’ye seyahatler yaptı. Ahmed b. Hanbel 12 Rebîülevvel 241 Cuma günü (31 Temmuz 855) Bağdat’ta vefat etti.

El-Müsned: Ahmed b. Hanbel’in 200-228 (815-843) yıllarında 700.000 hadis arasından seçerek meydana getirdiği eser 904 kadar sahâbînin rivayetlerini ihtiva etmektedir. Müsned’de 27.647 hadisin yer aldığı görülmektedir. Kitapta İslâm’a giriş tarihleri esas alınmak üzere önce aşere-i mübeşşerenin, ardından Ehl-i beyt, Hâşimoğulları, Mekkeli, Medineli, Kûfeli, Basralı ve Suriyeli sahâbîlerin, eserin sonunda da ümmehâtü’l-mü’minîn ile diğer kadın sahâbîlerin rivayetleri ayrı bölümler halinde sıralanmıştır.

Müellif, el-Müsned’e öncelikle adâlet ve zabt sahibi râvilerin rivayetleriyle, bu tür rivayetlere ters düşmemekle beraber zabtı nispeten zayıf râvilerin rivayetlerini almıştır. Eserinde pek çok sahih hadis bulunduğuna dikkat çekmek için onu Resûlullah’ın sünnetinde ihtilâf edildiği zaman başvurulmak üzere kaleme aldığını, onda bulunmayan rivayetlerin delil olmayacağını söylemişse de Sahîhayn ile bazı Sünen’lerde olup el-Müsned’de yer almayan, el-Müsned’de olup da diğerlerinde bulunmayan sahih rivayetler de mevcuttur.
Alıntı ile Cevapla