E. AKSÂMU’L-KUR’ÂN Anlamı ve Mahiyeti
Aksam, kasem kelimesinin çoğuludur. Sözlükte
kuvvet, sağ taraf, sağ el, ant ve yemin manalarına gelir. Terim manası ise: ‘
bir kimsenin bir işi yapıp yapmaması veya bir olayın doğru olup olmaması konusundaki sözünü Allah’ın adını veya sıfatını zikrederek kuvvetlendirmesidir.’ Mezheplerin ittifakına göre Allah’tan başka hiçbir varlık üzerine yemin etmek câiz değildir. Yapılan yeminler bozulduğu takdirde, Mâide 89’da geçen cezalardan birini hak etmiş olur.
Kur’an’daki yeminlere gelince: Kur’an’da söz konusu olan yeminler Allah’a ait olmakla birlikte birkaç âyette de Hz. Peygamber’e yemin etmesi emredilmiştir. Allah Teâlâ bazen kendi yüce ismine, bazen de Kur’ân’a, meleklere, kıyamet gününe, peygamberlere ve kâinattaki önemli varlıklara (şemş, kamer, necm, leyl vs.) yemin etmiştir. Allah’ın Kur’an’da yapmış olduğu yeminleri gruplandırabiliriz:
- Tevhide dair yeminler.
- Kur’an’ın hak bir kitap olduğuna dair yeminler.
- Peygamberlerin hak olduğuna dair yeminler.
- Âhirette cezânın vâki olacağına dair yeminler.
Yüce Allah, Kur’an’da çeşitli varlıklar üzerine yemin ettiği gibi üç ayette de Hz. Peygamber’e yemin etmesini emretmiştir. Söz konusu âyetlerde Hz. Peygamber’den yemin etmesi istenen husular, ‘öldükten sonra dirilme’, ‘kıyamet’ ve ‘azab’ tır. Bunlar da, insanlık tarihi boyunca inkârcıların bir türlü inanmaya yanaşmadıkları ancak vuku bulması muhakkak olan unsurlardır.
Kasemlerin Kur’an’da Yer Almasının Sebepleri
Kaynaklar bize bu hususta üç sebepten söz etmektedirler:
- İslâmiyetten önceki Arapların sosyal hayatlarında yeminin çok büyük bir rolu vardır. O dönemde Arap toplumunun böylesine önemli gördüğü ve üzerine titrediği bir geleneği yeni dinin kitabı görmezlikten gelemezdi.
- Yeminler te’kid maksadına yöneliklerdir. Yani hakikatın vurgulanmasından ibarettir.
- Üzerine yemin edilen varlığın kıymetini ve önemini göstermek, kadrinin yüceliğini ortaya koymaktadır.
Kasem Fiiline Nefiy Edâtının Dâhil Olması Kur’an’daki yeminlerle ilgili olarak önemli bir nokta da, kasem fiilinin başına (لا
) nefiy harfinin gelmesidir. Bu konuda müfessirlerin ileri sürdükleri farklı açıklamaları mevcuttur:- Söz konusu ifadedeki (لا) edatı kelâmın âhengini tezyin süsleme) için getirilmiştir. Olumsuzluk anlamı taşımayan ziyâde bir harftir.
- Kasem fiilinin başında yer alan bu edât, te’kid lâmıdır. Yani yapılan yemini kuvvetlendirmektedir.
- Bu edât nefiy/olumsuzluk için getirilmiştir. Bunun için de iki ihtimal söz konusudur:
- Kendisinden önce zikredilen kelâmın anlamını olumsuz kılmaktadır.
- Başında bulunduğu kasemin/yeminin anlamını olumsuz hale getirmektedir.