Konu Başlıkları: Tarih içerikli ilimler
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 26Haziran 2014, 21:29   Mesaj No:3

Medineweb

Medineweb Emekdarı
Medineweb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medineweb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13301
Üyelik T.: 04 Şubat 2011
Arkadaşları:5
Cinsiyet:erkek
Yaş:38
Mesaj: 4.833
Konular: 926
Beğenildi:342
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Tarih içerikli ilimler

C. NÂSİH-MENSÛH
İslâm’ın ilk devirlerinden beri tartışılan bir konu olma özelliğini taşımaktadır. Bu özelliğinden dolayı bu konuyu geniş bir perspektiften ele alınması gereğini düşünüyoruz.
Neshin Tanımı
Sözlükte ortadan kaldırmak, ilga etmek, yok etmek, yazmak vebirşeyi bir yerden başka bir yere aktarmak anlamlarına gelmektedir. Terim olarak ise: “şer’î bir hükmü, bir başka şer’î delille kaldırmak yahut mukkaddem önceki) tarihli bir nassın, muahhar sonraki) tarihli bir nas ile değiştirmektir”. Hükmü kaldırılmış âyete mensûh, hükmü kaldıran âyete ise nâsih denilmektedir.
Kur’an’da Neshin Varlığı Tartışması
Nesih fikrinin hicrî birinci yüzyılın sonlarına doğru bir çıkış yolu olarak ortaya atıldığı söylenebilir. Öyle anlaşılıyor ki müfessirler ve fakihler anlam itibariyle çelişkili gibi görünen âyetleri uzlaştıramayınca böyle bir teoriyi ortaya atmışlardır. Kur’an’da nesihin bizâtihi vuku bulduğunu söyleyenler İslam bilginlerinin çoğunluğunu teşkil etmektedir. Ancak neshi reddedenler de vardır. Neshi reddedip onu yerine “tahsis”i ikame edenlerin ilki olarak kabul edilen Ebû Müslim el-İsfahâni (ö.322/933)’nin yaşadığı asır dikkate alınırsa, muhâlif fikirlerin de erken zamanlara uzandığı söylenebilir.
  1. Neshi Kabul Edenlerin Delilleri:
    1. Kur’an da yer alan üç ayrı âyet, neshin varlığından söz etmektedir: “Biz bir âyetin hükmünü yürürlükten kaldırır veya onu unutturursak (ertelersek) mutlaka daha iyisini veya benzerini getiririz. Bilmez misin ki Allah herşeye Kâdirdir.” (Bakara; 106). Ayrıca Nahl;101 ve R’ad;39.
    2. Neshin Kur’an’dan bulunduğuna konusunda icmâ mevcuttur.
    3. Sahabeden yaılan nakiller de Kur’an’da neshin var olduğunu göstermektedir.
    4. İki âyet arasında çözülemeyen bir çelişki söz konusu ise akıl neshe müracaatı zaruri görmektedir. Yani nesh aklen de mümkündür.
  2. Neshi Kabul Etmeyenlerin Delilleri:
    1. Neshin varlığına dair açık bir şekilde delâlet eden bir âyet yoktur. Yukarda bahsedilen âyetler, Kur’an’ın, kendinden önceki kitapları yürürlükten kaldırdığını ifade eder.
    2. Neshin söz konusu olduğunu açık bir şekilde ortaya koyacak üzerinde ittifak edilmiş herhangi bir hadis de mevcut değildir.
    3. Mensûh olduğu ileri sürülen âyetlerin sayıları konusunda da ittifak edilmemiş.
    4. Çoğu zaman mensûhun önce, nâsihin sonra nâzil olduğuna dair kesin bir delil yoktur.
    5. Nesih, akâidle ilgili olmayıp, tefsir ilminde bir sistem niteliğindedir. Reddi küfrü gerektirmez.
Esasen Kur’an’da neshin bulunmadığını ileri süren âlimler, bu hususu tahsîs kavramıyla açılmaktadırlar. Onlara göre Kur’an’da yer alan herhangi bir hüküm hiçbir zaman tamamen ortadan kaldırılmamış; ancak bazı durumlarda bir nassın daha sonra gelen bir nasla anlam alanı darltılmıştır.
Nesih ile Tahsisin Farkları
  1. Nesih hükmün bütün cüzlerini ilga eder, tahsis hükmün sadece bir kısmını kaldırır.
  2. Nesih sadece emir ve nehiylerde mümkün olur, tahsis haberlerde de yapılabilir.
  3. Nesihte mensûhun nâsihten önce nâzil olması gerekirken tahsiste bu şart yoktur.
  4. Nesih yalnız kitap ve sünnette, tahsis bu iki aslın dışında da söz konusudur.
Neshin Şartları
  1. Nâsıh ve mensûh âyetler arasında birbirleriyle uzlaştırılmayacak derecede bir çelişki olması.
  2. Nasların şer’î hüküm taşıması ve mensûh nassın ebedi olduğuna dair bir ifadenin olmaması.
  3. Mensûhun önce, nâsihin sonra nâzil olmuş olması
  4. Neshe konu olan hükmün, iyilik ve kötülük vasfı taşımaması. (Ana-babaya iyilik gibi).
  5. Hüküm açısından nâsıh nassın mutlaka mensûhun seviyesinde veya daha üstün olması.
Neshin Tespiti
Peygamber Efendimiz önceden koymuş olduğu bir yasağı sonradan kaldırarak sünnetteki neshe işaret etmiştir ancak Kur’an’da neshin varlığına dair herhangi bir beyanda bulunmamıştır. Neshin tespiti konusunda o yüzden sahâbenin bilgisine başvurmak gerekmektedir. Çünkü onların verdiği bilgiler, sonrakiler için çok önemli bir kaynak niteliği taşımaktadır. Belirleyici diğer bir hususta icmâ’dır.
Neshin Kısımları
  1. Metni Mensûh Hükmü Bâki Naslar: Nesih savuncuları bu kısma örnek olarak ‘recim âyeti’ diye nitelendirilen “evli erkek ve evli kadın zina yaptıkları zaman Allah’tan bir cezâ olarak muhakkak onları recmedin. Allah mutlâk gâlip ve hikmet sahibidir” anlamındaki metni zikretmektedirler. Bu anlayışa göre söz konusu metin daha önce âyet olarak indirilmiş, ancak Yüce Allah belli bir zaman sonra onun hükmünü yürülükte bırakıp, lafızlarını iptal etmiştir.
    Bu konuda açıklama için bkn. S.251-256
  1. Metni Bâki Hükmü Mensûh Naslar:Neshin varlığını savunanlar, mensûh âyetler üzerinde ittifak etmiş değillerdir ancak hepsi için geçerli olan lafızlarının okunmasına karşılık hükümleriyle amel edilmemesidir. Bu konuda örnek olarak içki âyetlerini verebiliriz. Mâide;90’nın, Nahl;67, Bakara;219 ve Nisâ;43 âyetlerini neshettiği ifade edilmektedir.
    Daha çok örnek için bkn. S.256-260
  1. Hem Hükmü Hem Tilâveti Mensûh Naslar:Bu hususta ileri sürülen nas şöyledir: Buhârî’nin rivâyetine göre Hz. Âişe söz konusu naklinde şöyle demiştir: ‘bilinen on defa emzirme haramlık hükmü doğurur’ âyeti, Kur’an’ın içinde yer almakaydır. Ancak daha sonra bu, ‘beş bilinen emme’ ile neshedildi. Hz. Peygamber (sav) vefat ettiği zaman onlar Kur’an âyetleri arasında okunmaktaydı. (Müslim;İmam Mâlik;Tirmizî,Dârimî, Ebû Dâvûd) Nesih taraftarlarına göre ilk önce on emzirmenin evlilikte haramlık hükmü doğurduğunu ifade eden âyet nâzil olmuştu, ancak bu daha sonra beş emzirmeyi hüküm olarak ortaya koyan âyetle neshedildi. Ardından da beş emzirmeyi ifade eden âyet tilâvet yönüyle Mushaf’tan çıkarıldı. İlk âyet hem hükmen hem de tilâveten yürürlükten kaldırılırken, ikinci âyet yalnızca lafız yönüyle nesh edilip hükmü ibkâ edilmiş oldu.
Alıntı ile Cevapla