08 Temmuz 2014, 20:09
|
Mesaj No:4 |
Durumu: Medine No : 40187 Üyelik T.:
20 Mart 2014 Arkadaşları:0 Cinsiyet:Erkek Memleket:Wan Yaş:42 Mesaj:
2.708 Konular:
316 Beğenildi:1428 Beğendi:590 Takdirleri:598 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Cevap: Yazı Dizisi [Son Nefes Endişesi ile yaşamak] Ey insanlar! Geliniz, dinleyiniz, belleyiniz ve ibret alınız! Yaşayanölür, ölen fenâ bulur. Yağmur yağar, otlar biter. Çocuklar doğar veana-babaların yerlerini alır. Sonra hepsi de mahvolur gider. Vukuâtınardı arkası kesilmez. Hepsi birbirini takip eder…” Bizler de, Hakk’ın lutfettiği sayılı nefesleri harcayarak, son nefesi verdiğimiz gün, dünya ve içindeki bütün bağlantılarımızla ya vedâlaşarak ya da vedâlaşamadan ölümle buluşacağız.Fakat Hakk’ın sâdık ve âşık kulları için bu buluşma, belki de ölümdeğil, mes’ûd bir diriliş olacak, Nitekim Hazret-i Ali -radıyallâhu anh-’ın buyurduğu gibi: “İnsanlar uykudadır. Ölümle uyanırlar…” Bu itibarla nefsanî duygularımıza ve dünyevî isteklerimize mağlup olmayıp, asıl yaşayışın, hayvânî rûh ile değil, bize Cenâb-ı Hak tarafından üfürülen ilâhî rûh ile olduğunu bilmeliyiz. Dolayısıyla en fecî ölüm, Hak’tan gâfil olmak, O’nun rızâsını kaybetmektir… Onun için bir mü’min, nasıl yaşayıp nasıl ölmesi îcâbettiğini idrâk etmeli ve îmândan ihsâna ulaşabilmenin eğitiminegirmelidir. Zîrâ peygamberlerin dışında hiç kimsenin ne hâl üzere öleceği ve ne şekilde dirileceği hususunda bir teminâtı bulunmamaktadır. Hâl böyleyken, Yusuf -aleyhisselâm-’ın Cenâb-ı Hakk’a: ِ تَوَفَّنِي مُسْلِمًا وَأَلْحِقْنِي بِالصَّالِحِينَ “…(Yâ Rabbî!) Benim canımı Müslüman olarak al ve beni sâlihler zümresine ilhâk eyle.” (Yûsuf, 101) diye ilticâ etmesi, bizler için pek derin bir mânâ taşımaktadır.
__________________ Ben sizi Allah’ın kitabına ve Resulü’nün sünnetine çağırıyorum: Gerçekten sünnet öldürülmüş ve bidat diriltilmiştir.Hz.Huseyin |
| |