Attığım her adım benden uzakta
Bastığım her yerde yokmuşum meğer
Çırpınırken “ben” denilen tuzakta
“Ben” bana saplanan okmuşum meğer...
Aklım kumsal iken ben toz paresi
Çıktıkça yükseğe alçalır oldum..
Düşündüm, derdimin nedir çaresi
Susarak konuşmak sonunda buldum...
Esrarlı vuslata bir adım kala
Hasretin vecdiyle ben kement attım
Yürekte boğulmak ne güzel bela
Battıkça kurtuldum çıktıkça battım…
Görünmez cevheri buldum diyerek
Körlüğü kör ettim deli bir taşla
Bilmeyi bilmeden bildim diyerek
Boşluğu doldurdum dolu bir boşla...
Nasılların sebebini sorarken
Sualimi cevapladım ‘niçin’de
Çokluğumda yokluğumu ararken
Yalnız kaldım yığınların içinde…
Satır satır böldü beni heceler
Her kırkımı kırka yardım savuştum
Boşluğumu kucakladı geceler
Sessizlikte gürültüyle boğuştum…
Var’da yoku haykırırken her seda
Aklım ki, aklımı başımdan aldı
O’na gidiyorum bana elveda
Sonsuz olan sona bir nefes kaldı...
Uğur Işılak