Konu Başlıkları: oylesine....
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 25 Aralık 2014, 20:47   Mesaj No:25

hakaşığı

Medineweb Paylaşımcı Üyesi
hakaşığı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:hakaşığı isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 45760
Üyelik T.: 27 Ekim 2014
Arkadaşları:1
Cinsiyet:insan
Memleket:istanbul
Yaş:38
Mesaj: 369
Konular: 18
Beğenildi:5
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: oylesine....

Günümüzde zikir denince boş oturan, yapacak başka işi gücü olmayan kimselerin yaptığı “olsa da olur, olmasa da” cinsinden bir ibadet akla geliyor. Bazı insanlar da beş vakit namazını kılan, Kur’an okuyan, ilimle uğraşan, haramlardan kaçan müminlerin gereken zikri yaptığını, ayrıca bir zikre ihtiyacı olmadığını düşünüyor. Oysa Yüce Yaratıcı’ya karşı yapacağımız en büyük vazife devamlı zikirdir. Zikir bütün ibadet çeşitlerini içine alan bir ameldir.
Günümüzde insanların o kadar kafaları karışmış ki, bir takım ibadetlere dahi önyargılı yaklaşılabiliyor. Allah’ın bir emri olan zikir de bu önyargının ve cehaletin kurbanları arasında. Bu sebeple olsa gerek, zikir deyince hayatla irtibatları kopuk, yarı mecnun insanların kendilerini adadıkları garip bir iş akla geliyor.
Oysa Mukaddes Kitabımız ve hadis-i şeriflerden öğreniyoruz ki, insanın Allah’a karşı yapacağı en büyük vazife zikirdir. Zikir bütün ibadet çeşitlerini içine alan bir ameldir. Onun belirlenmiş bir sınırı, zamanı ve miktarı yoktur. Çünkü zikredilen zat alemlerin Rabbi Yüce Allah’tır. O, her an zikredilmeye, sevilmeye ve övülmeye layıktır. Her varlık O’nun karşısında aciz ve O’nu anmaya muhtaçtır. Her şartta ve her an yüce Allah zikredilmelidir. Öyleyse varlık alemine adım attıktan sonra üzerimizden hiç kalkmayacak zikir vazifesinin ne olduğunu bilmemiz gerekiyor.
__________________
HAKKA İNAN,SA'YE SARIL ,HİKMETE RAM OL!
Alıntı ile Cevapla