09 Eylül 2007, 19:27
|
Mesaj No:12 |
Durumu: Medine No : 50 Üyelik T.:
15 Temmuz 2007 Arkadaşları:0 Cinsiyet: Mesaj:
303 Konular:
116 Beğenildi:4 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Cvp: Aşkı kimseye sorma Aşkın kendisine sor Gönüller ki Gül'e hasret!..
Az konuşmaya ve çok sükuta vurgun...
Serapa belagat ve fesahat pınarı...
Hatırımıza düştün hatırına düşür bizi.
Sevdik seni, sevindir bizi.
Uzaktayız yakınına vardır bizi; yandık pınarına kandır bizi.
Sıcak yaz günlerinde yaş dalların titreyişi gibi yandır bizi serin kuyulardan; koyu gecenin yıldızlarına karşı uyandır bizi derin uykulardan. Gözyaşı değil nice demdir gözümüzden akan; belki eriyip biten ruhumuzdur damlayan!..
Geç kalmış aylara ve yıllara inat kadehinden içelim artık gül şarabını, çölde yitmiş çaylara ve yollara inat gerçeğinden seçelim şimdi gül serabını...
Gül sözleri edelim çok çok, ve gonca sükutu az az.
Gül düşleri görelim gül gecelerinde, Gül'ün aşkını derelim gül hecelerinde. Gözü sürmeli ile ağlayanın arasına gül serpelim, güle yeminler edip. Gönülleri yıkayalım gül suyuyla.
Gönüldendir şikayet kimseden feryâdımız yoktur. |
| |