[FECR]

فُرْصَةٌ ( ج ) فُرَصٌ =Fırsat,imkan,nöbet,sıra,uygun zaman,elverişli durum,sıra gelmek,fırsat düşmesi,okul tatili,atın gücü ve tabiatı,sudan olan

فُرْصَةُ الإستِثْمَارِ =Yatırım imkanı ,fırsatı

فُرْصَةُ الحِوَارِ =Diyalog fırsatı

فرصة السلام =Barış fırsatı

فُرْصَةُ العَمَلِ =İş fırsatı

فُرْصَةٌ أَخِيرَةٌ =Son fırsat

فُرْصَة بيْن =Ara

فُرْصَةٌ تأَْرِيخِيَّةٌ =Tarihi fırsat

فُرْصَةٌ ذَهِبِيَّةٌ =Altın fırsat

فرصة كبري =Büyük fırsat

فُرْصَةٌ مُتَسَاوِيَّةٌ =Eşit fırsat

لم أجد فرصة =Bir fırsat bulamadım

إختلس فرصة و أتِ ! =Bir fırsat bul da gel

أَعْطي فُرْصَةً لِلسَّلاَمِ =Barışa fırsat verdi

تحصيل فرصة الإنسلات =Sıvışacak bir aralık bulmak

فُرصَةٌ لاَ تُعَوَّض =Tazmin edilmez fırsat