Cevap: Hafta'nin konusu : Ramazan sohbetleri
Gelin Efendimiz'e (s.a.v.) kardeş olalım
Efendimiz'e (s.a.v.) getirdiği dine, kitaba, ahlaka, O'nun Sünnetine, Ehl-i Beytine ve Ashabına cânı gönülden sahip çıkan ve din kardeşini kendi nefsine tercih eden kimse, bizzat Hadis-i Şerifte müjdelendiği üzere Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) kardeşidir.
EbÛ Hureyre'den rivâyet edildiği üzere Efendimiz (s.a.v.) bir gün: "Benden sonra öyle kimseler gelecek ki; 'Keşke Peygamberi görseydik de bugün sahip olduğumuz mal, servet, çoluk çocuğumuz olmasaydı.' diye hasret çekerler." buyurup 'Kardeşlerimi ne zaman göreceğim?' diye içini çekti.
Etrafındakiler; 'Yâ, Rasûlallah, biz senin kardeşlerin değil miyiz?' deyince Efendimiz (s.a.v.); 'Sizler benim Ashabımsınız. Kardeşlerim ise sizden sonra gelecekler. Beni görmedikleri hâlde bana iman edecekler." buyurur.
Aziz kardeşlerim, Âlemler Sultanı Efendimiz'i (s.a.v.) görme arzusu muhakkak tek başına bir şey ifade etmez, O'nu getirdiği şeriate, yani kurallara, tamamladığı güzel ahlaka tâbi olmadan görmek istemek, gelip geçici bir hevestir olsa olsa.
Dünyevi sevgilerde bile, kişi sevdiğini ispatlamak için bir şey ortaya koymak durumunda kalıyor. Söz konusu Efendimiz'e (s.a.v.) muhabbet olunca bunun ispatı, canından, malından, çoluk çocuğundan, sahip olduğu her şeyden vazgeçebilmek olur. Ama bu vazgeçmekten kasıt terketmek, bırakıp gitmek değildir, kesinlikle.
__________________
Vakit namazinizi kildiniz mi? Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayetle: Mü'minin durumu yeşil ekin gibidir. Rüzgar ne taraftan gelse onu eğer. Rüzgar durduğunda doğrulur. Mü'min de böyledir. O da bela ve musibetlerle eğrilir. Kafirin durumu ise çam ağacı gibidir. Allah dilediği zaman sert ve dik durur. ][Bela ve musibetlere uğramaz. |