Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12 Ocak 2017, 19:03   Mesaj No:3

hacer1539

Avatar Otomotik
Durumu:hacer1539 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 56780
Üyelik T.: 12 Ocak 2017
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 1
Konular: 0
Beğenildi:0
Beğendi:1
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart

Alıntı:
terakki Üyemizden Alıntı Mesajı göster
I.Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Siyasi Yapılanma (1920-1923)

21 Aralık 1918’de padişah iradesi ile Meclis-i Mebusan da kapatıldı.

Meclis-i mebusanın yeniden açılması için;

-Basın organlarında Meclis-i Mebusanın açılmasını isteyen yazılar çıkmaya başladı.

-Saltanat şurası’nda Meclisi Mebusanın toplanması istendi.

-Erzurum ve Sivas Kongrelerinde, Amasya görüşmelerinde Meclis-i Mebusanın toplanması ve ülke sorunlarının burada görüşülmesi, hükümetlerin de meclisten güç alması istenmiştir.



-Tüm engellemelere rağmen seçimler yapıldı. Mustafa Kemal Erzurum’dan milletvekili seçildi. 12 Ocak 1920’de

Meclis-i Mebusan İstanbul’da açıldı.

-Meclis-i Mebusanın yaptığı en önemli iş 28 Ocak 1920’de kabul ettiği ve 17 şubat 1920’de Meclis kürsüsünden açıkça okunup oylayarak tüm dünyaya açıklanan ve tarihe Misak-ı Millî (Millî Ant) olarak geçen belgeyi kabul etmesidir.

-Karşı harekete geçen İngilizler 15 Mart’ta 150 kişiyi tutukladılar. 16 Mart 1920’de de fiilen İstanbul’u işgal ettiler ve bazı mebusları tutukladılar.



Mustafa Kemal Paşa;bu gelişmeler üzerine;

- İstanbul ile iletişimin kesilmesini,

-İşgalci güçlerin Anadolu’ya asker göndermesini sağlayacak stratejik noktaların tutulmasını,

-Belirli noktalarda demiryollarının bozulmasını,

-Anadolu’daki itilaf Devletleri subaylarının tutuklanmasını,

- İstanbul’a para ve kıymetli eşya akışının durdurulmasını

- İşgalin protesto edilmesini istedi.

-Ayrıca 19 Mart 1920’de Ankara’da bir meclisin toplanacağını belirten bir de genelge yayınladı.



TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNİN KURULUŞU VE ÖZELLİKLERİ



-Mustafa Kemal Paşa 19 Mart 1920 tarihli genelgede Ankara’da memleket işlerini idare etmek ve denetlemek üzere olağanüstü yetkilere sahip bir meclisin toplanacağını duyurdu.

-İstanbul hükümeti ve işgal güçleri seçimleri engellemeye çalıştılar

-Meclis; 23 Nisan 1920 Cuma günü büyük bir törenle en yaşlı milletvekili, Sinop Milletvekili Şerif Bey’in konuşmasıyla açıldı. Şerif Bey’in bu konuşmasında kullandığı Büyük Millet Meclisi ibaresi dikkati çekti.



Meclis başkanı seçilen Mustafa Kemal meclise şu teklifi sundu.

1-Hükümetin kurulması zorunludur.

2- Geçici olarak bir hükümet başkanı seçmek veya Padişaha bir vekil tanımak doğru değildir.

3-Mecliste yoğunlaşan millî iradenin doğrudan doğruya vatanın yazgısına el koymuş olduğunu kabul etmek temel ilkedir. TBMM’nin üstünde bir kuvvet yoktur.

4- TBMM, yasama ve yürütme yetkilerini kendisinde toplar.

5-Meclisten seçilecek ve vekil olarak görevlendirilecek bir heyet hükümet işlerine bakar. Meclis başkanı bu heyetin başkanıdır.



Faaliyetleri

-Yeni bir Hükümet kurdu.Kurulan Hükümete icra Vekilleri Heyeti adı verildi.

-Otoritesini yurt yüzeyinde kurabilmek için yasal düzenlemeler yaptı,

- İstiklal Mahkemelerini kurdu, iç isyanları bastırmak mal ve can güvenliğini sağlayabilmek için Seyyar Jandarma Birlikleri oluşturdu,

-Kamuoyu oluşturabilmek için Anadolu Ajansı’nı destekledi, Matbuat ve istihbarat Müdürlüğü’nü kurdu. Başta Hâkimiyet-i Milliye olmak üzere milliyetçi çizgide yayın yapan gazeteleri destekledi,

-Dağılmış ordunun yerine yeni bir ordu kurdu.

-Teşkilat-ı Esasiye Kanunu (1921 Anayasası) yaptı



Özellikleri

-Kurucudur, demokratiktir,millidir,olağanüstü yetkilere sahiptir,ihtilalcidir,inkılapçı değildir

-Mustafa Kemal’e göre yeni devletin temel dayanağı halkçılık ilkesidir

-Üyeleri farklı meslek gruplarından oluşur

-I.TBMM,üyeleri genç ve eğitim düzeyi yüksek bir meclisti



1921 Anayasası (teşkilat-ı esasiye kanunu)

-24 maddeden oluşur

-Egemenliğin kaynağı millettir

-Yasama ve yürütme TBMM’ye aittir.

-Seçimlerin iki yılda bir yapılacağını ,milletvekillerinin seçildikleri bölgenin değil tüm Türkiye’nin milletvekili olduğunu kabul eder

-Anayasa şeriat hükümlerinin yürütülmesi, genel yasaların değiştirilmesi, kaldırılması, anlaşma ve barış yapılması, yurt savunması gibi görevlerin de Büyük Millet Meclisine ait olduğunu vurguluyordu.

-Anayasa ülkeyi vilayetlere, vilayetleri kazalara, kazaları da nahiyelere ayırıyordu. Vilayetlere ve Nahiyelere “Muhtariyet” veriyordu.

-1921 Anayasasının öngördüğü devlet düzeni, yerel yönetimlere ve yerinden yönetim ilkesine büyük bir önem veren adı konmamış bir cumhuriyetti.



Meclisin Adı Tartışmaları

-Meclis-i Kebir” veya “Meclis-i Kebir-i Milli”, “Kurultay” “Meclis-i Mebusan” gibi isimler ortaya atılsa da Milliyetçi ve inkılâpçı milletvekilleri Meclisin adının “Büyük Millet Meclisi” olmasını istiyorlardı.



TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNDE OLUŞAN GRUPLAR



Yeşil Ordu

-İslamcı sosyalizmi savunan Yeşil Ordu Cemiyeti, Haziran ortalarında “Nizamnamesini” yayınlamıştır.

-Yeşil Orducular, Ethem Beyle (Çerkez Ethem) ilişki kurmuşlardır. Bu durum Mustafa Kemal Paşa tarafından hoş karşılanmamıştır. (Mustafa Kemal Paşa cemiyetten eylemlerini durdurmasını istemiştir.)

-Ethem Bey“Seyyare-Yeni Dünya” adlı bir “İslam Bolşevik Gazetesi” çıkarmıştır.

-1920 Eylül’üne gelindiğinde Yeşil Ordu Cemiyeti tümüyle parçalanmıştır. Genel merkezi oluşturan bir iki üye dışında üyelerin çoğu hükümetçe kurulan Türkiye Komünist Fırkası’na (T.K.F.) girmiştir.

-Yeşil Ordu’nun sol kanadını oluşturanlardan Nazım Bey (Tokat) ise Yeşil Ordu’nun Türkiye Komünist Fırka’ya dönüşmesine karşı çıkmış ve bazı arkadaşları ile Yeşil Ordu’nun Türkiye Halk iştirakiyun Fırkası’na dönüştüğünü belirtmişlerdir.



Halk Zümresi

-Rusya’da olduğu gibi Anadolu’da da bir Bolşevik devrim gerçekleştirmeyi amaçlamıştır.( Yunus Nadi, Hakkı Behiç, Dr. Adnan Bey gibi tanınan isimler de bu zümre içinde yer aldı.)

-Halk Zümresi’nin amacı; ülkede kayıtsız koşulsuz halkı egemen kılmak, çağın koşullarına ve halkın ihtiyaçlarına göre gerekli olan yenilikleri yapmak ve gerekli kurumları oluşturmak, İslamiyet’in kutsal esaslarına dayanarak halkı asrısaadetteki mutluluğa ulaştırmaktı.

-Eğitimin parasız olmasını, kütüphanelerin ve okulların yaygınlaştırılmasını, ülkede okumamış kimsenin kalmamasını hedefliyordu. Vergi oranlarının adalet ölçüsünde belirlenmesini, işçi ve köylülerin vergi yükünden kurtarılmasını istiyordu.

-Toprağın denetiminin devlete ait olmasını, toprağı olmayanlara hükümetçe yeterince toprak verilmesini savunuyordu.



Islahat Grubu

-Islahat (Reform) Grubu, egemenliğin kayıtsız şartsız millete verilmesini, halkın kendi işlerini doğrudan doğruya kendisinin yürütmesini amaçlamaktadır.

-Vergilerin, olanak ölçüsünde azaltılmasını, tutumluluğa (tasarrufa) en geniş ölçüde özen gösterilmesini ve bütçenin denk olmasını istiyordu.

-En kısa sürede ulusun bütün bireylerini okuryazar duruma getirmeyi, Kızların öğrenimine, erkeklerinki kadar özen gösterilmesini istemişlerdir.Uygulamalı tarım okulları ile ebe ve dişçi ve küçük sağlık memuru okulları açılmasını savunmuşlardır.



İstiklal Grubu

Mecliste Mustafa Kemal Paşa’ya hayranlık duyan, ileri görüşlü 30-40 kadar milletvekili bir araya gelerek istiklal Grubu’nu kurdular.



Tesanüd Grubu

“Mutedil milliyetperver” milletvekilleri tarafından kurulmuştu. Amaçları; adından da anlaşılacağı gibi mecliste milletvekilleri

arasında dayanışmayı sağlamayı amaçlamıştır.



MÜDAFAA-İ HUKUK GRUPLARI



Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Grubu (Birinci Grup)

-Grupların olumsuz tavrından rahatsız olan milletvekilleri de kendi aralarında toplanıp yeni bir grup kurarak,

meclis çalışmalarını daha düzenli bir şekle sokmaya yöneldiler

-Meclisteki “inkılapçı zihniyete sahip” milletvekilleriyle görüşen Mustafa Kemal öncülüğünde kuruldu. Mustafa Kemal Paşa Grup başkanlığına seçildi.



Grubun iki maddeden oluşan bir programı vardı:

1. Temel amacı Misak-ı Millî esasları içinde vatanın tamamını ve milletin bağımsızlığını sağlayacak barışı elde etmektir.

2. Grup, bu amacı gerçekleştirmeye çalışmakla beraber devlet ve milletin teşkilatını, Teşkilat-ı Esasiye Kanunu dairesinde bölüm bölüm tespit edecek ve hazırlamaya çalışacaktır.

-Mecliste âdeta bir siyasal parti işlevini gören Birinci Grup, 1923 seçimlerinden sonra siyasal parti biçimine dönüştü ve Halk Fırkası olarak çağdaş Türkiye’nin oluşumuna damgasını vurdu.



ikinci Grup

-Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Grubu içinde yer alamayan kimi milletvekilleri Erzurum Milletvekili Hüseyin Avni ve Necati Bey, gibi milletvekilleri bir araya gelerek Meclis’te yeni bir grup oluşturmaya çalıştı.

-Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisinde hükümete karşı muhalefet görevini yapan bu grup, kendilerine ikinci Grup adını taktılar. ikinci Grup’un kendine güçlü ve tutarlı bir başkan bulamaması kısa sürede dağılmasında etkili oldu.En etkili üyesi Hüseyin Avni (Ulaş) beydir.

-ikinci Grupçular, Millet Meclisinin hakkını ve hâkimiyetini savunmak, otokratik şef usulü bir idareye karşı meşru ve yasal yanıt vermek, yasal kurallara aykırı millet egemenliği ile örtüşmeyen ayrıcalıkları, örgütleri ve uygulamaları ortadan

kaldırmak için bu grubu kurduklarını belirtmişlerdir.

-Üyelerinin ortak noktaları; başta Mustafa Kemal Paşa olmak üzere hükümete muhalefet etmektir.

-İkinci Grup, 1923 seçimlerine kendi iradesiyle katılmamış bunun sonucu olarak da siyasal yaşamdan silinip gitmiştir.



CUMHURİYETİN iLANINA KADAR TÜRKİYE’DE KURULAN SİYASİ PARTİLER



-Dünya tarihine baktığımızda siyasal partiler Amerikan Bağımsızlık Savaşı’ndan sonra ortaya çıkmış, Fransız ihtilali’nden sonra yaygınlık kazanmıştır.

-TBMM’de Türkiye Komünist Fırkası (Partisi) Türkiye Halk iştirakiyun Fırkası (Partisi) gibi etkisiz kısa süreli bazı partiler kuruldu.

-Mustafa Kemal Paşa, 6 Aralık 1922’de ülkenin çağdaş dünyada saygın bir yere ulaşacak atılımları yapabilmesi

için Halk Fırkası adıyla bir parti kuracağını belirtti.





Türkiye Halk İştirakiyûn Fırkası

-Yeşil Ordu hareketinin durdurulmasına karar verilince Yeşil Ordu’nun sol kanadını oluşturan bazı kişiler Türkiye Komünist Partisine geçmedi.

-7 Aralık 1920’de Tokat Milletvekili Nazım Bey öncülüğünde, emeği temel ilke alarak Türkiye Halk iştirakiyûn Partisini kurdular.

-Emek gazetesini çıkardılar. Yeşil Ordu’nun tabanını kendi yanlarına çekmek için, Yeşil Ordu’nun, Türkiye Halk iştirakiyûn Partisi’ne dönüştüğü propagandasını yaptılar.

-Hem Türkiye Komünist Partisi hem de İslamcı milletvekilleri âdeta ortak bir davranış içine girerek “Gafil ve hain” olarak niteledikleri Türkiye Halk iştirakiyûn Partisi üyelerini dışarıdan para almakla suçladılar ve partinin kapatılmasını, üyelerinin milletvekilliğinden çıkarılmasını istediler.

-Bu baskılar karşısında Türkiye Halk iştirakiyûn Partisi yöneticileri 1 Şubat 1921’den itibaren çalışmalarını durdurduklarını bir bildiri ile açıkladılar.

-18 Mart 1922’de çıkarmaya başladıkları Yeni Hayat Dergisi ile kamuoyu oluşturmaya çalıştılarsa da partiyi canlandıramadılar.

-2 Ekim 1922’de de icra Vekilleri Heyeti kararıyla Türkiye Halk İştirakiyûn Partisi tümüyle kapatıldı.



Türkiye Komünist Fırkası

-TBMM açılınca ilk ilişki Sovyet Rusya ile kuruldu. iki ülke arasında kurulan iyi ilişkiler Sosyalist düşüncenin Anadolu’da yayılmasına yol açtı.Hükümet bu kitleyi denetimi altına almak istedi.

-Hükümet, dış etkilerle ülkenin kimi yerlerinde hissedilen sosyalist hareketlenmeleri önlemek, hükümete muhalif sol güçleri denetim altına almak, emperyalist düşmana karşı verilecek savaşta Sovyetlerin yardımını daha da artırabilmek için, 18 Ekim 1920’de Türkiye Komünist Partisi adı altında bir parti kurdu.

-Türkiye Komünist Partisi, Anadolu’nun ve Türk milletinin koşulları farklı olduğu için Türkiye’ye özgü yukarıdan gelen kanlı olmayan bir komünizmi benimsemiştir.

-Bu partiyi, Hâkimiyet-i Milliye ve Anadolu’da Yeni Gün gazeteleri desteklemiştir.

-Parti 1921 yılı ortalarında kapatılmıştır.



Cumhuriyet Halk Fırkası

-Mustafa Kemal Paşa, 6 Aralık 1922’de Halk Fırkası adıyla bir parti kuracağını açıkladı.

-Atatürk böyle bir parti kurmaktaki amacını şu noktalar üzerine oturtmuştu: Kurtuluş Savaşı başarısını siyaset, yönetim ve ekonomi alanında yapılması gereken inkılaplarla tamamlamak, yapılacak inkılapları bir programa dayandırmak, bu programa halkı da katmak, kurulacak partiyi halkçılık esasına göre yapılandırmak.

-Atatürk yurt gezilerinde Halk Partisi “halkımıza siyasi eğitim vermek için bir okul olacaktır”.ifadesini kullanmıştır.



Halk Fırkasının Siyaset ve Seçim ilkeleri

-1 Nisan 1923’teTBMM tarafından seçimlerin yenilenmesi kararlaştırıldı.Mustafa Kemal Paşa’nın liderliğini yaptığı Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Grubu dışında hiçbir siyasi örgüt seçim alanına inmedi.

-Mustafa Kemal Paşa, 8 Nisan 1923’te ivedi olarak çözülmesi gereken ülke sorunlarının neler olduğunu halka açıklayan ve 9 maddeden oluşan şu seçim bildirisini (.(9 UMDE) hazırladı

Umde 1. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.

Umde 2. TBMM’nin 1 Kasım 1922’de verdiği Saltanatın kaldırılmasına ilişkin karar değiştirilmez ilkedir.

Umde 3. Ülkede iç güvenliğin kesin olarak sağlanması en önemli görevlerden biridir.

Umde 4. Mahkemelerin hızlı bir şekilde adalet dağıtabilmeleri sağlanacaktır.

Umde 5.Aşar yöntemi, Mali kurumlar, demiryolları, ivedilikle geliştirilecek, tüm okullarımız ihtiyacımıza ve çağdaş esaslara uygun hale getirilecek, sağlık ve sosyal yardım kuruluşları iyileştirilecektir.

Umde 6. Askerlik süresi kısaltılacaktır.

Umde 7.Milli mücadelede sakat kalan kişilerin, ordu emeklilerinin, dul ve yetimlerinin sefaletine meydan vermeyecek önlemler

alınacaktır.

Umde 8. Memurların atanma, görevden çıkarılma, yükseltilme, ödüllendirme, emekli edilme koşulları belirlenecektir

Umde 9. Ülkenin hızlı bir şekilde onarılması için özel şirketlerin kurulması da özendirilecektir.



-Mecliste bulunan Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Grubu, Halk Partisi’ne dönüştürüldü.



-9 Eylül 1923’te Halk Parti kuruldu. 11 Eylül 1923’te toplanan Halk Partisi üyeleri Mustafa Kemal Paşa’yı Parti Başkanlığına, Başvekil Ali Fethi Bey’i Parti Grup Başkanlığına, Recep Bey’i de (Peker’i) Genel Sekreterliğe seçti.

-Parti başkan vekilliğine seçilen İsmet Paşa 20 Kasım’da yayınladığı bildiri ile Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerinin şubelerini Halk Partisi’ne bağladı.

-Halk Partisi (Fırkası), 10 Kasım 1924’te adının başına Cumhuriyeti ekleyerek Cumhuriyet Halk Partisi adını aldı.



1927 Kongresi;

-15-20 Ekim 1927’deki ikinci kongrede Ülkede yapılan inkılaplara paralel ideoloji doğrultusunda yeni tüzüğünü belirledi

-Cumhuriyet Halk Partisi’nin 1927 Kongresi’nde Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik ve Laiklik ilkelerini benimsediği dikkati çekmektedir

-Nutuk da bu kongrede okunmuştur

9 Mayıs 1935’te yapılan Dördüncü Kurultay’da ise ;

dildeki sadeleşmeye uygun olarak Fırka adı Partiye dönüştürülmüş ve Partinin benimsediği ilkeler Kamalizm (Kemalizm) olarak adlandırılmış ve bu ilkelerden bazılarının tanımları yeniden yapılmıştır.

-Bu ilkeler 5 Şubat 1937’de Anayasaya eklenmiştir.

Atatürk’ün ölümü üzerine toplanan kurultayda Atatürk “ebedi başkan” olarak kabul edilirken ismet İnönü de “değişmez genel

başkan” olmuştur.


hazırlayan=terakki
Alıntı ile Cevapla