Benim dört bin yıllık geçmişim; Yahudilerin, Hıristiyanların ve Müslümanların sahipliğini taşlara tescil ettirdikleri bir tarihtir. Çan kuleleri bir bakire Meryem, sinagoglar Rahel ve minareler Rabiat-ül- Adeviyye olduğumu haykırır dururlar. Kudüs' teki Osmanlı ise unutulur gibi değildir…
Bin yılı aşkın bir süre semalarımda dalgalanan Türk bayrağının melül ve mahzun gidişini ben de unutamıyorum. Osmanlı' nın bu topraklardan ayrılması çok acıklı oldu. O gün bugün insanların, taşların, kubbelerin gözyaşları hiç dinmedi. Acılar her geçen gün evlerde, yüreklerde büyüdükçe büyüdü. Osmanlı' nın bir Kudüs' ü vardı.