[Seyyid]

Sigaranın haram olduğunu bilmek için din bilgini olmaya ihtiyaç yoktur..” Meseleyi sadece israf boyutuyla ele alsanız dahi haramlığı aşikardır..

Yok eğer ilmi cevaplar isteniyorsa bu da kolay.. Usulü fıkıh ta ve mecellenin külli kaidelerinde bu ve benzeri mefhumlar üzerine ana kaideler mevcut. Fıkıh ve usul üzerine biraz çalışmış biri bunları bilirr. Mesela Külli kaidelerden ;

“BÎR İŞTEN MAKSAT NE İSE HÜKÜM ONA GÖREDİR” hükmü bunu açıklar.. diyelim ki bunu bir faydaya binaen içiyorlar; (kafa tütsüleme, dinlenme stres atma vs..) şu hüküm gösteriyor ki, “DEFİ MEFÂSİD, CELBİ MENFAATTEN EVLÂDIR..” bu da gösteriyor ki, önce kötülüğün defi gerekir..bu ise o zararlıyı uzaklaştırmakla mümkün.. diyelim ki, buna alıştık bırakamıyoruz diyorsunuz..ve hemen her yerde içiyorsunuz bunu ki, bu da kul hakkına tecavüz demektir. Ben yanımda sigara içildiğinde çok ama çok rahatsız oluyorum. Elimde değil.. nefesim kesiliyor, menfi olarak etkileniyorum. Hatta açık havada bile bu böyle. Durakta beklerken içenler oluyor açık havada bile tesir altında kalıyorum. Bu da kul hakkı demek değilmidir. Peki bu nesneyi kullananlar kul hakkına girmekle sorumlu değiller mi? Onların; “alıştık ne yapalım, idare edin veya ne olacak birazda halimizi anlasınlar gibi ızdırar ifade sözleri kendilerini kurtarır mı?? Hayır Çünkü Mecellenin 32. maddesi “İZTİRAR GAYRİN HAKKINI ÎBTAL ETMEZ “ diyerek sizin mazeretinizin başkasının hakkını iptal etmeyeceğini söylüyor. Hem geçmişte sigara üzerine verilen fetvalar herhangi bir nassa dayanmadığına ve sadece kıyas yoluyla yapılan ictihada dayandığına veya şu güne göre zararları tespit edilemediğinden mübahlık kavramı içinde mütalaa edildiğine göre, haliyle helal yahut mekruh denilmiştir. Ama şu güne göre ve

usulü fıkhın ana kaidelerinden “EZMANIN TEĞAYYÜRÜ İLE AHKAMIN TEGAYYÜRÜ İNKAR EDİLEMEZ” kaidesini de nazara alınca, bu zamanda fennin, tıbbın ve biyoloğların yeni tespitleriyle bu madde zararlı olarak ispatlanmışsa, değişen fıkıh kaideleri içinde bunun hükmü de HARAM olacaktır elbet.. “BURHAN İLE SABİT OLAN ŞEY AYNEN SABİT GİBİDİR “ hükmü, kesinlik ifâde eden mukaddemelerden meydana gelen veya bey-yine-i âdile ile sabit olan şeye «burhan» denilir. Buna kuvvetli ve ke­sin delil de denilebilir. Burhan ile sabit olan şey, ilm-i istidlalidir; gerçeğe dayanmakta üm-i zarurîye benzer. Bu itibarla burhan ile sabit olan şey, muayene ve müşâhade ile sabit olan şey gibi kesinlik ifâde eder. Kaç türlü bedehatle ispatlanmıştır

ki “SİGARA İNSAN SAĞLIĞINA ZARARLIDIR.” İşin maddi israfı, “HAK MUHTEREMDİR VE KORUNMASI VÂCÎBDİR” hükmüne bakan yönüyle insan haklarına taalluk eden tarafı, çoluk çocuğunuzun ev halkının sofrasından çaldığınız rızkı müstesna.

Kısaca şunu arz etmek isterim ki, bir şey hakkında NASS yok diye o şey hakkında hüküm verilemez diyemeyiz. Sigara hakkında nass yoktur bu sebeple haramdır denemez diyenler soruyorum. O zaman sigara hakkında helal olduğuna dair nas bulsunlar. Onlar ‘EŞYADA ASLOLAN İBAHADIR’ diyerek kendilerini kurtaracaklarını mı sanıyorlar. Bu sorumsuzlukla ancak bir büyük hesap gününe kadar avunabilirler. İslam hukukuna vakıf olanlar bilirler ki,

edillei şeriyye 4 değil, Hanefi fıkhına göre 11 dir. Bunlar arasında KIYAS, İSTİHSAN, SEDD-E ZERAYİ, MESALİHİ MÜRSELE, İSTİSHAP gibi kaideler var.. bunları gözden geçirenler asıl hükme ulaşacaklardır.. selam ve dua ile..