Kuran’ın Arapça metninin Latin harflerle yazılışından okumak, oldukça sakıncalıdır Kuran’ın manasını bozacak şekilde kelimelerin yanlış okunmasına neden olabilir
Bu harflerin birçoğunun karşılığı ve okunuş şekli başka dilin alfabesinde mevcut değildir. Söyleniş bakımından birbirine benzeyen harfler olsa da, mahreçleri (ağızdan çıkış yerleri) yönüyle farklıdır. Meselâ, Arapça için "lügat-ı dad" denir; yani Fâtiha Sûresi'nin sonundaki "veleddâllîn" deki "dad" harfi hiçbir dilde yoktur. Bu harfin bulunduğu bir kelimeyi başka bir dilin ifade etmesi mümkün değildir.
Meselâ Türkçe'de sadece "h" harfi yerine Arapça'da üç çeşit "h" vardır. Noktasız "ha", noktalı, hırıltılı "ha" ve "he". Noktalı harfle yazılan "halaka" kelimesi "yarattı" mânâsına gelir. Fakat bu kelime noktasız "ha" ile yazıldığı ve okunduğu zaman "tıraş etti" mânâsındadır. Yine Kur'ân harflerinin içinde üç çeşit "ze" vardır. Biri ince "ze", biri peltek "zel", diğeri de "zı"dır. Türkçe'deki "s" yerine üç harf bulunur. "sin, sad" ve "peltek se". Arapça'ya has bir harf vardır ki, o da "ayın" olarak okunan harftir. Bu harf başka dilde pek bulunmamaktadır.
Mesela; Latin harfleriyle -ilk harfi ancak “Z” olarak yazılan “zelle” kelimesi Arapça’da şu farklı anlamlara gelebilir:
a Türkçedeki yazılışta olduğu gibi “z” ile “zelle” kelimesi, bir yerden kaymak anlamına gelir
b Arapçadaki noktalı “zı” ile “Zalle” kelimesi, olmak, bir durumdan başka bir duruma geçmek anlamına gelir
c Zel harfiyle “Zelle” kelimesi, zelil olmak, rezil-perişan olmak anlamına gelir Türkçe’de “Zı-zel” harfleri yoktur Aynı kökten olan “zıl” kelimesi gölge demektir
Sözgelimi; Nahl Suresinin 58 ayetinde geçen ve “yüzü siyahlaştı/siyaha döndü” manasına gelen “zalle vechuhu müsvedden” cümlesindeki “z” harfini kalın “zı” olarak okumazsanız, “yüzü kayar” veya “alçalır” anlamında olur
d Arapça’da ilk harfi noktalı “hı”, son harfi iki noktalı “kaf” olan “Halık/Hellak” kelimesi, yaratan anlamındadır Ancak Türkçe’deki harflerle yazılması durumunda bu kelime “berber ve helak olan kimse” anlamına da gelir
e Necm Suresinin ikinci ayetinde geçen “ma delle sahibukum” cümlesi “arkadaşınız (Hz Muhammed) dalalete düşmedi/yolunu şaşırmadı” anlamına gelir Latin harfleriyle okunmasında ise “Arkadaşınız, size rehberlik edemedi” manasına gelebilir Misalleri çoğaltmak mümkündür
Kur’an’ı Arapça harflerinden okumak, zorunludur Hiç olmazsa namazda okunan Fatiha ve kısa sureler güzelce ezberlenmelidir
__________________ O (cc)’NA SIĞINMAK AYRICALIKTIR |