Tekil Mesaj gösterimi
Alt 22 Eylül 2018, 01:57   Mesaj No:3

Mihrinaz

Medineweb Baş Editörü
Mihrinaz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu: Mihrinaz isimli Üye şuanda  online konumundadır
Medine No : 14593
Üyelik T.: 15 Kasım 2011
Arkadaşları:15
Cinsiyet:Anne
Memleket:MEDİNEWEB
Yaş:44
Mesaj: 12.478
Konular: 1315
Beğenildi:12559
Beğendi:9269
Takdirleri:28674
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

E. AŞURE TATLISI

Aşura günü söz konusu olduğunda o günde çeşitli kuru gıdalar kullanılarak yapılan aşure tatlısı da zaman zaman bir soru olarak gündeme gelmektedir. Bu uygulama dinî herhangi bir emir veya talimata dayanmamakla birlikte yukarıda bahsi geçen "aile halkına genişlik göstermek" kabilinden addedilebilir. Bu uygulamayı dinî bir emir gibi telakki etmemek, bir örf olarak görmenin bir sakıncası söz konusu değildir. Böyle yapan kişi eğer bununla ailesine, komşularına yönelik bir ikramda bulunmaya niyet ederse niyetinden ötürü sevap alır. Bununla birlikte "muharrem ayının onuncu gününde aşure tatlısı yapmak dini bir uygulamadır" diye düşünmek ve böyle bir algı oluşturmak doğru değildir.

F. HZ. HÜSEYİN’İN ŞEHADETİ VE KERBELÂ FÂCİASI

Hz. Hüseyin ve soyundan olan pek çok kişi Muharrem ayının 10. Gününde Kerbelâ’da Yezid'in gönderdiği askerler tarafından hunharca şehit edilmişlerdir. Bu sebeple o günü Şiîler bir matem günü olarak kabul edip her yıl o günde yas tutmuşlardır. Hz. Hüseyin’in şehadeti, Allah Resûlü’nü (s.a.v.) seven herkesi derinden üzen, sarsan bir olaydır. Bununla birlikte İslam’da insanın kendisini dövmesi, vurması, vücuduna işkence ederek matem tutması söz konusu değildir.

SONUÇ:

Aşura günü, Müslümanın ibadet hayatı açısından önemli günlerden birisidir. O günü bir gün öncesi ve / veya sonrası ile birlikte oruçlu geçirmek, bir yıllık –küçük- günahlara keffaret olarak kabul edilmiştir.

Ümmet olarak bir yandan Firavun’un boğulduğu bu tarihle Firavun’un başına gelenlerden ibret alırken diğer yandan da Resûlullah (s.a.v.)’ın ciğerparesi ve sevgili torunu Hz. Hüseyin’e reva görülen zalimce vahşeti de unutmamak gerekir. Bununla birlikte bunu bir mateme çevirmek, kendini dövmek gibi yollara başvurmak da doğru değildir. Hz. Hüseyin’in kıyamına ve hatırasına sahip çıkmak, kişinin vücudunu dövmesinden çok daha anlamlıdır.

Rabbimiz aşûra gününün feyiz ve bereketinden nasibdar olmayı, Firavun’un boğulduğu bu günde yeryüzünün tüm Firavunları için de aynı sonu görmeyi, Hz. Hüseyin’in kutlu kıyamına sahip çıkmayı cümlemize nasip eylesin.

KAYNAKLAR
------------------

1. İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtar, II, 419; VI, 430.
2. İbn Ebi’l-İzz, et-Tenbîh alâ müşkilâti’l-Hidâye, II, 930
3. İbn Receb, Letâifü'l-meârif, s. 122 vd.
4. İbn Teymiyye, İktidâu's-sırati'l-müstakim, II, 132.
5. Beyhakî, Şuabu'l-Îman.
6. el-Mevsûtatü'l-fıkhiyyetü'l-kuveytiyye.
7. Buharî, el-Câmiu's-sahih.
8. Müslim, el-Câmiu's-sahih.

(Bu yazı, "Günümüz Fıkıh Problemleri" adlı kitabımda yer almaktadır.)

(Soner Duman /9.Muharrem.1440/19.Eylül.2018/Çarşamba)
__________________

~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~




Alıntı ile Cevapla