Alıntı:
ZÜLKÜF ARSLAN Üyemizden Alıntı
ALLAH IN İSİM SIFAT TEVHİDİNE DAİR
Allah in bütün sifatlarini kuran ve sünnette açıklandığı kadarıyla iman etmek ve gerek kuran ve gerk sunnette(hadis) geçen ZAHİRİ MANAYI çağrıştıran el,göz, baldır gibi mahluk(Sonradan)yaratılan kısımlar kesinlikle Allah a isnat etmek küfürdür. Bu gibi mahluka ait şeylerden Allah ı tenzih eddikten sonra gerçek manasını Allah a havale edilir. Selefin akidesi budur.
Selef ise,Ashab ve ashaba tabi olanlardır.
Allah in bütün sıfatları için takip edilmesi gereken ise,Kuran ve sünnette ki aciklamalara sadık kalip nasilligini hiç bir akıl kavramaktan tarif tefsir etmekten aciz kalır.
Örnegin;Allah in semii sifati isitmesidir. Allah duyulabilecek her şeyi en ince teferruatiyla duyar.aracsiz,vasıtasız,organsız ve Allah ın isitme sıfatının NASILLIĞI,tarifi tefsirini hiç bir akıl yapamaz aciz kalır ve her ne tasavvur ederse beyninde o tasavvur ettiği kesinlikle değildir.
Selefin akidesi budur.ve susması gerektiği yerde susulur... |
- Tabiinin tefsirdeki imamlarından olan, İbn Abbas’ın öğrencisi Mücahid (v. 104)’in konuyla alakalı görüşünü İmam Buhari, Sahih’inde rivayet etmiştir:
“Mücahid dedi ki: Arşın (tahtın) üzerine İstiva etti yani çıktı.”
- Ebu Ubeyde Ma’mer bin el Musenna(v. 209): “Mecaz’ul Kur’an” adlı eserinde (2/15) Taha: 5. Ayetle alakalı şöyle demektedir:
“Rahman Arşa istiva etti yani onun üzerine çıktı, demektir. Ben, hayvanın üstüne veya devenin üzerine veya dağın üzerine veya evin üstüne istiva ettim yani onun üzerine, üstüne çıktım, denilir.”
- Ebu’l Abbas Sa’leb (v. 291): Meşhur nahiv alimlerinden bu zatın da Rahman Arşa istiva etti ayetini üzerine çıktı şeklinde tefsir ettiğini Lalekai, Darakutni kanalıyla nakletmektedir. (Şerhu Usul-i İtikad, 3/443)
- İbn Cerir et-Taberi (v.310): Ra’d: 2. Ayetin tefsirinde şöyle demiştir:
“Sonra Arşa istiva etti yani onun üzerine çıktı, demektir.”
- Begavi (v. 510): O da sözkonusu ayetin tefsirinde aynı görüşü zikretmiştir.
- Ebu’l Aliye er-Riyahi(v. 93): Ebubekr ibn ebi Davud’un tabiriyle sahabeden sonra Kur’an’ın manalarını en iyi bilen kişi olan bu zatın istiva hakkındaki görüşünü Buhari, Sahih’inde şu şekilde nakletmiştir:
“Ebu’l Aliye şöyle demiştir: ‘Sonra semaya istiva etti’ (Bakara: 29) yani yükseldi.”
- Rebi bin Enes (v. 140): İbn Ebi Hatim, Rebi bin Enes üzerinden bu kavli Ebu’l Aliye’ye isnad ettikten sonra Rebi’ye de bunu isnad etmektedir. Taberi de bu görüşü Rebi’ye isnad etmekte ve kendisi de tercih etmektedir.
- Halil bin Ahmed (v. 170): Meşhur nahiv alimi ve Sibeveyh’in de hocası olan bu zatın istivayı irtifa, yükseklik manasında tefsir ettiğini İbn Abdilberr ondan hikaye etmektedir. (et-Temhid, 7/132)
- Bişr bin Ömer (v. 207) ve seleften bir cemaat: Lalekai’nin İshak bin Rahuye kanalıyla Bişr’e isnad ettiğine göre şöyle demiştir:
“Ben birden fazla müfessiri ‘Rahman Arşa istiva etti’ (Taha: 5) kavli hakkında ‘Arşın üzerine yükseldi’ derken işittim.” (Şerhu Usulil İtikad, 3/440)
Begavi de ‘Sonra semaya istiva etti’ Bakara: 29 ayetinin tefsirinde şöyle demektedir:
“İbn Abbas ve selef müfessirlerinin çoğu: Semaya irtifa etti, yükseldi demişlerdir.”
Beyheki, kendisine ulaşan bir isnadla ve ardından Kelbi-Ebu Salih-İbn Abbas kanalıyla İbn Abbas’ın şöyle dediğini nakletmiştir:
“Sonra Arşa istiva etti (Araf: 54) Arş üzerinde karar kıldı, yerleşti.” (el-Esma ve’s Sifat, 2/311)
Endülüs bölgesi imamlarından Ebu Ömer et-Talemenki ise şöyle demiştir:
Abdullah ibn’ul Mübarek ve ilim ehlinden ona tabi olanlar ki bunlar çokturlar, şöyle demişlerdir: ‘Arşa İstiva etti’ (Yunus: 3) ayetinin manası istekerra yani yerleşti demektir. Kutebi’nin kavli de budur.” (Şerhu Hadisin Nüzul, sf 145)
Zehebi’nin naklettiğine göre müfessir ve fakih Süleym er-Razi (v. 447) “Rahman Arşa istiva etti” (Taha: 5) ayeti hakkında şöyle demiştir:
“Ebu Ubeyde ala yani yükseldi, demiştir. Onun dışındakiler ise istekarra/karar kıldı demişlerdir.” (Muhtasar’ul Uluvv, sf 266)
- İbn Kuteybe (v. 276): Te’vilu Muhtelif’il Hadis adlı eserinde (sf 394) “Rahman Arşa istiva etti” (Taha: 5) ayetini istikrar kıldı, yerleşti, kuruldu manasında tefsir etmiş ve yukarda zikrettiğimiz istiva kelimesinin geçtiği Mü’minun: 28. Ayeti delil getirmiştir.
-İbn Abdilberr (v. 463): Malikilerin önde gelen imamlarından olan bu alimin konuyla alakalı sözlerini yukarda nakletmiştik. Orada şöyle demişti: ‘İstiva, uluvv’da (yükseklikte) karar kılmak demektir.’ O böylece sanki istivayla alakalı bütün tefsirleri cem etmiş olmaktadır. Yani istiva yükselmek ve sonra yüksek mekanda karar kılmak, yerleşmek demektir.