Tıbbi Nebevi ve İslam Tıbbı Konulu Güzel Bir Eser
Esselamu aleyküm kardeşlerim malumunuz son yıllarda insanların bilinçlenmelerinden ve yaşanılan çıkmazlardan dolayı öze dönmeleri her konuda olduğu gibi Sağlıktada başlamıştır. Tıbbi Nebevi ve İslam Tıbbında Hastalıkları Tedavi Usul ve Kaidileri eseri umut ediyoruz ki bu konuda faideli olacaktır. Allah Ümmete hayırlı uğurlu etsin amin Ya Mucib ...
Kitap Hakkında....
Hayatın ve insanlığın bir gerçeği olan hastalıklar, bunların teşhis ve tedavileri üzerine öteden beri birçok hekim, filozof ve ilim adamı çalışmalar yapmışlar tıp ilmine pek çok katkılar sağlamışlardır. Zamanımızda birçok sahada olduğu gibi tıp ilmi alanında da eski devirlere nazaran çok ilerleme kaydedilmiştir. Her geçen gün yeni gelişmelere de sahne olmaktadır. Tıbbî inkişaflar, sadece daha etkili yeni ilaçlar bulmaya, teşhis ve tedavide kullanılan yeni cihazlar keşfetmekle kalmıyor, maalesef hastalıkları tedavi etmesi gerekirken ne yazık ki daha çok hastalıkların yayılmasına ve yeni yeni hastalıkların çıkmasına da bir taraftan vesile oluyor. Bu durumun elbette birçok sebebi olabileceği gibi (çevre kirliliği, sentetik ilaçlar, gdo ve gmo lu ürünler, suni besinler vs.) bize göre sebeplerden önemli olan biride, modern tıbbın binlerce yıllık tecrübe edilmiş ve insanı doğa ile bütün görmüş, hastalıkları teşhis ve tedavide Anasır-ı Erbaa prensibine göre değerlendirmiş ve buna uygun geliştirdikleri kadim tıptan yüz çevirmiş olmalarıdır.
Yakın geçmişte safsata, hurâfe, kocakarı işi diye karaladığı, günümüzde ise modern tıbbın alternatif tıp diye tanımlamış olduğu bu kadim tıp ve öğretileri tekrar inkişaf etmiş ve canlanmıştır. İnsanlığın hayrı için Bize göre modern tıbbın teknolojisi ile kadim tıp ve öğretilerin birleşmesi gereklidir. Şuan için bu mümkün olmamakla beraber ileride birleşeceğine kaniiyiz. İnanıyoruz ki bu birleşme gerçekleştiğinde yeryüzünde tedavisi mümkün olmayan hastalıklar azalacak belki kalmayacaktır. Efendimiz (s.a.v) de bu meyanda �Allah şifasını indirmediği hiçbir hastalığı indirmedi� buyurarak bize ilham kaynağı olmaktadır.
İslam âleminin geçmişte asırlarca müracaat kaynağı yaptığı ve milyonlarca insanın prensipleriyle şifaya kavuşturulduğu, kadim tıbbın ve öğretilerine uygun düşen Tıbb-ı Nebevînin de derin incelemelere konu edilmesi, diğer tıbbî metotlar seviyesinde geliştirilip siste matize edilmesi Müslümanlara ciddî bir vazife olmaktadır. Bu manada Müslüman tabiplere daha çok iş düşmektedir.
İnsanı maddi ve manevi yapısıyla mükemmel yaratan Hak Teala elbette insanlığın kurtuluşu olarak göndermiş olduğu kitabında ve bu kitabın ayaklı müfessiri olan peygamberimizle (s.a.v) uhrevi bir çok mesajları ve faydaları bizlere ulaştırdığı gibi, maddi emraz ve hastalıklarımızda da şifa vesilesi olacak nice bilgileri göndermiş ihsan etmiştir. Gün geçmiyor ki, gerek kuranın muamelata yönelik emirlerinde ve nehiylerinde, gerek Efendimizin (s.a.v) sünnetlerinde, sadece ruhsal yapımıza değil, bedensel yapımıza da nice faydaları olan emir ve yasakların hikmetleri, ilim adamlarınca bulunmakta ve kuranın insanlığın her türlü kurtuluş reçetesi olduğuna inancımız daha da artmaktadır. Müslüman bilim ve ilim adamlarının kuran merkezli bu tarz çalışmalara ağırlık verip abuhayat olan ayetlerini buna hasret kalmış hastalıklı sinelere ulaştırmaları dini bir vecibe olmakla beraber insanlık için bir gerekliliktir.
Nefsini bilen Rabbini bilir hadisinin taşıdığı inceliklerden ve insanın sıradan bir varlık olmadığını daha iyi idrak etmek için, onun ulvi, ruhi yükselişine zemin oluşturacak anatomisini bilmesi, bu bedensel yapısında nice dengeler ve mükemmel bir sistemin olduğunu bilmesi, iman kemalatı ve akli olgunluğu için gerekli bir durumdur.
İşte bizde yüzlerce yıldır İslam tabiplerince aktarılan İslam tıbbında ve Tıbbı Nebevide kullanılan usul ve kaideleri, toparlayarak ve kendi şahsi tecrübelerimizi de katarak bu ilme bir katkımız olsun diye bu kitabı hazırlıyoruz.
Bu kitabı okuduğunuzda inşallah bilgilerinize nice daha bilgiler katacak yüceler yücesi hak tealanın varlıklarda, nefislerimizde nice hikmetleri sakladığını görecek ve tefekkür bereketiyle iman nurunuzun daha da arttığını hissedeceksiniz.
Haydarı Kerrar
ANKARA/2018