Ankebut 38.ayete göz atalım:
وَعَاداً وَثَمُودَا۬ وَقَدْ تَبَيَّنَ لَكُمْ مِنْ مَسَاكِنِهِمْ۠ وَزَيَّنَ لَهُمُ الشَّيْطَانُ اَعْمَالَهُمْ فَصَدَّهُمْ عَنِ السَّب۪يلِ وَكَانُوا مُسْتَبْصِر۪ينَۙ Âd ve Semûd kavimlerini de helâk ettik. Bu, onların (harap olmuş) yurtlarından size besbelli olmuştur. Şeytan, onlara işlerini süslemiş ve onları doğru yoldan alıkoymuştur. Hâlbuki onlar gözü açık kimselerdi / basiret sahibi idiler.
فَصَدَّهُمْ
Kelimesini sormuşsunuz. Burada 3 tane ayrı kelime var
FE+SADDE +HUM
FE harfi fiile dahil değil, müstakil harftir ve burada ATIF HARFİDİR
SADDE: صَدَّ Mazi fiil
HUM ise “onlar” anlamına gelen zamirdir. Cümle içinde meful /tümleç konumdadır.
Anlamı: O (Şeytan), onları alıkoymuştur, vazgeçirmiştir,engellemiştir anlamına gelir.
Bu fiil genelde AN harfi ceri ile kullanılır ve zaten bu ayette de AN harfi gelmiştir. ( SADDEHUM AN –İS SEBİLİ)
Kuranda “SADDE” fiili kimi zaman “Bir şeyden yüz çevirip ondan uzaklaşmak” anlamına gelir. Mesela; Nisa 61.ayette
Kimi zaman da “Çevirme ve engelleme, alıkoyma ” anlamına gelr. Mesela: Neml 24., Muhammed 1., Bakara 217 ve Ankebut 38.ayette ve başka ayetlerde
Sözlükte SADDE keliemsi şu anlamalara gelir:
“Men etmek,karşı koymak,men etmek,engellemek,önlemek,karşı koymak,yüz çevirmek,itmek,def etmek,vaz geçirmek,geri dönmek,geri püskürtmek,kovmak,tartetmek,alıkoymak,durdurmak,va z geçirmek,def etmek,alıkoymak,engel olmak,vaz geçmek”
Genellikle bu fiil “AN” harfi ceriyle kullanılarak “Bir şeyden alıkoymak, vaz geçirmek, engellemek vs “ anlamına gelir.
İkinci sorunuz olan “MÜSTEBSİRİN” kelimesine gelelim:
Bu isim “basara ” fiilinin “İSTİF’AL” babından türemiş İSMİ FAİL bir isimdir.
Basiret sahibi olanlar,ileriyi görenler,gerçeği görenler,hakkı batıldan ayırt etme yetisine sahip kimseler,kalp gözüyle olayları değerlendirebilenler,kalp uyanıklığına sahip olanlar ,olayların arka planını değerlerebilenler, uzağı görebilen kişiler vs anlamlarını ihtiva eder
__________________ Selam Hidayete Tabi Olanlara
Kur'an Senin Lehinde ve Aleyhinde Hüccettir(Müslim)
|