ABD Temsilciler Meclisi “Ermeni soykırım” tasarısını kabul etti!
Kararı öğrenince ilk anda kızdım. Sonra…
– “Bunları ne kadar sinirlendirmiş Mehmetçik” dedim!
Vay canına arkadaş!
Bu ne öfke? Kendilerini hazırlamışlar: Esat gidecek, Suriye bölünecek, “İkinci İsrail Kürdistan” toprakları büyütülecek! Ve İsrailoğulları, vâdedilmiş topraklar emeline biraz daha yaklaşacak…
Ermeni lobisi 1980'lerden beri “ soykırım” tasarısını ABD Temsilciler Meclisi'ne getirmeye çalıştı. Tasarı komitelerden geçip Temsilciler Meclisi'ne gelmeden- oylanmadan konu çözüme kavuştu; “acı olaylar yaşanmıştır” bildirisi yayınlandı.
Peki, bu tasarının meclise gelmesini kimler engelledi? Başta Yahudi lobisi!
Tarihi realitedir:
1) Yahudiler, Ermenileri hiç sevmez. (Örneğin… Osmanlı'da haham idamları gibi başlarına ne geldi ise Ermenilerden bilirler.)
2) Yahudiler, sadece kendi yaşadıkları soykırımın bilinip kabul görmesini ister. Bu sebeple…
“Ermeni soykırım” tasarısı Temsilciler Meclisi'ne geldiğinde Yahudi lobisi “Birleşmiş Milletler Soykırım Suçunun Engellenmesi ve Cezalandırılması” sözleşmesini gösterirdi:
– “Soykırım sözleşmesi 1948 yılında kabul edildi. Ermenilerin 1915 olaylarını bu hukuki tanımlama içine sokma çabası yasal değildir. Sözleşme çıktığı yıldan geriye işlemez.”
Evet, önceki güne kadar Ermeni lobisi, ABD'de Yahudi lobisini aşamıyordu!
Demek Mehmetçik, Yahudi lobisini bu derece öfkelendirdi?
İKİ YAHUDİ
Sadece politik arenada/ meclislerde değil.
Akademik dünyada da “Ermeni soykırım” iddiasına karşı çıkanlar arasında Yahudi akademisyen çoktu.
Örneğin… Tarihçi Bernard Lewis.
Dedi ki:
– “Türkler, Ermeni soykırımı yapmamıştır. Ermenilere doğrudan yönelik bir kin duygusu oluşturma ya da Avrupa'daki Yahudi düşmanlığı ile mukayese edilebilecek ‘iblisleştirme' kampanyası olmamıştır. Ermeni tehciri tüm ülkeyi içine almamıştır. Türkler, -kendilerine yapılana oranla nispetsiz de olsa- Ermenilere karşı durup dururken eylem yapmamıştır. Bununla birlikte Osmanlı Hükümeti'nin Ermeni milletini toptan yok etmeyi amaçlayan bir kararının ya da planının varlığına ilişkin ciddi hiçbir delil veya belge mevcut değildir…”
Israrla benzeri sözleri söyleyen…
Israrla benzeri makaleleri yazan…
Bernard Lewis sözüm ona “özgürlüğün mabeti” denen Fransa'da hapse atılmak istendi. İkisi ceza, ikisi de kamu davası olmak üzere dört dava açıldı!
İşte bir başka Yahudi akademisyen: Tarihçi Stanford Shaw.
Lewis gibi Shaw da en önemli Ortadoğu uzmanıydı.
“Ermeni soykırımı yoktur” dediği için ABD'de evi bombalandı. Hayatının geri kalanını Türkiye'de geçirmek zorunda kaldı.
Bu gerçekleri bilen ABD'nin önceki gün aldığı kararla, tarihi nasıl dış politika silahı yaptığını gözler önüne serdi. Artık inandırıcılıkları zerre kalmadı…
PEKİ YA DÜN?
20 yıl önceydi…
Ermeniler “soykırım” karar tasarılarını ABD Kongre'nin Senato kısmına ilk kez 1989 yılında getirdi. Tasarıyı Senato'ya, o dönemde iktidarda olan Cumhuriyetçi Parti'nin Kansas eyaleti senatörü Robert Dole sundu. Senatoda yanında 61 arkadaşı vardı. Ki karar tasarısının kabul edilmesi için çoğunluk olan 51 oy yeterliydi…
Kaliforniya, Massachussets, New York gibi Ermeni lobisinin güçlü olduğu eyaletleri temsil eden senatörler, Dole'e büyük destek verdi.
Karar tasarısı Senato Adalet Komitesi'nden kolaylıkla geçti.
Fakat. 1990 yılı başında tasarıyı destekleyenlerin sayısı birden 61'den 46'ya düştü. Peki niye?
Senato'da şu sözler sıkça duyulmaya başlandı:
– “Türkiye Ortadoğu'da en büyük müttefikimiz! Tasarı geçerse Türk-Amerikan ilişkileri ciddi şekilde zarar görür!”
Bu sözün şifresi kısa zamanda ortaya çıktı:
Saddam 1990'da Kuveyt'e girdi; Körfez Savaşı çıktı…
Özal “bir koyup üç alacağız” diye ABD'nin tüm isteklerini yerine getirdi.
“İkinci İsrail Kürdistan”ın ilk adımı o dönemde atıldı; sürecin devamında Barzani'ye “devlet” kurduruldu.
Ve:
“Ermeni soykırım” tasarısı tabii ki Amerikan Senatosu'ndan geçmedi!
Yani arkadaş!
Batı/ABD/İsrail, Türkiye'nin her dediğini yapan “uydu ülke” olmasını istiyor. Dümen suyundan gidilmeyince kibirle hesap sormaya kalkışıyorlar!
Evet;
– “Ermeni soykırımın” siyasete malzeme yapıldığı bir kez daha ortaya çıktı.
Soner Yalçın yazısından...
__________________
~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~
|