Teşriî boyuta gelince ise kişinin itibarî bir şekilde sahip oldukları üzerinde Rab Teâlâ'nın tasarruf hakkının olduğunu görebiliyoruz. Örneğin biz bir arabaya veya eve ya da bir elbiseye sahibiz. Rab Teâlâ bunlarda nasıl tasarrufta bulunacağımızı belirlemekte, bize haklar vermekte veya engeller ortaya koymaktadır.
Tasarruflardan birkaç örnek verecek olursak. Belirli bir mal varlığına sahip olduğumuzda veya belirli koşullar oluştuğunda Rab Teâlâ'nın bize infakta bulunmamızı veya zekât, humus, sadaka gibi malî sorumluluklarımızı yerine getirmemizi emretmektedir. Ya da kullanımlarımızda israfa kaçmamamızı bize emretmektedir ki bunların bütünü birer tasarruftur. Yani sahipliğimize bu noktada bir sınır ortaya koymaktadır.
|