Babaannem derdi ki:
“Gitmek,
tası tarağı dünlere, demlere
sadece kendi aynasında erdemlilere
bırakıp gitmek değildir kızım.
Yutkunup denilemeyenlerden
denilip bilinemeyenlerden
bilinip yan çizmelerden kaçmak da değildir…
Gitmek;
harlı ateşteki kazanın dibini bile bile tutturmak,
sonra burnunun direğini sızlatan yanık kokusuyla
gidemediklerini yüklenip yüreğine
s/ağırlaşa s/ağırlaşa
zamanın bilinmezlerine yürümektir…
Bitti dediğin hiçbir şeyi bitirememektir…
__________________
~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ |