Konu Başlıkları: Bu Ayın Misafiri Vasat
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 26 Temmuz 2024, 20:52   Mesaj No:51

Vasat

Medineweb Üyesi
Vasat - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Vasat isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 62825
Üyelik T.: 12 Ekim 2023
Arkadaşları:0
Cinsiyet:Kadın
Memleket:Ankara
Mesaj: 143
Konular: 4
Beğenildi:313
Beğendi:427
Takdirleri:4220
Takdir Et:
Standart

Alıntı:
Kara Kartal Üyemizden Alıntı Mesajı göster
Çok dinlendin Vasat yeni misafir soruları sorayım sana

*Hacc veya umre yaptın mı? gitttin yada gitmedin duygularını paylaşır mısın?
*Günde kaç sayfa kuran okursunuz
*Tv izliyormusunuz sizce ne gibi fayda ve zararları vardır
*İnternetin fayda ve zararlarını sayabilirmisiniz?
*İslam ümmetinin en önemli sorunu sizce nedir?
*En sevdiğiniz alim..
*Forumda en sevdiğiniz kategori hangisidir
*Ezberinizde kaç sure var
*En çok sinirlendiğiniz şey nedir?
Ne güzel unutulmuştum, nereden hatırladınız ki şimdi : )

Güzel sorular bu arada Ve bunlar da benim cevaplarım:


*Hacc veya umre yaptın mı? gitttin yada gitmedin duygularını paylaşır mısın?

Henüz kısmet olmadı ama bir gün kısmet olursa... Bilmiyorum ama Kâbe'yi görür görmez ağlayacağımı sanıyorum. Ve bununla ilgili en büyük hayalim Telbiye okumak... Bu duayı çok seviyorum ve olması gereken yerde okuyabilmeyi çok isterdim. Rabbim hayırlısıyla nasip etsin, amiiinn...


*Günde kaç sayfa kuran okursunuz

Mealiyle, anlayarak okumak üzere 2 ila 5 sayfa arasında kalıyorum. Kur'an okumak, dua ve tesbihatlar gibi konularda "Amellerin en hayırlısı az da olsa devamlı olanıdır." hadisine göre sınır çizdim kendime; yani bıkılmayacak ve kolaylıkla devam edilecek şekilde olması benim için esas olan.

Bu arada, meal demişken anlatmazsam olmaz: İlk meal okumamı 30 yaşımda yapmıştım ve nette tanıdığım bir kardeşin önerisi ile günde 2 cüz okuyarak 2 haftada bitecek şekilde. Kur'an ile hakiki anlamda ilk tanışmamdı ve aynen bana nasihat eden kardeşin dediği gibi oldu:

Meali uzun süreye yaymadan kısa sürede bitirirseniz, birbirini tamamlayan ayetleri fark edebilirsiniz. Ki genellikle birbirini tamamlar nitelikteki ayetler birkaç sayfa içinde oluyor. Yani bir ayeti okuduk diyelim, ve ama tam anlamadık. O ayeti aklımızda tutarak ilerlediğimizde o ayeti tamamlayan/açıklayan bir başka ayet hemen ilerdeki sayfalarda karşımıza çıkıyor ve eğer düzenli okunursa bu çok kolay fark edilebiliyor.

[Bahsettiğim ayetler müteşabih türdeki ayetler değildir; onları hiç kimse bilemez; bilmediği halde üzerine yorum yapanlar için uyarı ise doğruca Kur'an'dandır:

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla*

"Sana Kitab'ı indiren O'dur. Onun (Kur'an'ın) bazı âyetleri muhkemdir ki, bunlar Kitab'ın esasıdır. Diğerleri de müteşâbihtir. Kalplerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve onu tevil etmek için ondaki müteşâbih âyetlerin peşine düşerler. Halbuki Onun tevilini ancak Allah bilir. İlimde yüksek pâyeye erişenler ise: Ona inandık; hepsi Rabbimiz tarafındandır, derler. (Bu inceliği) ancak aklıselim sahipleri düşünüp anlar."

Âl-i İmrân Suresi - 7. ayet]


Ama çok aralıklı okuyan biri, sonraki ayete gelene kadar öncekini unuttuğu için aradaki bağlantıyı göremiyor. Bu açıdan herkesin, hayatında en az 1 kez: meali "2 hafta gibi bir sürede" tüm dikkatini vererek okumasını muhakkak tavsiye ederim. En temel itikad konuları bu tek seferde gayet güzel oturuyor elhamdülillah.

Sonraki okumalar bu kadar hızda olmak zorunda değil, ancak bilin ki onlar da çok değerli. Çünkü insanoğlu yıl yıl değişiyor, gelişiyor, algı perdeleri açılıyor. Daha önce anlamadan üzerinden geçilen ayetleri sonraki seferde derin şekilde anlayabiliyor oluyoruz ve "Ben bunu daha önce nasıl fark etmedim?" şeklinde oluyoruz. (Bu ikincil farkındalıklar daha çok kalbin amelleri vb derinlik içeren konulara yönelik oluyor, temel itikadi konular değil. Onlar ilk okumada net anlaşılıyor. )

Bu arada bu bahsettiğim aydınlanma durumu, işte alimlerle sıradan insanlar arasındaki yegâne fark. Onlar Kur'an ile o kadar haşır-neşir ki ve beraberinde hadisler de var bu arada: bizlerin ilk bakışta fark etmediği bağlantıları fark edebilir oluyorlar. İyi ki varlar bu arada, elhamdülillah; yolun ışıkları...

*Tv izliyormusunuz sizce ne gibi fayda ve zararları vardır

Kendim açıp izlemem, açma tuşuna basmak çok eskide kaldı benim için. Eşim açar ve genelde haber izler ama benim haberleri görünce çıldırdığımı bildiği için ben odaya girer girmez belgesel kanalına döner : ) Bu kısımdan sonrası faydalı: günün yorgunluğunu ailece atarken, üzerinde konuşacak caiz ve sakin bir şeylere şahit olmak sohbeti kolaylaştırıyor.

Ama:

Haberler=Sinir harbi.
Kadın programları=Akıl durdurucu.
Diziler=Ahlak bozucu

Geriye sadece filmler kalıyor bizim için, onları da kendimiz internetten seçip izliyoruz. Günlük değil ama, en sık haftada 1. Ailece uygun film bulmak çok zor bu arada...

*İnternetin fayda ve zararlarını sayabilirmisiniz?

Günahı sevabı, iyiyi doğruyu ayırt edebilen birisi için zararı değil faydası bulunur; iki tıkla dünyanın bilgisi önümüzde.

Ancak tersi durumda, eyvah. Bu konuda en çok çocuk ve ergenler tehlikede. Gerçek hayatta "çocuğumun ahlakını bozar" diye yanyana getirmediğimiz çocuklardan çok daha tehlikelileri internetin öbür ucunda. Bu açıdan aileler çocuklarını özellikle küçük yaşlarda kontrolsüz şekilde internetle başbaşa bırakmamalı; aklın yavaş yavaş geliştiği yaşlarda ise iyi-kötü ne varsa birlikte öğrenmeli, öğretmeli.

Açıkça: Bu devirde herhangi bir bilgiyi çocuktan gizlemek neredeyse mümkün değil, dolayısı ile korumanın yolu da uzak tutmak değil. "Madem ki öğrenecek, benimle birlikte, en doğru şekilde, doğrusuyla yanlışıyla öğrensin"; bu işte, elimizdeki bildiğim tek korunma yolu olmuş durumda. Ve dua; çok dua, bolca dua...

Bu arada her yaş grubu için olası tehlike: bağımlılık durumu oluşması. Faydalı bile olsa, eğer günlük hayatı sekteye uğratıyor ve sağlığa zarar verecek duruma geldiyse, işte bu sorundur. Ama bu internetin kendine ait bir zarar değildir; bilinçli bir kişi bu duruma düşmemek için dikkat eder ve korunur.


*İslam ümmetinin en önemli sorunu sizce nedir?

Aklını kullanmamak olarak özetleyebilirim. Bunun sonucu olarak şeytanı fark edememek. Ve bunun sonucunda aramızdaki münafıkları müslüman sanmak. Bu şekilde içten ve yavaşça çökertilmeye karşı açık olmak.

Bunun sebebi ise:

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla*

"Rasul dedi ki: Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'an'ı büsbütün terkettiler."

Furkan 30


*En sevdiğiniz alim..

İbni Kayyım el-Cevziyye. Bugüne dek iki kitabını okudum ve net ortamında okuduğum alıntılar da dahil olmak üzere bence tam isabet tesbitleri var. Mesela çok sevdiğim birini burada paylaşmak isterim:

"Kuşkusuz mutluluk, refâh, sevinç ve kemâl; ancak Allah'ı tanımak, O'nu sevmek, O'nun zikriyle huzur bulmak, O'na yakın olmakla sevinmek ve O'na kavuşmayı arzu etmekle gerçekleşir. Kulun dünyadaki cenneti budur.

Aynı şekilde âhirette saadet ve bolluk içinde yaşamak ve kurtuluşa ermek de; ancak cennette, o saadet ve bolluk yurdunda Allah'ın yakınında bulunmakla mümkün olur.

Öyleyse kul için iki cennet vardır. Bunlardan birincisine giremeyen, ikincisine de giremez..."


*Forumda en sevdiğiniz kategori hangisidir

Daha önce "Forumda en çok ilginizi çeken konular?" olarak sorulmuştu; kadın, aile ve çocuk olarak cevaplamıştım : ) Genel olarak ilgi alanım olan bölümler kısaca: kişisel gelişim, psikoloji, aile... Bu arada her platformda böyleyim : )


*Ezberinizde kaç sure var

18 sure net, kalanlar bir surenin bir kısmı şeklindeler, tam değiller yani. Misal Kehf ilk 5 ayet gibi. Onları da sureymiş gibi saysam: 26 oluyor.


*En çok sinirlendiğiniz şey nedir?

Aklını kullanmayan müslümanlar.

Süslümanlar...

Her sakallıyı araştırmadan hoca sananlar...

Namaz kılıp hak yiyenler...

Dinimizi bu ve benzeri kişilere bakarak öğrenecek olan kişiler "İslam bu muymuş?" deyip kaçıyor. Sonra da dinini gerçek anlamda yaşayanlar, bu kaçanlara "hayır, dinimiz öyle değil" diye anlatmaya çalışıyor da çalışıyor. İslam bunları hiç hak etmiyor, asla. Kendilerine söz söyleyince "Bu benim günahımdır, kime ne!" diyenler girdikleri bu günahı hiç fark etmiyor bile, hiç.

Diyorum ya, aklını kullanmayanlar... Hep, hep bu yüzden.
__________________


Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

"Andolsun biz bu Kur’an’ı, iyice anlaşılıp öğüt alınabilmesi için kolaylaştırdık. O halde düşünüp öğüt alacak kimse yok mu?"

[Kamer Suresi 17, 22, 32 ve 40. Ayetler]