Konu Başlıkları: SOSYAL MEDYA ve BİZ
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 30 Temmuz 2024, 09:09   Mesaj No:2

FECR

Kur'ân Kürsüsü

Medineweb Emekdarı
FECR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:FECR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 6340
Üyelik T.: 19 Ocak 2009
Arkadaşları:20
Cinsiyet:Erkek
Memleket:ANKARA
Yaş:56
Mesaj: 6.128
Konular: 552
Beğenildi:1069
Beğendi:246
Takdirleri:10483
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

SOSYAL MEDYA VE BİZ

“Kim zerre kadar bir kötülük yaparsa onu görür, kim de zerre kadar bir hayır işlerse onu görecektir” (Zilzal, 99/7-8)
Zerrelerin bile hesabını vereceğimiz bir günde sanal âlemde yaşadıklarımız da elbette ki bu hesabın içinde olacak. Bir gönderi ile günaha sürüklediğimiz, hakkına girdiğimiz, alay ettiğimiz, iftira ettiğimiz, kötü niyetlerle resimlerini incelediğimiz kimseler de ahirette karşımıza dikilip bizden hesap soracaklar.
Bir saniye bile sürmeyen bir tıkla paylaştığımız bir resim veya söz, binlerce hatta milyonlarca insanın hayatında iyi veya kötü bir etki bırakacaktır. Bu etkiler de bizim amel defterimize hayır veya şer olarak muhakkak yazılacaktır.
“İki melek insanın sağında ve solunda oturarak yaptıklarını yazmaktadır. İnsan hiçbir söz söylemez ki yanında gözetleyen, yazmaya hazır olan bir melek bulunmasın” (Kaf, 50/17-18).

Takipçilerimiz, beğenilerimiz ne kadar artarsa artsın bizi takip eden iki meleği hiç unutmamak gerek…Belki internet Explorer geçmişini silebiliriz, hatta hard diskimizi bile yok edebiliriz ama meleklerin kayıt defterlerini asla silemeyiz.
Onları sahte hesaplarla asla yanıltamayız. Hiçbir hacker, onların şifrelerini kırıp bilgilerini silemez. Onların kota sorunu yoktur. Bağlantı sorunu da yaşamazlar. Onları spam olarak da işaretleyemeyiz. Şikâyet edemeyiz, engelleyemeyiz.
“Vay halimize bu nasıl bir kitapmış, küçük büyük hiçbir şey bırakmaksızın hepsini sayıp dökmüş” (Kehf, 18/49).
Sosyal medyada haram olan bir şeyi beğenmek :Sosyal medya platformlarında beğeni tuşuna basarken unutma ki beğenmek, onaylamak ve desteklemek demektir. Bu dünyada onaylayıp desteklediklerinden kıyamette sorguya çekileceğin gibi sanal ortamda da onaylayıp destek verdiklerinden sorguya çekileceğiz. Neyi veya kimi onayladığına dikkat et. Harama ve günaha destek verenlerden olma.
Sosyal medyada her gördüğünü paylaşan ve duyuranlardan olmayacağız: Rasûlullah (s.a.v) buyuruyor ki: “Her duyduğunu söylemesi kişiye günah olarak yeter.” (Ebu Davud)
Sosyal medya platformlarında iffet ve namusumuzu koruyacağız: Rasûlullah (s.a.v) buyuruyor ki: “Benim için altı şeye söz verin, size cennet sözü vereyim: Biriniz konuştuğu vakit yalan söylemesin, bir söz verdiğinde sözünden dönmesin, kendisine bir şey emanet edildiğinde hıyanet etmesin. Gözünüzü (harama) yumun, elinizi (haramdan) çekin, iffet ve namusunuzu koruyun.” (Ebu Yala)
Sosyal medyayı gıybet ve ayıp aramak için kullanmayacağız: Rasûlullah (s.a.v) buyuruyor ki: “Ey dili ile iman edip kalpleri ile inanmayanlar, Müslümanların gıybetini etmeyin, onların gizli hallerini araştırmayın. Kim mümin kardeşinin gizli hallerini araştırırsa Allah da onun gizli hallerini ortaya çıkarır.” (Ebu Davud)
“İnsanı çıldırtan her bir gözden Allah’ın tam kelimeleriyle (Allah’a) sığınırım” (İbn Mâce) diyerek nazar edebilecek zararlı bakışlardan Allah’a sığınan bir peygamberin ümmeti olarak nazar edilebilecek neyimiz varsa itinayla fotoğraflayıp sosyal medyaya servis eden bir ümmet haline geldik.
Hiçbir zaruret olmadığı halde yeni doğmuş bebeklerimizden, mutlu mesut aile fotoğraflarımıza, düğün ve nişan fotoğraflarımızdan yeni aldığımız evlerimize, arabalarımıza, elbiselerimize kadar, insanların hayranlıkla bakıp, kıskanabilecekleri, haset edebilecekleri, nazar edebilecekleri bütün fotoğraflarımızı internette pervasızca paylaşan bir topluma dönüştük.

SOSYAL MEDYANIN OYUNCAĞI MI OLUYORUZ?
Sosyal medya insanlardaki özel hayatın gizliliği algısını dümdüz etti.
Artık evler yatak odalarına kadar kamusal alan haline geldi. Yabancı, mahrem, namahrem kavramları çöpe atıldı.
Sanal ortamda herkes arkadaş, değilse arkadaşın arkadaşı… Sıradan akşam yemeklerinden süslü püslü doğum günlerine kadar hiçbir şey gizli, aileye mahsus değil artık.
Bir yere tatile mi gidildi? Yeni bir otomobil mi alındı? Lüks bir mekanda baş başa bir yemek…Çocuğun ilk dişi… Eş’ten alınan özel bir hediye… Kına gecesi giyilecek yeni kıyafet…Bütün bunlar magazin gazetelerinde bile rastlanmayacak bir objektiflikte yansıyor sosyal medyaya. Sansürsüz yani…
Hayatı yolunda gitmeyen biri, eşinizin, kızınızın, kız kardeşinizin oturma odanızda çekilmiş bakımlı fotoğraflarına tıklayıp onu dilediği gibi inceleyebiliyor. Hatta yetinmeyip beğeni yapabiliyor…
İşleri yolunda gitmeyen bir başkası sizin tatil fotoğraflarınızın kışkırtıcı ayrıntılarını didikleyebiliyor mesela…Hiç bilmediğiniz semtlerde ailenize, sevdiklerinize dair gayri meşru duygular depreşebiliyor.
Yeni aldığınız aracın fotoğrafı sekiz yüz kilometre uzaktaki işsiz bir adamı can sıkıntısına boğabiliyor.Nişan fotoğraflarınız engelinden dolayı evlenememiş birinin kabusu olabiliyor.
Burada günah, yasak, ayıp yok…Burada her şey mübah… İlahi yasaları kökünden sarsan sosyal medya kitleleri günaha davet ediyor…
Dilediğiniz insanın profiline erişip, inceleyebiliyorsunuz. Aslında fotoğraflarını incelediğiniz o kişi, sizin dinen namahreminiz… Başkalarının kadınlarını veya erkeklerini izliyorsunuz ve izleniyorsunuz… Yani tekrar tekrar kaydırılan bakışlarla aslında GÖZ ZİNASI yapmış oluyorsunuz.
… Sosyal medya teşhir özelliğiyle fark ettirmeden HASET duygusunu körüklüyor. Kimi insanlar ev, araba, tatil gibi statü göstergelerini başkalarının gözüne sokmak için sosyal medya platformlarını kullanıyorlar. KENDİNİ BEĞENME dürtüsü açığa çıkıyor ve paylaşımlar çevreden alınan intikamın suç aletlerine dönüştürülüyor.
Hem kalple hem de dille yapılan GIYBET sosyal medyanın en alışılageldik günahlarından. Sosyal medya size insanların hayat tarzlarıyla ilgili sınırsız yorum yapma hakkını tanıyor. İnsanların saçları, kıyafetleri ve kişisel özellikleriyle ilgili yorum yaparak, KINAYARAK farkında olmadan hiç yüz yüze gelmediğiniz insanların KUL HAKLARINA girerek günahlarını yükleniyorsunuz…Sosyal medya sizin vitrininiz, o vitrine koyduğunuz şeylerle övülmek, onaylanmak, beğenilmek istiyorsunuz. Gösteriş, yani RİYA yapıyorsunuz.
. Belki de sosyal medyanın en korkunç yanı zina, gıybet, kınama, kibir, kıskançlık, kendini beğenme, haset gibi günahları normalleştirerek hafife alınmalarını sağlamasıdır…
Bu felaket makinesi akıllı telefonlarla artık her an herkesin elinin altında. Çocuklar ve gençler sosyal medyayı kullanmıyor adeta sosyal medyada yaşıyorlar. Elbette sosyal medyayı daha kabul edilebilir amaçlarla kullananlar da vardır.

Şunu unutmayalım ki; Rabbimiz hem reel alemin hem de sanal alemin de Rabbidir. UNUTMAYALIM!!!!!
__________________
Selam Hidayete Tabi Olanlara
Kur'an Senin Lehinde ve Aleyhinde Hüccettir
(Müslim)
Alıntı ile Cevapla