Birbirini sürekli onaylayan-onaylanan arkadaşlıklar yıpratıcıdır.
Yıllar içerisinde hatayı, doğruyu, hakikati, eğriyi söyleyebileceğin bir hal almadiysa o ilişki kardeşlik ilişkisi değildir.
Kardeşsen sataşacaksın tabi. "Alınır mı, darılırmı "diye düşünmeyeceksin. Mecazını da, kinayesini de, mizahını, zorbalamasını da anlayacaksın, misliyle cevap verecek birlikte tiye alıp birlikte gülüp geçeceksin. Böyle olmak seviye-saygi-ölçü sınırını aşmak demek değil . Alıngan mıy mıy olanla da o seviyede götürülür.
Sert tanışmalar yaşadığım, gergin cümleler kurduğum,laf soktuğum, damarına bastığım aynı şekilde nerdeyse beynime pıhtı attıracak, tıkalı tüm damarlarımi açacak cinste ayar veren, laf sokarken hizaya sokan sevdiklerimle bambaşka bir uhuvvet bağım vardır. Açık fikirli olmak bu. Oluru olmazı sorun etmezsiniz. Duracağın yeri, geçeceğin yeri kardeşlik hatrina aşabilirsin. Kinamaz, yipratmaz. Bu güzel birşey.
Herkesle olmaz seviyeli olmak, karşı tarafın hatrini ve hakkını gözetmek en doğrusu ama sataşarak anlastığınız biri olsun mutlaka hayatınızda sizi ve kardeşlik bağınızı diri tutar.
"Allah kalplerinizi kaynaştırdı da O’nun bu nimeti sayesinde kardeş oldunuz."
Sataşmadan bir yolunu bularak ta devam ettirmeli. Rabbimiz bizleri kardeş ettiyse kıymet bilmeli yerli yersiz sataşıp kimseyi bunaltmamalı.
Benimkisi kırmızı reçete.))