Cvp: Dinizmide Mehir Verilmesi İle İlgili Meseleler Mehir, kadının hakkı mıdır?
Mehir, erkeğin evlenirken evlendiği kadına verdiği veya vermeyi kabul ettiği paraya veya mala denir Mehir nikâhın şartlarından değildir Fakat sonuçlarından biridir Mehir, nikâh anında konuşulmamış, belirlenmemiş hatta unutulmuş olsa bile evlenen kadın mehire hak kazanmış olur Hatta mehir verilmeyeceği şart koşulmuş bile olsa yine de evlenen kadının mehir hakkı mahfuzdur Yani nikâhtan çok sonra da olsa kadın mehirini isteme ve alma hakkına sahiptir Ancak kadın isterse mehirini eşine bağışlayıp hakkından vazgeçebilir Mehir konusu Kur’ân-ı Kerîm’de müteaddit âyetlerde işlenerek (en- Nisâ 4/4, 24) evlenen erkeğin, evlendiği kadına mehiri vermek zorunda olduğu açıklanmıştır Evlenen erkeğin, kız tarafına verdiği para (başlık parası) veya mallar mehir yerine geçmez Gelenek ve göreneklerle gelen birtakım düğün masrafları da mehirden sayılamaz Mehirin satış bedeline, evliliğin de satış akdine benzetilmesi asla mümkün değildir Yani mehir, satım bedeli değildir Çünkü bir satım akdinde (antlaşmasında), satım bedeli sonuç değildir O, akdin sıhhat şartlarındandır Başta satım bedeli belirlenmediğinde akid fâsid (bozuk-bozulmuş) olur Buna mukabil nikâh akdi mehir konuşulmadan kıyılacak olsa bu nikâh fâsid olmaz, yani bozulmaz Mehir olarak her türlü mal ve parasal değeri olan her türlü menfaat tespit edilebilir Mehirin üst sınırı yoktur, en az miktarı ise; Hanefîlere göre 10 (ilk asırda 10 dirhem yaklaşık iki koyun bedeli idi), Hz Ömer kendi halifeliği döneminde evlilikleri kolaylaştırmak maksadı ile mehire bir üst sınır getirmek istemiştir Fakat bu girişimini haber alan bir kadının kendisine “Onlara kantarla mehir vermiş olsanız da hiçbir şeyi geri almayın” (en-Nisâ 4/20) âyetini hatırlatarak delil göstermesi üzerine bu düşüncesinden vazgeçmek durumunda kalmıştır Mehirin, belirlenmesi bakımından iki çeşidi vardır Birincisi nikâh anında belirlenen mehir ki buna mehr-i müsemma denir İkincisi nikâh anında belirlenmeyip tespiti daha sonraya bırakılmış mehire de mehr-i misil denir Mehr-i misil evlenen kadının akrabaları arasında her bakımdan kendi konumuna benzeyen kızlara ödenen mehir emsal yani misal alınarak tespit edilir Mehir, ödenme zamanına göre de ikiye ayrılır Birincisi evlilik anında ödenen, “muaccel (peşin) mehir”, ikincisi ödenmesi sonraya bırakılan “müeccel (veresiye) mehir” dir Ödemesi sonraya bırakılan veresiye mehir için ödeme zamanı için ne konuşulmuşsa o zaman ödenir Eğer bir zaman belirlenmemiş ve bir ölüm veya ayrılık meydana gelecek olsa bu durumda mehirin hemen ödenmesi gerekir Ölüm ve ayrılık olmamakla beraber mehirin ödenmesi devamlı olarak ve sebepsizce erteleniyorsa bu durumda kadına hakkının verilmemesiyle zulmedilmiş olur Mehirin ne faydası var? İslâm hukukunda mehire yer verilmesi kadına çok faydalar sağlamaktadır Öncelikle mehir, kadını evliliğe ısındırır Mehirle kendisi bir malî güce sahip olur ve onu istediği gibi değerlendirme, çalıştırma, harcama hak ve yetkisine sahiptir Bu malî güç, kocanın tek taraflı irade beyanıyla boşama yetkisini kötüye kullanması durumunda kadına maddî bir destek olmaktadır Ayrıca mehir miktarının yüksek tutulması, kocanın tek taraflı, keyfî boşamalarının önünü de almaktadır Böylece evliliğin ufak sebeplerle, düşünmeden yıkılmasını önleyerek aile birliğine hizmet etmektedir Hak olan mehirin tespit edilmesinde, ödenmesinde her iki taraf da birbirlerine saygılı, merhametli davranarak; güç yetmeyen taleplere temayül etmeden, adaleti yerine getirmek için ellerinden geleni yaparak verilen sözlerin arkasında sonuna kadar durmalıdır Sahih (geçerli) bir evliliğin peşinden mehir borcunun vuku bulması için karı koca arasında sahih halvet (kimsenin giremeyeceği, eşleri kimsenin göremeyeceği bir mekânda eşlerin baş başa kalması) olması veya taraflardan birisinin nikâhtan sonra veya zifaf yada sahih halvetten önce ölmüş bulunmalıdır Nikâh akdi yapıldıktan sonra zifaf veya sahih halvet vuku bulmadan önce bir ayrılık meydana gelecek olsa kimin ayrılığa sebep olduğuna bakılır, eğer ayrılığa erkek sebep olmuşsa mehirin yarısını karısına öder Ayrılığa kadın veya velisinin kendisi adına sebebiyet vermişse bu durumda erkek kadına mehir ödemez
DR JALE ŞİMŞEK
Ailem Dergisi
Sayı:107
|