Fetret Zamanındaki İnsanlar Ehl-i Necat mıdır?Beşinci Nükte Sual ediyorsunuz ki: "Zaman-ı fetrette Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın ecdadı bir din ile mütedeyyin miydiler?" Elcevap: Hazret-i İbrahim Aleyhisselâmın, bilâhare gaflet ve mânevî zulümat perdeleri altında kalan ve hususî bazı insanlarda cereyan eden bakiye-i dini ile mütedeyyin olduğuna rivâyat vardır.
Elbette Hazret-i İbrahim Aleyhisselâmdan gelen ve Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmı netice veren bir silsile-i nuraniyeyi teşkil eden efrad, elbette din-i hak nurundan lâkayt kalmamışlar ve zulümat-ı küfre mağlûp olmamışlar. Fakat zaman-ı fetrette,
["Peygamber göndermedikçe Biz kimseye azap edici değiliz." (İsrâ Sûresi: 17:15.)]
sırrıyla, ehl-i fetret,
ehl-i necattırlar. Bil'ittifak, teferruattaki hatîatlarından muahazeleri yoktur.
İmam-ı Şâfiî ve İmam-ı Eş'arîce,
küfre de girse, usul-i imanîde bulunmazsa, yine ehl-i necattır. Çünkü teklif-i İlâhî irsal ile olur ve irsal dahi ıttıla ile teklif takarrur eder.
Madem gaflet ve mürur-u zaman, enbiya-yı sâlifenin
dinlerini setretmiş; o ehl-i fetret zamanına hüccet olamaz.
İtaat etse sevap görür; etmezse azap görmez. Çünkü
mahfî kaldığı için hüccet olamaz.
28. Mektup s.374