Nefsin kusurunu görmemek, tevbe istiğfar yolunu kapar Şeytanın mühim bir desîsesi, insana kusurunu îtiraf ettirmemektir; tâ ki, istiğfar ve istiâze yolunu kapasın. Hem, nefs-i insâniyenin enâniyetini tahrik edip, tâ ki nefis kendini avukat gibi müdâfaa etsin, âdetâ taksirâttan takdîs etsin. Evet, şeytanı dinleyen bir nefis kusurunu görmek istemez; görse de, yüz tevil ile tevil ettirir.Nefsine nazar-ı rızâ ile baktığı için ayıbını görmez.
Ayıbını görmediği için îtiraf etmez, istiğfar etmez, istiâze etmez, şeytana maskara olur.
Nefsini ittiham eden, kusurunu görür. Kusurunu îtiraf eden, istiğfar eder. Istiğfar eden, istiâze eder. İstiâze eden, şeytanın şerrinden kurtulur. Kusurunu görmemek, o kusurdan daha büyük bir kusurdur. Ve kusurunu îtiraf etmemek, büyük bir noksanlıktır. Ve kusurunu görse, o kusur kusurluktan çıkar. Îtiraf etse, affa müstehak olur.
Lem'alar, s.83-84
__________________ ''Gönlüm Sükût-u Ezber Eyledi...!'' |