Allah herşeyi biliyor diye insanın özgürlüğü kısıtlanmazmı
Bu konu, felsefeciler ve teistler arasında hep tartışma mevzu olmuştur Bu özgürlüğü sağlamak için, ya Allah’ın önceden bilmesi kısıtlanmış, ya da insan özgürlüğüne karışmayan bir Allah modeli çizilmiştir
İslâmiyet ortaya koyduğu kader anlayışı ile, hem Allah’ın sıfatlarına sınırlama getirmemiş ve hem de insan özgürlünü kısıtlamamıştır İslâmiyet bunu, insandaki “Cüz-i ihtiyari”ile, yani küçük bir irade’nin varlığı ile açıklamaktadır Bu sınırlı irade, meyil, ya da arzu şeklinde ifade edilmekte ve bir emr-i itibarî, olarak vasıflandırılmaktadır Yani, soyuttur “Yazmak”, “Gelmek” ve “Gitmek” gibi, mastardan yapılan bütün manalar bu tipten bir emr-i itibaridir Bunların hariçte vücudu yoktur ve dolayısıyla varlık olarak kabul edilmezler Dolayısıyla abde, yani kula verilebilir Ferdin meyil ve arzusuna göre Allah o fiili yaratmakta, fert de, o istek ve talepte bulunduğu için fiilinden mesul tutulmaktadır
İslâm literatüründe, bu cüz-i ihtiyari dışında kalan olaylardan fert zaten sorumlu değildir Yani, niçin bu asırda dünyaya geldiğinden, niçin erkek, ya da kadın olduğundan, niçin şu anne ve babadan dünyaya geldiğinden, niçin şu ırktan olduğundan vs gibi hususlardan sorgulanmayacağı belirtilir
Prof Dr Adem Tatlı
|