Tekil Mesaj gösterimi
Alt 08 Nisan 2009, 00:31   Mesaj No:2

MERVE DEMİR

Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:MERVE DEMİR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 5587
Üyelik T.: 05 Aralık 2008
Arkadaşları:14
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:35
Mesaj: 2.537
Konular: 2038
Beğenildi:116
Beğendi:0
Takdirleri:270
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Allah herşeyi biliyor diye insanın özgürlüğü kısıtlanmazmı

Bu konu, felsefeciler ve teistler arasında hep tartışma mevzu olmuştur Bu özgürlüğü sağlamak için, ya Allah’ın önceden bilmesi kısıtlanmış, ya da insan özgürlüğüne karışmayan bir Allah modeli çizilmiştir
İslâmiyet ortaya koyduğu kader anlayışı ile, hem Allah’ın sıfatlarına sınırlama getirmemiş ve hem de insan özgürlünü kısıtlamamıştır İslâmiyet bunu, insandaki “Cüz-i ihtiyari”ile, yani küçük bir irade’nin varlığı ile açıklamaktadır Bu sınırlı irade, meyil, ya da arzu şeklinde ifade edilmekte ve bir emr-i itibarî, olarak vasıflandırılmaktadır Yani, soyuttur “Yazmak”, “Gelmek” ve “Gitmek” gibi, mastardan yapılan bütün manalar bu tipten bir emr-i itibaridir Bunların hariçte vücudu yoktur ve dolayısıyla varlık olarak kabul edilmezler Dolayısıyla abde, yani kula verilebilir Ferdin meyil ve arzusuna göre Allah o fiili yaratmakta, fert de, o istek ve talepte bulunduğu için fiilinden mesul tutulmaktadır
İslâm literatüründe, bu cüz-i ihtiyari dışında kalan olaylardan fert zaten sorumlu değildir Yani, niçin bu asırda dünyaya geldiğinden, niçin erkek, ya da kadın olduğundan, niçin şu anne ve babadan dünyaya geldiğinden, niçin şu ırktan olduğundan vs gibi hususlardan sorgulanmayacağı belirtilir

Prof Dr Adem Tatlı
Alıntı ile Cevapla