RE: türk tasavvuf musikisi
TASAVVUF MÜZİĞİ'NİN ÜLKEMİZDEKİ DURUMU
Geleneksel müziğimizde iki ana ayrım bulunmaktadır. Birincisi enstrümantal müzik diğeri ise edebi yanı olan sözlü müzik. Sözlü müziğin incelenmesi ve anlamlandırılması edebi yanından ötürü kolaydır. Çünkü sözler araştırmacıyı yönlendirme işlevi görür.
Geleneksel müziğimizin İslamiyet ile birlikte gelişen formuna dini müzik tekke müziği tasavvuf müziği vb. denir. Aslında ülkemizin kültürel durumu nedeni ile müzik türlerine yönelik adlandırmalar tam olarak yeterli değildir. Sınırlar keskin ve belirgin olmamakla beraber kaba da olsa tür sınıflaması yapılmaktadır. Bu konuda en bilinen türler: Alevi-Bektaşi müziği Mevlevi müziği Tekke müziği ve Cami müziğidir. "Türk dini musikisi nitelik bakımından cami musikisi ve tekke (tasavvuf) musikisi olmak üzere iki türde incelenmiştir."8 Cami müziği ile tekke müziğini ayıran en önemli unsur; enstrümandır. Cami müziği insan sesi dışında bir enstrüman kullanmaz (A capella). Tekke müziğinde ise enstrüman eşliğinde ibadet yapılır. Oransay cami müziğini "Çalgıya hiç yer vermeyen İslam dinsel metinlerini ezgileyip etkili kılmaktan başka amaç taşımayan bir musiki"9 diye tanımlar.10
Geleneksel müziğimizin iki ana damarı Halk ve klasik dediğimiz türleridir. Bu ayrımdaki tanımlamalar konusunda tam bir görüş birliği yoktur. Örn. Klasik müzik saray müziği sanat müziği vb. ile halk müziği bölgesel müzikler etnik müzik vb. tanımlamalar yapılmaktadır.11 Genel olarak Türk müziği ve halk müziği bilinen ayrımdır.
Tasavvuf müziği denilince akla Türk müziği makamları12 ile icra edilen müzik gelir. Aslında bu müzik türünü de ikiye ayırmak mümkündür. Birincisi halkın yaptığı ibadetlerde kullandığı tür; daha çok Alevi'lerde görülür. İkincisi; Tekkelerde yapılan Bektaşi Mevlevi vb. tarikat müzikleri. Mevleviler namaz dışında sema ile ayrıca müzikli ibadet yaparlar. "Ayin denilen bu besteler her birine Selam denilen dört kısımdan meydana gelir. Güfte genellikle Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin şiirlerinden seçilir. Araya başka tasavvuf şairlerinin bazı şiirleri de katılabilir. Fakat şiir sahiplerinde yine Mevlevilik aranır. Mevlana'nın şiirleri Mesnevi veya Divan-ı Kebir isimli eserlerinden alınır. Bu şiirler Farsça olduklarından ayin güfteleri de Farsça'dır."13 Ayinler dört kısımdan oluşur. Bunlara; birinci ikinci üçüncü ve dördüncü selam denir. "Ayin sırasında dönen yani sema eden dervişlere Semazen çalan ve okuyanların oturduğu yere Mutrıb; mutrıbdaki müzisyenlere Mutrıb Hey'eti denir. Mutrıb'da görevlere göre de ayrım yapılır: Ney çalanlara Neyzen; kudüm çalanlara Kudümzen; ayin okuyanlara Ayinhan; nat okuyana Na't-han denir. Mutrıb hey'etinin başı Kudümzen başı'dır. Neyzenlerin başı Neyzen Başı'dır...14
Diğer türler ise: Na't durak Mi'raciye İlahi şugul'dur. Ayrıca camilerde enstrumansız okunan mevlit ilahi kur'an'ın melodik okunuşu Ezan vb. tasavvuf müziği içinde değerlendirilebilir.
|