RE: Dev arşiv: A den Z eye Atasözleri ve açıklamaları
Maşa varken elini ateşe sokma
1 Bir işten gelebilecek zarardan kendini koruyacak bir yol vardır, o yolu tut Kendini zarardan koruduğun gibi rahat da edersin 2 Yaptırabileceğin biri varken tehlikeli bir işe kendin girme
Mayasız yoğurt çalınmaz (tutmaz)
Bir işin başarıyla yürütülebilmesi, bir işten verim alınabilmesi için uygun bir ortama, gerekli araç-gerece, az da olsa bir sermayeye ihtiyaç vardır
Mazlumun âhı, indirir şahı (yerde kalmaz)
Kimsenin âhı kimsede kalmaz�
Merhametten maraz doğar
Bir kimsenin karşılaştığı kötü durum karşısında üzüntü duyar ve o kişiye yardımda bulunur, iyilik ederiz Ne var ki, kimileri kendisine gösterilen bu yakın ilgiyi kötüye kullanır ve başımızı derde sokar
Mermer iyi taştan, iyilik iki baştan
İyilik iki baştan olur�
Mescide gerek olan meyhaneye haramdır
Her özellikli şeyin gerekli olduğu bir yer vardır Onun dışında başka bir yerde kullanılamaz Kullanılırsa son derece zararlı olur İçki Müslüman`a haramdır, dolayısıyla içemez ve bulunduramaz Domuz eti Hıristiyanların sofrasına konabilir ama Müslümanların sofrasına sokulamaz Aksi takdirde Müslümanlığın özüne zarar verilmiş olur
Meyveli ağacı taşlarlar
Öyle sıradan kimselerle pek uğraşan olmaz Ama toplumda bir konum edinmiş, bilgili, becerikli ve başarılı kimse kolayca hedef olur; hücumlara maruz kalır Çünkü onun toplumdaki konumu kimilerinin kıskançlık duygularının kabarmasına yol açar
Mızrak çuvala sığmaz (girmez)
Herkesin gözü önünde duran, apaçık bilinen gerçeklerin gizli tutulması, örtbas edilerek yokmuş gibi gösterilmesi imkânsızdır
Minareyi çalan kılıfını hazırlar
Kolay kolay saklanamayacak kadar büyük bir yolsuzluk yapan kimse, sorumluluktan kurtulma yollarını iyiden iyiye düşünür ve ortaya çıkmasını önleyecek tedbirleri önceden alır
Mirî malı balık kılçığıdır, yutulmaz
Devletin malını mülkünü kendisine mal etmek son derece zor ve tehlikelidir Böyle bir teşebbüste bulunsa da rahatça kullanamaz, günün birinde er veya geç bunun hesabı kendisinden sorulur
Misafir kısmeti ile gelir
Geleneklerimiz ve dinimiz olan İslâm, yoldan gelene, yolcuya, konuğa gerekli ilgiyi göstermeyi ve ikramda bulunmayı emreder Bu bakımdan evimizi konuğa açmalı, onu başımıza gelmiş bir külfet gibi görmemeliyiz Eğer dinimizin buyurduğu gibi davranırsak misafiri ağırlamakta güçlük çekmeyiz, evimize bereket dolar Çünkü ikram edene, sakınmadan verene, Yüce Allah misliyle verir Dolayısıyla misafir kısmetini de getirmiş olur
Misafir on kısmetle gelir; birini yer dokuzunu bırakır
Bk �Misafir kısmeti ile gelir�
Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer
Bir yere konuk olan, ev sahibinin kendisine özel olarak yapılmış çok güzel şeyler ikram edeceğini düşünebilir Ancak umduğuna kavuşamaz; çünkü ev sahibi, evde ne varsa onu ikram eder Bu bakımdan özel yiyeceklerle ağırlanacağını düşünmemelidir
Misafir üç gün misafirdir
Geleneğimiz bir yerde haddinden fazla kalınmasını ve ev sahibine fazla sıkıntı verilmesini hoş görmez Konuğun bir evde kalmasını üç günle sınırlar Üç günden fazlası ev sahibini sıkıntıya soktuğu gibi, misafiri de zor durumda bırakır Bu bakımdan, konuk, ev sahibinin durumunu anlamak ve üç günden sonra o yerden ayrılıp ev sahibini rahatlatmalıdır Unutulmamalı ki suratlarının asılmasına sebep olduğumuz insanların yanına bir daha zor gideriz
Muhabbet iki baştan
İyilik iki baştan olur�
Mum dibine ışık vermez
Konumu ve yapısı gereği etrafına ışık saçan mum, kendi dibini aydınlatamaz Güçlü kişiler de uzaktakileri kollayıp kayırdıkları ve çokça yardım yaptıkları gibi kendi yakınlarına o kadar fayda sağlayamazlar Çünkü onlar her şeyden önce çıkarlarını düşünen insanlar olmaktan uzaktırlar
|