RE: Kızların okuma ve çalışmaları (Hayrettin Karaman)
Öteki yüzü ise zorunlu olan işler, durumlar, ilişkiler ve davranışlardır. Bu "zorunlu -eski deyişle zaruri- olma" durumu da oldukça değişkendir; devirlere, insanların içinde yaşadıkları şartlara göre değişiklik gösterir. Biz sür'atle günümüze gelelim. Günümüzde: 1. Kızlar okumalı mı?, 2. Kızlar ve kadınlar çalışmalı mı?, 3. Bu iki soruya "Evet" cevabı verilecek olursa okuyan ve çalışan kızlar ve kadınların "örtünme, ibadet, halvet (namahrem ile yalnız kalmak), ihtilat (kadın erkek karma olarak bir yerde bulunmak, içli dışlı olmak), kocanın veya velînin izni, mahremsiz seyahat" şeklinde sıralamak mümkün olan problemleri nasıl çözülecek?
Başörtüsü konusunda yazdığım yazılar bir kitap olacak hacımdadır. Bunların hemen tamamında "başörtüsünün bir dinî ödev olduğunu, çalışan ve okuyanlar için başörtüsünü yasaklamanın din özgürlüğüne (insan haklarına) aykırı bulunduğunu, bu haksızlığın ortadan kalkması için herkesin bir şeyler yapması gerektiğini ifade ettim. Bu arada şöyle bir soruya da cevap aradım: Bu yasak ve problem otuz yılı aşkın bir süredir devam ediyor, makul ve meşru çare bulununcaya kadar -mücadeleye kesintisiz devam etmekle beraber- bir ara formül bulmak gerekmiyor mu? Bir nesil gelip geçiyor, bunların durumu ne olacak, çözümü nasıl bekleyecekler, geçen fırsatlar nasıl telafi edilecek?
Bu sorulara da cevap teşkil eden bir yazımda şöyle demiştim:
"Başörtüsü yasağına karşı direnen ve bu direnme sebebiyle zarar gören, görevden atılan veya atılma durumunda olan, öğrenim hakkını kaybeden veya kaybetme durumunda olan kimselerin önünde iki seçenek vardır: Azimet ve ruhsat.
__________________
İmanı olanın, imkanı tükenmez.
|