Durumu: Medine No : 2 Üyelik T.:
10 Nisan 2008 Arkadaşları:3 Cinsiyet:Erkek Memleket:MALAZGIRT Yaş:48 Mesaj:
5.077 Konular:
295 Beğenildi:128 Beğendi:24 Takdirleri:153 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | RE: 12. Haftanın Konusu (EHLİBEYT)
Resulullah'ın Ehli Beyti Kimlerdir?
Resalullah'ın Ehlinden kimin kastedildiği hususunda ihti*laf edilmiştir.Sa'lebi Rasulullahın ehli ile,Beni Haşim'in bütün erkek ve kadınları kastedilmektedir demiştir.Fakat zahire göre burada Beni Haşim'in müminleri kastedilmektedir Hanefiler nezdinde al kelimesinden kasıt mümin yakınlardır.
Şafilerden bazıları Ehli beytten maksat, Resulullah'ın mü*min olan Beni Haşim ve Beni Mustalik'teki akrabalarıdır de*mişlerdir.Ragıb'a göre ehli beyt mutlak olarak peygamberin aile*si hakkında şöhret bulmuştur.Kişinin ailesi, Kamus'ta geçtiği gibi kavmi, en yakın kabilesidir.Ragıb başka bir yerde Ehli beyt peygamberin alinde şöhret bulmuştur der.Zeyd bin Erkam'm Müslim tarafından rivayet edilen sözünde bildirildiğine göre ken*disine Acaba Peygamberdin hanımları ehli beytinden midir?.O da Hayır! Allah'a yemin ederim, değildirler.Çünkü kadın, kişiy*le bir zaman durur.Sonra kişi kadını boşar, kadın babasının veya kavminin hanesine gider.Peygamber'in ehli beyti onun aslı ve ya*kın akrabalarıdır.O akrabalar ki onlara sadaka (zekat) Peygamber'den sonra haram kılınmıştır diye cevap verir.
Tirmizi, Hakim,İbn Cerir,İbn'ul Munzir,İbn Merduveyh ve Beyhaki Sünen'inde birçok tanıkla Ümmü Seleme'den şöyle riva*yet ediyorlar. Ümmü Seleme diyor ki:Bu ayet benim evimde na*zil oldu.Benim evimde o zaman Hz. Fatma, Hz. Ali, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin vardı. Resulü Ekrem onların üzerlerini bir aba ile ka*patmıştı.Sonra: Bunlar benim ehli beytimdir, onlardan ricsi gi*der onlart tertemiz kıl diye dua etti.
Resulullah'ın Hz. Ali, Fatma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'i abası altına soktuğuna ve Hz. Peygamber'in Yarab! Bunlar be*nim ehli beytimdir demesi, onlara dua etmesi ve Ümmü Seleme' yi abanın altına sokmamasına dair gelen haberler sayılamayacak kadar çoktur.Bu haberler ehli beytin umumunu tahsis etmektedir. Beyt, ister çamur ve ağaçlardan yapılmış ev, isterse soy evi olsun. Ehli beyt ten maksat abanın altına girenlerdir.Onlara Peygamber zevceleri girmez.Şiilerden Abdullah el Meşhedi de on*ların girmediğini söylüyor.O Beyt ten maksat peygamber beyti*dir.Şüphe yok ki ehli beyt lugatta kadınları ve hizmetçileri de kapsamaktadır. Fakat bu lugavi mana,bu genişlik kastedilmemektedir. Binaenaleyh ehli beytten maksat ali abadır. Onlar aba hadisi kendilerini tahsis etmiş kimselerdir.
Buyut kelimesinin Buyutikunne lafzında çoğul,ehli beytteki Buyut kelimesinin ise tekil getirilmesi,evlerin o evin gay*risi olduğuna delalet eder.
Bazıları Beytten maksat hem mesken olan beyttir, hem de soy beytidir. Bunun ehli ise hem soy hanesinden olanlar hem de çamur ve odundan yapılan haneden olanlardır. Bu yorumda ha*kikat ve mecaz biraraya getirilmiştir. Binaenaleyh zayıftır demek*tedirler.
İbn Hacer,Değişik rivayetlerin bir kısmı sahih olduğu tak*dirde bu ayetin iki defa nazil olmasına hamledilmesi gerekir di*yor. Bazen Resuli Ekrem kendisi ile arasında nesebi akrabalık olmayan kimseleri de ehli beyte dahil etmiştir.Mesela Selmani Farisi gibi. Resulü Ekrem, Selman bizdendir, ehli beyttendir buyurmuştur.
Sahih bir rivayete göre Vasile; Ey Allah'ın Resulü! Ben de senin ehlinden miyim?dediğinde Hz. Peygamber:Sen de benim ehlimdensin! dedi. Vasile bunun üzerine;Resulullah'ın bu sözü benim kuvvetli ümidimdir demiştir.
İbn Cerir, İbn Ebi Hatim ve Tabarani, Said el-Hudri'den şöy*le rivayet etmektedirler:Resuli Ekrem,Bu ayet beş kişi hakkında nazil olmuştur. Benim, Ali'nin, Fatma'nın. Hasan'ın ve Hüseyin'in buyurdu.Bu hadiste ehli beytin bu beş kişi olduğu hu*susunda mutlak bir hasr yoktur. Sayıya gelince, onun mefhumu muhalifi yoktur. Yani beş kişiye bir altıncı kişinin girmeyeceğine dair bir şey yoktur. Umulur ki Resulu Ekrem'in sadece bu beş kişiyi sayması, onların bu genel manaya girenlerin en üstünleri oluşlarındandır.Eğer hadis sahih ise durum böyledir:Zannıma göre hadis sahih değildir. Çünkü esbabı nüzul hakkında tetkik ettiğim sahih hadislerde bu ayetler hakkında Resulullah'ın böyle bir şey söylediğini görmedim. Ehli beyt tefsirini daha fazla bilenler bu şekilde yorumlamışlarsa El-Meşhedi'nin daha önce Hizmetçiler, köleler ve cariyeler de ehli beyte giriyorlar demesi bertaraf edil*miş olur. Çünkü onlar daima tebeddül ve tahavvul mahrecindedirler. Birisinin mülkünden başkasına, hibe etmek, satmak suretiyle geçebilirler. Evin mesalihlerini yerine getirmek, emirlerine itmam vermek onlar için vazife değildir. Ancak onlara emredilirse bunu yaparlar. Onları Peygamber zevcelerinin safına sokmak, hepsinin beyte nisbetinin eşit olduğunu söylemek herhangi bir insaf sahibi tarafından kabul edilebilecek bir durum değildir. Ancak bir insan zoraki olarak bunu kabullenebilir.
Ehli sünnetten bazıları İrade burada muhabbet manasında'dır. Çünkü eğer iradeden hakiki iradeki onun tahakkuku yanın*da fiil tahakkuk eder kastedilirse,ehli beytten olan herkesin Kıyamet'e kadar her günahtan mahfuz olması gerekir.Halbuki gö*rünen bunun hilafıdır.Ehli beyt sadece abanın altına girenlerdir veya On iki imamdır şeklinde sözler herhangi bir delile istinad etmemekte, dayanmamaktadır.
Bazı alimler, ehli abanın bu ayetin nüzulüne girmediğini, an*cak Hz. Peygamberdin onları şerefli duasıyla bu gruba dahil etti*ğini iddia etmişlerdir. Fakat bu iddia da zayıftır.
Alusi şöyle der:Bana göre ehli beytten maksat, Resulullah ile fazla ilgisi olan kimselerdir. Kuvvetli ve yakın bir ilgi ile Peygamber'e bağlı olanlardır. Öyle ki Peygamberle biraraya gelme, leri, Peygamberle birlikte aynı evde oturmaları Örfen çirkin sa*yılmayan kimselerdir. Öyleyse Resulullah'tan hanımları da, Hz. Fat*ma, Hz. Ali ve iki oğlu da buraya girerler. Bir de Hz. Ali, Resulu Ekrem'in akrabasiydi,evinde ve himayesi altında yetişmişti. Hiçbir zaman Hz. Peygamber'den ayrılmamıştı. Hz. Peygamber ona küçükken evladı gibi, büyüdükten sonra da damadı ve kardeşi gibi muamele etmiştir.Bu takdirde irade hakiki manasında kullanıl*mıştır. Onun peşinde hemen irade edilen fiil meydana gelir. Ayet ehli beytin masum olduğuna delalet etmez.İster ayet indiği zamandakiler,isterse onlardan sonrakiler olsun.Onların günahlar, dan mahfuz olduklarına da delalet etmez.Çünkü emir,nehy ve benzerleri,ricsi silmek ve tertemiz yapmak için tevcih edilebilir.Yalnız bu ayet onların amellerinin makbul olmasına, o amellerin arkasında büyük eserlerin oluştuğuna kesinlikle delalet eder. Bu ehli beytin özelliğidir ve diğerlerinde olmayan üstünlükleridir. Çün*kü ehli beytten olmayan zatlar, hesaplardan çekildikleri, emirleri yerine getirdikleri zaman amelleri makbuldür, bir kesinlik elde edemezler. İşte bunun için biz ehli beytten olan abidlerin fiilen abidlerden hal bakımından daha üstün olduğunu, ahlak bakımın*dan daha güzel, nefis bakımından daha tertemiz olduğunu görüyoruz!
Büyük Kuran Tefsiri
|