~*~ Elbisenizle İyi Geçinin ~*~
[align=center]~*~ Elbisenizle İyi Geçinin ~*~
RABBİMİZ Kuranda eşleri birbirlerinin elbisesi olarak tarif eder. Bizim fıtratımızı
bizden iyi bilen Rabbimizin eşleri elbiseler diye tarif etmesi hiç şüphesiz sonsuz manalar içeriyor olmalı. Elbisenin anlamı ve çağrıştırdıkları üzerinden eşimizi anlamaya çalışabilir miyiz?
Başkalarına elbisenizle görünürsünüz. Elbisenizin temizliği sağlamlığı rengi ve şıklığı dışarıya verdiğiniz mesajdır. Elbisenizin güzelliği ile kendinizi önemsediğinizi ve önemli olduğunuzu ifade edersiniz. Kirli pejmürde
dağınık sökük yırtık bir elbise kendinize değer vermediğiniz anlamına gelir. Şu halde ''Elbisemden bana ne'' deme hakkınız yoktur. Kendinizi elbisenizle tanıtırsınız; o kimliğiniz olur kişiliğinizi ortaya koyar.
Elbisenizde olabilecek her türlü kusur size mal edilir; kişiliğinizden kaybettir.
Eşiniz de sizin başkalarına göründüğünüz kimliğinizdir. Onu yıpratırsanız bakımını
ihmal ederseniz perişan hâle getirirseniz önce kendinize zarar vermiş olursunuz. Kişiliğini kaybeden özgüvenini yitiren değer verilmeyen bir eş sizin kendinizi böyle bir eşle yaşamaya mahkûm ettiğinizin
göstergesidir. Bu da sadece eşinizi değil kendinizi de önemsemediğiniz anlamına gelir.
Elbiseniz ayıplarınızı örter. Çıplak gezmek kadar utandırıcı bir şey yoktur herhalde... Şükür ki
elbise sizi hem güzelleştirir hem de bedeninizin saklamanız gereken kısımlarını örter. Bir bakıma sırdaşınızdır elbiseniz; en gizli saklı yerinize dokunur ama başkasına göstermez. İç yüzü çıplaklığınızı görür
ama dış yüzünde bunu kimseye belli etmez. Hiç ummadığınız bir zamanda sökülüveren yahut içindekini gösteren bir elbise ayıplarınızı sergiler sizi mahcup eder.
Eşler de birbirlerinin kusurlarını örtmek için vardır. Eşlerin kusur ve ayıpları hata ve
zaafları birbirine açıktır. Eşiniz sizin hakkınızda başka kimsenin bilmediklerini bilir sizde başka kimsenin görmediklerini görür. Elbette bir elbise yahut örtü olarak bu ayıpları ayıplamak için
değil örtmek saklamak ortadan kaldırmak için yanınızdadır. Eşinizin hata ve kusurlarını küçültüp saklamak yerine daha da büyütüp ortaya çıkarmaya çalışıyorsanız siz elbise değilsiniz. Bu yüzden eşinizi
kimseyle kıyaslamayın; çünkü başkalarını sadece elbiseleri üzerinden görürsünüz; başkalarının elbiselerinin bildiğini bilemezsiniz.
Elbiseye siz değer katarsınız. İçine bir insan girdiğinde değer kazanır elbiseler. Hiçbir
elbise paketinde kalsın diye dikilmez. Onu değerli kılan bir insan bedenine uygun olması bir insan tarafından giyilebilir olmasıdır. Bir başka deyişle insan elbiseyi giyindiğinde elbise de insanı giyinir.
İçinde insan olan bir elbise adeta konuşur işitir görür düşünür. Kendisinde kişilik olmayan bir insanı çok güzel bir elbise kişilik sahibi etmez. Elbise üzerinden sarkar her haliyle o insana fazla
geldiğini söyler.Çoğunlukla iyi ve ideal bir eş ararız. Bu arayış kendimizin bu iyi ya da ideal eşe
iyi ya da ideal bir eş olup olamayacağımız detayını gözden
kaçırtır. İyi bir elbiseyi giyinince adam olunmayacağı gibi iyi bir
eş bulununca da iyi bir evlilik garantisi yoktur. Öncelikle bu iyi
eşe iyi eş olmanız gerekir. Sonra da iki iyi eş olarak iyi bir
ilişkiyi sürdürmenin ve geliştirmenin yollarını aramanız gerekir.
Eşler birbirlerinin elbisesidir; yani
birbirlerini giyinirler. Aralarındaki uyum onların ilişkilerinin
şıklığı için vazgeçilmezdir. Eşiniz de elbiseniz olduğuna göre sadece
onu giyinmekle değer kazanacağınızı düşünmeyin. Elbiseye sizin de
katacağınız bir şeyler vardır. Ona göre yürümesini ona göre durmasını
ona göre davranmasını bilmeniz gerekir.
Elbise sizi korur. Elbisenin örtme fonksiyonuna ek olarak koruma fonksiyonu da vardır.
Elbise soğuktan aşırı sıcaktan kir ve tozdan vs. korur. Canınızı ve
teninizi tehdit eden şeyler karşısında elbisenize daha sıkı bürünmeniz
gerekir. Aksini yapıp böylesi tehditlerden elbisenizi sorumlu tutmanız
haksızlık ve akılsızlık olur.Hayatımız pürüzsüz ve
sorunsuz değildir; eşler arasında soğukluğa sebep olabilecek sayısız
sorun çıkar. Çünkü hayatı olduğu gibi olumsuzlukları da içinde olacak
şekilde paylaşmaya söz verdiniz. Bu durumda eşinize olan sevginizin ve
bağlılığınızın sorunlar ortaya çıkınca yitirilmesi değil artması
gerekir. Sorunlara karşı birbirinizi desteklemek üzere bir aradasınız.
Çıkan her sorunun çözümü olarak boşanmayı düşünmek dahası sorunlara
evliliğin yol açtığını düşünmek üşüyorum diye elbiseyi üzerinizden
atmaya benzer. En çok o zamanlarda lazımdır size elbiseniz; yani
eşiniz. Birbirinize sıkıca sarılmadığınız sürece gelen ilk rüzgâr
elbisenizi üzerinizden sıyırıverir; eşinizle uzaklara düşersiniz.
Senai Demirci[/align]
|