HAC MEVSİMİ...
Hac, İslam’ın beş ana temel esasından biridir. Hac, hem mal hem beden ile yapılan bir ibadettir. Hac, İslam ülkeleri arasında kültür alış verişidir. Hac, İslam dünyasının yıllık kongresidir. Hac, şartları taşıyan Müslümanlara ömründe bir defa farzdır.
Hac, dilleri- renkleri- milletleri farklı olan insanların aynı duygular etrafında tek yürek olmalarıdır.
Hac, belirli zamanlarda ihram adı verilen özel elbise ile Arafat bölgesinde vakfe yapmak (durmak), Kabe’yi Muazzama’yı tavaf (ziyaret) etmektir.
Kâbe, Hz. Âdem (a.s) tarafından yapılan yeryüzünün ilk binasıdır.
Bu durum Kur’an’ı Kerim’de şöyle beyan edilir:
“Muhakkak ki insanlar için yeryüzünde yapılan ilk bina, Mekke’deki o mübarek Beyittir. Orada apaçık deliler ve Hz. İbrahim’in makamı vardır. Oraya giren güven bulur. Gücü yeten her kimsenin o Beyti ziyaret etmesi Allah’ın insanlar üzerinde bir hakkıdır.” (Ali İmran/ 96- 97)
Hz. Âdem tarafında inşa edilen Kâbe, daha sonra Hz. İbrahim tarafından yeniden yapılmıştır.
Yunus Emre Kâbe aşkını şöyle dile getiriyor:
“Canım Kâbe varsam sana,
Yüzüm gözüm sürsem sana”.
Hac, İslamiyet’in doğuşundan yirmi iki sene sonra farz kılınmış en son ibadettir. Sevgili peygamberimiz 632 yılında ömründe bir defa ve son defa hac yapmıştır. Bundan dolayı peygamberimizin yaptığı hacca “veda haccı” denir.
Müslüman olup hacca giden Amerikalı Malcolm X duygularını şöyle anlatıyor:
“Bu kutsal ziyarette gördüğüm manzara beni tüm eski düşmanlıkları bırakmaya, takındığım tavrı bir kenara atmaya zorladı. Etrafımda her renkten insanın sergilediği cana yakınlık karşısında söyleyecek söz bulamadım. Hayatımda hiç böyle sıcak dostluklara, samimi kardeşlik gösterilerine şahit olmamıştım. Amerika İslam’ı anlamak zorundadır. Çünkü dünyada ırk ve sınıf ayırımını kabul etmeyen tek din İslamiyet’tir.”
Kutsal topraklarının bulunduğu Mekke- Medine 1517–1917 tarihleri arasında Türklerin yönetiminde kalmış, Osmanlı padişahları buralara çeşitli hizmetler götürmüşler, ancak kendilerine hac nasip olmamıştır. Osmanlı devleti tarafından İstanbul- Medine demiryolu yaptırılmış, haberleşmek için telgraf hattı döşenmiş, Mekke’de kale inşa edilmiş ve buralara içme suyu sağlanmıştır.
alıntı