Durumu: Medine No : 2923 Üyelik T.:
06 Ağustos 2008 Arkadaşları:0 Cinsiyet: Mesaj:
82 Konular:
13 Beğenildi:0 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et:
| RE: Kur'an ve Sünnete Göre : Kurban Nasıl Kesilir ? Bir Ev Halkı İçin Tek Bir Kurban Yeterlidir Kişi, bir koyun veya keçi kestiği zaman, bu kendisi ve ev hal*kına yeter. Bir sahabe, kendisi ve ev halkı için bir koyun kurban ederdi. Bu sunnet-i kifayedir. İbn Mâce ve Tirmizî'nin (sahihleyerek) rivayetine göre, Ebû Eyyûb (r.a.) şöyle demiştir: «Allah Rasûlu'nun zamanında kişi ken*di ve ev halkı için bir koyun kurban eder, yerler ve yedirlerdi. Ni*hayet insanlar birbirine gösteriş yapmaya başladılar da, gördüğün gibi oldular.» Küçük Çocuğa Kurban Kesmek : Ebu Hanife ile Ebu Yusuf un görüşünde sahih olana göre, küçüğün malından kurban kesmek vacibtir. Onlara göre onun yerine babası veya vasi*si kurban keser, küçük de mümkün olduğu kadar kurbanından yer, tüketilen şeyle*rin dışında geriye kalan ile aynından yararlanılan elek, kalbur gibi şeyler satın alır. Tüketilen şeyler alamaz. Veli (fıtır sadakasında da olduğu gibi) küçük çocukların*dan her birisi için bir koyun yahut da yedi kişi için bir deve ya da bir sığır keser. İmam Muhammed ve Zufer şöyle demektedir: Veli, kendisinin özel malından kur*ban keser, küçük çocuğun malından kesmez. Hanefilerde Zahirru'r-rivaye'ye göre -ki bu bazılarına göre azhar olup fetvaya esas olan görüştür- (ed-Durru'l-Muhtâr, V, 222; Tebyînu'l-Hakâik, VI, 2, 3; Tekmiletu Fethi'l-Kadîr, VIII, 67-70; el-Lubâb, IH, 232 vd.), küçük çocuk için kurban kesmek müstehaptır, vacip değildir. Babanın küçük çocuğun malından kur*ban kesme hakkı yoktur, çünkü bu hâlis bir yakınlaştırıcı ibadettir. İbadetlerde aslolan ise -fıtır sadakasının hilâfına- başkasının sebebiyle kimseye vacib olmaması*dır. Fıtır sadakasının böyle olmasının sebebi ise onda meûnet manasının bulun*masıdır. Bu sadakanın sebebi ise, kendisine infak ettiği ve velayeti altında bulunan bir kişinin bulunmasıdır. Ercah görüş de budur. (Meûnet'. Yerine ödeme yapılan nefis veya mal türünden olup korunması, muhafaza edilmesi sonucunu veren harcama demektir. Fıtır sadakası meûnet manası da taşıyan bir ibadettir. Onun ibadet olması muhtaç kimselere tasaddukta bulunmak suretiyle Allah'a yaklaştıncı olmasındandır. Meûnet olması ise, Hanefîlere göre geçindirmekle yükümlü olduğu ve üzerinde velayet hakkı bulunan hizmetçisi, küçük oğlu gibi kimseler sebebiyle mükellef üzerine -nafakası gibi- vacip olmasından dolayıdır. el-Vasîtfî Usuli'İ-Fıkh, 151 -birinci baskı) Malikîler de küçük çocuk için kurban kesmek sünnettir, demektedirler. (eş-Şerhu'l-Kebîr, II, 118) Şafiîlerle Hanbelîler ise küçük çocuk için kurban kesmek sünnet değildir, demektedirler. (Muğni'l-Muhtâc, IV, 283; Keşşâfu'l-Kmâ', III, 17; Kalyubî ale'lel-Muhallâ ale'l-Minhâc, H 249) Netice olarak, küçük çocuk adına velisinin malından kurban kesmek, Hanefîlerle Malikîlere göre mustehabtır. Kurbana Ortak Katılmak
Deve veya sığır olduğunda kurbana ortak katılmak caizdir. Sı*ğır veya deveye 7 kişiye kadar, kurban kesmeyi ve Allah'a yakın*lığı amaçlayan insan katılabilir.
Câbir'den rivayete göre, o şöyle demiştir:
«Nebî aleyhisselam ile beraber Hudeybiye'de iken bir deveyi 7 kişi ve bir sığırı 7 kişi kurban ettik.»
(Hadisi Muslim; Ebû Dâvûd: Dahaya: 6; İbn Mâce: Dahaya: 5 ve Tirmizi kay*detmiştir.)
Kurban kesilecek hayvanın miktarı veya kaç kişi için yeterli olacağı
Fakihler (el-Bedâyi, V, 70; Tebyînu'l-Hakâik, VI, 3; Tekmiletu Fethi'l-Kadîr, VIII, 76; ed-Durru'l-Muhtâr V, 222; el'Kavânînu'l-Fıkhıyye, 186; Bidâyetu'l-Muctehid, I, 420; eş-Şerhu'l-Kebîr, II, 119; Muğni'l Muhtâc, IV, 285,292; et-Muhezzeb, 1,238; et-Muğnî, VIII, III, 619 vd.; Keşşâful-Kınâ' II, 617 ) koyun ve keçinin ancak bir kişi için kurban edilebileceği, deve ve*ya sığırın 7 kişi için yeterli olacağı hususunda ittifak etmişlerdir.
Çünkü Hz. Cabirin rivayetinde şöyle denilmektedir: "Hudeybiye'de Rasulullah (s.a.v.) ile birlikte kurban kestik. Deveyi de sığırı da 7 kişi için kestik." (imam Ahmed ile Kutub-i Sitte sahipleri rivayet etmişlerdir. Nasbu'r-Râye, IV, 209)
Muslim'in lafzında şöyle denilmektedir:
"Rasulullah (s.a.v.) ile birlikte hacca niyyet ederek çıktık. Rasulullah (s.a.v.) bizlere deve ve sığırda bizlerden her 7 kişinin için bir bedeneye ortak ol*masını emretti."
(Şafıîler bu hadis-i şeriften, daha önce açıklamış olduğumuz gibi, Hanefîlerin hilâfına kurbandan Allah'a yakınlaşmayı kasteden kimseyle böyle bir maksadı olmayanın ortak olmasının caiz olduğu hükmünü çıkartmış ve şöyle demişlerdir: Bu hadisin zahirine göre onlar aynı evin halkı değildiler. Şöyle ki; her hangi birisi kurban kesmek istese, bir başkası hediye göndermek istese, başkası da et maksadı ile iştirak etse, eti paylaştırmak haklan vardır. Çünkü böyle bir kurbanını taksimi, esah olan görüşe göre ifraz türü bir paylaştırmadır)
Hanbelîler ise, bir kişinin ev halkı adına bir tek koyun veya bir inek ya da bir deve kesmesinin caiz olduğunu söylemişlerdir. Onlar Muslim'in Hz. Aişe (r.a.)'den yapmış olduğu rivayet ile amel ederler:
"Hz. Peygamber (a.s.) bir koçu, kendisiyle ailesi namına kesmiştir, boynuzlu beyaz iki koçun birisini de kendi adına, diğerini de ümmeti adına kesmiştir." (Ebu Dâvud)
Ayrıca İbni Mace ve Tirmizî sahih olduğunu belirterek Ebu Eyyub'dan şunu rivayet etmektedirler:
"İnsanlar Hz. Peygamber (s.a.v.) dö*neminde bir koyunu hem kendi adına, hem de aile halkı adına kurban eder, ondan hem kendileri yer, hem de başkalarına yedirirlerdi,"
Aynı şekilde Malikîler de kişinin koçu, inek veya deveyi hem kendi adına, hem de aile halkı adına kurban etmesini caiz kabul etmişlerdir, isterse 7 kişiden fazla olsunlar.
Şu kadar var ki, sevapta ortaklık olması için kurbanın kesilmesinden önce şu üç şartın bulunması gerekir: Bu kişinin masrafım karşıladığı bir akrabası olması, ve kendisi ile birlikte aynı yerde oturması. Bunlan, kurban kesmenin sıhha*tinin şartlarında açıklamış bulunuyoruz.
Yine Şafıîler şöyle demektedirler: Bir aileden bir kişinin kurban kesmesi ile sunnet-i kifaye hasıl olur. İsterse ötekiler bu konuda ona izin vermiş olmasınlar.
|