Durumu: Medine No : 2 Üyelik T.:
10 Nisan 2008 Arkadaşları:3 Cinsiyet:Erkek Memleket:MALAZGIRT Yaş:48 Mesaj:
5.077 Konular:
295 Beğenildi:128 Beğendi:24 Takdirleri:153 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | RE: KURAN'İ KERİM'DE ANDOLSUN Andolsun, siz oldukça çirkin bir cesarette bulunup-geldiniz.
(MERYEM/89) Andolsun, onların tümünü kuşatmış ve onları sayı olarak saymış bulunmaktadır.
(MERYEM/94) Andolsun, biz sana bir defa daha lütufta bulunmuştuk."
(TAHA/37) Andolsun, biz ona ayetlerimizin tümünü gösterdik; fakat o, yalanladı ve ayak diretti.
(TAHA/56) Andolsun, biz Musa'ya vahyetmiştik: "Kullarımı geceleyin yürüyüşe geçir, onlara denizde kuru bir yol aç, yetişilmekten korkmadan ve endişeye kapılmadan."
(TAHA/77) Andolsun, biz bundan önce Adem'e ahid vermiştik, fakat o, unutuverdi. Biz onda bir kararlılık bulmadık.
(TAHA/115) Andolsun, size (bütün durumlarınızı kapsayan) zikrinizin içinde bulunduğu bir Kitap indirdik. Yine de akıllanmayacak mısınız?
(ENBİYA/10) Andolsun, senden önceki elçilerle de alay edildi, fakat içlerinden küçük düşürenleri, o alaya aldıkları (azap) sarıp-kuşatıverdi.
(ENBİYA/41) Andolsun, onlara Rabbinin azabından 'bir ufak esinti' dokunacak olsa hiç tartışmasız; "Eyvahlar bize, gerçekten bizler zulme sapanlarmışız" diyecekler.
(ENBİYA/46) Andolsun, biz Musa'ya ve Harun'a, takva sahipleri için bir aydınlık ve bir öğüt (zikir) olarak, hak ile batılı birbirinden ayıran (furkan)ı verdik.
(ENBİYA/48) Andolsun, bundan önce İbrahim'e rüşdünü vermiştik ve biz onu (doğruyu seçme yeteneğinde olduğunu) bilenlerdik.
(ENBİYA/51) Andolsun, biz Zikir'den sonra Zebur'da da: "Şüphesiz Arz'a salih kullarım varisçi olacaktır" diye yazdık.
(ENBİYA/105) Andolsun, biz insanı, süzme bir çamurdan yarattık.
(MÜ'MİNUN/12) Andolsun, biz sizin üstünüzde yedi yol yarattık; Biz yaratmada gafiller değiliz.
(MÜ'MİNUN/17)
Andolsun, [/b][/i][/color] biz Musa'ya kitabı verdik, belki onlar hidayete erer diye.
(MÜ'MİNUN/49) Andolsun, biz onları azabla yakalayıverdik, fakat yine de Rablerine boyun eğmediler ve yakarıp-yalvarmadılar.
(MÜ'MİNUN/76) Andolsun, size açıklayıcı ayetler, sizden önce gelip geçenlerden bir örnek ve takva sahipleri için bir öğüt indirdik.
(NUR/34) Andolsun biz, açıklayıcı ayetler indirdik. Allah, dilediğini doğru yola yöneltip-iletir.
(NUR/46) Andolsun Allah'a, biz gerçekten apaçık bir sapıklık içindeymişiz,"
(ŞUARA/97) Andolsun, Davud'a ve Süleyman'a bir ilim verdik: "
(NEML/15) Andolsun, biz Semud (kavmine de) kardeşleri Salih'i: "Yalnızca Allah'a kulluk edin" diye (demek üzere) gönderdik.
(NEML/45) Andolsun, biz öğüt alıp-düşünsünler diye, sözü birbiri ardınca dizip-indirdik.
(KASAS/51) Andolsun, biz akledebilecek bir kavim için orada apaçık bir ayet bırakmışızdır.
(ANKEBUT/35) Andolsun, onlara: "Gökleri ve yeri kim yarattı, güneşi ve ayı kim emre amade kıldı?" diye soracak olursan, şüphesiz: "Allah" diyecekler. Şu halde nasıl oluyor da çevriliyorlar?
(ANKEBUT/61) Andolsun onlara: "Gökten su indirip de ölümünden sonra yeryüzünü dirilten kimdir?" diye soracak olursan, şüphesiz: "Allah" diyecekler.
(ANKEBUT/63) Andolsun[/b], biz bir rüzgar göndersek de onu(n ekinini) sararmış görseler, mutlaka ardından nankörlük ederler.
(RUM/51) Andolsun, biz bu Kur'an'da insanlar için her örneği gösterdik.
(RUM/58) Andolsun, cehennemi cinlerden ve insanlardan (İnkâr edenlerle) tamamıyla dolduracağım."
(SECDE/13) Andolsun, biz onlara belki (inkarcılıktan) dönerler diye o büyük (uhrevi) azabdan önce, yakın (dünyevi) azabtan da taddıracağız.
(SECDE/21) Andolsun, sizin için, Allah'ı ve ahiret gününü umanlar ve Allah'ı çokça zikredenler için Allah'ın Resûlü'nde güzel bir örnek vardır.
(AHZAB/21) Andolsun, biz Davud'a tarafımızdan bir fazl (üstünlük) verdik.
(SEBE'/10) Andolsun, İblis, kendileri hakkında zannını doğrulamış oldu, böylelikle iman eden bir grup dışında, ona uymuş oldular.
(SEBE'/20) Andolsun hikmetli Kur'an'a,
(YASİN/2) Andolsun, onların çoğu üzerine o söz hak olmuştur; artık inanmazlar.
(YASİN/7) Andolsun o, sizden birçok insan-neslini saptırmıştı. Yine de aklınızı kullanmıyor muydunuz?
(YASİN/62) Andolsun Saflar halinde dizilenlere
(SAFFAT/1) Andolsun, biz onlara uyarıcılar göndermiştik.
(SAFFAT/72) Andolsun, Nuh bize (dua edip) seslenmişti de, ne güzel icabet etmiştik.
(SAFFAT/75) Andolsun, biz Musa'ya ve Harun'a lütufta bulunduk.
(SAFFAT/114) Andolsun, (peygamber olarak) gönderilen kullarımıza (şu) sözümüz geçmiştir:
(SAFFAT/171) Andolsun Sad, Zikir dolu Kur'an'a
(SAD/1) Andolsun[/b], biz Süleyman'ı imtihan ettik, tahtının üstünde bir ceset bıraktık. Sonra (eski durumuna) döndü.
(SAD/34) Andolsun, senden ve içlerinde sana tabi olacak olanlardan tümüyle cehennemi dolduracağım."
(SAD/85) Andolsun, biz bu Kur'an'da, belki öğüt alıp-düşünürler diye, insanlar için her bir örnekten verdik.
(ZÜMER/27) Andolsun, biz Musa'yı ayetlerimizle ve apaçık bir delille gönderdik;
(MÜ'MİN/23) Andolsun biz Musa'ya hidayeti verdik ve İsrailoğullarına kitabı miras bıraktık.
(MÜ'MİN/53) Andolsun biz, o kâfirlere yaptıklarını haber vereceğiz ve andolsun onlara, en kaba bir azabtan taddıracağız.
(FUSSİLET/50) Andolsun Apaçık Kitab'a
(ZUHRUF/2) Andolsun, onlara: "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye soracak olsan, tartışmasız: "Onları üstün ve güçlü (aziz) olan, bilen (Allah) yarattı" diyecekler.
(ZUHRUF/9) Andolsun, Biz Musa'yı, Firavun'a ve onun 'önde gelen çevresine' ayetlerimizle gönderdik.
(ZUHRUF/46) Andolsun, size hakkı getirdik, fakat sizin bir çoğunuz hakkı çirkin görüp-tiksinenlerdiniz."
(ZUHRUF/78) Andolsun, onlara: "Kendilerini kim yarattı?" diye soracak olsan, elbette: "Allah" diyecekler. Öyleyse nasıl olur da çevriliyorlar?
(ZUHRUF/87) Andolsun Apaçık Kitaba
(DUHAN/2) Andolsun, biz kendilerinden önce, Firavun'un kavmini de denedik. Onlara kerim bir elçi gelmişti;
(DUHAN/17) Andolsun, biz İsrailoğullarını o alçaltıcı azabtan kurtardık.
(DUHAN/30) Andolsun, biz onları bir ilim üzere alemlere üstün kıldık.
(DUHAN/32) Andolsun, biz İsrailoğullarına Kitap, hüküm ve peygamberlik verdik, onları temiz ve güzel şeylerle rızıklandırdık ve onları alemlere üstün kıldık.
(CASİYE/16) Andolsun, biz çevrenizde bulunan şehirlerden (birçoğunu) yıkıma uğrattık ve belki dönerler diye ayetleri çeşitli şekillerde açıkladık.
(AHKAF/27) Andolsun Allah, amellerinizi bilir.
(MUHAMMED/30) Andolsun, biz sizden mücahid olanlarla sabredenleri bilinceye (belli edip ortaya çıkarıncaya) kadar, deneyeceğiz ve haberlerinizi sınayacağız (açıklayacağız).
(MUHAMMED/31) Andolsun, Allah, sana o ağacın altında biat ederlerken mü'minlerden razı olmuştur
(FETİH/18) Andolsun Allah, elçisinin gördüğü rüyanın hak olduğunu doğruladı.
(FETİH/27) Andolsun 'Şerefli üstün' Kur'an'a
(KAF/1) Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin ona ne vesveseler vermekte olduğunu biliriz. Biz ona şahdamarından daha yakınız.
(KAF/16) Andolsun, sen bundan gaflet içindeydin; işte Biz de senin üzerindeki örtüyü açıp-kaldırdık. Artık bugün görüş-gücün keskindir."
(KAF/22) Andolsun, Biz gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları altı günde yarattık; Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı.
(KAF/38) Andolsun 'Özen içinde yollar ve yörüngelerle donatılmış' göğe
(ZARİYAT/7) Andolsun Tur'a
(TUR/1) Andolsun Battığı zaman yıldıza
(NECM/1) Andolsun, o, Rabbinin en büyük ayetlerinden olanı gördü.
(NECM/18) Andolsun, onlara (kendilerini şirkten ve bozulmalardan) caydırıp vazgeçirtecek nice haberler geldi.
(KAMER/4) Andolsun, Biz bunu bir ayet olarak bıraktık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
(KAMER/15) Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
(KAMER/17) Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
(KAMER/22) Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
(KAMER/32) Andolsun onları bir sabah vakti erkenden, üzerlerinde kararını kılmış bir azab yakalayıp-bastırıverdi.
(KAMER/38) Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
(KAMER/40) Andolsun Firavun ailesi (ve çevresi ile kavmi)ne de uyarılar geldi.
(KAMER/41) Andolsun[/b] Biz sizin benzerlerinizi yıkıma uğrattık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
(KAMER/51) Andolsun[/b], ilk inşa (yaratma)yı bildiniz; ama öğüt alıp-düşünmeniz gerekmez mi?
(VAKIA/62) Andolsun, Biz elçilerimizi apaçık belgelerle gönderdik ve insanlar adaleti ayakta tutsunlar diye, onlarla birlikte kitabı ve mizanı indirdik.
(HADİD/25) Andolsun, ben galip geleceğim ve elçilerim de.
(MÜCADELE/21) Andolsun, onlarda sizlere, Allah'ı ve ahiret gününü umud edenlere güzel bir örnek vardır.
(MÜMTEHİNE/6) Andolsun Nun. Kaleme ve satır satır yazdıklarına
(KALEM/1) Andolsun aya
(MÜDDESSİR/32) Andolsun Birbiri ardınca gönderilenlere
(MÜRSELAT/1) Andolsun[/b] Ta en derinden acıyla sökerek çıkaranlara
(NAZİ'AT/1) Andolsun Kararmaya ilk başladığı zaman, geceye
(TEKVİR/17) Andolsun o (peygamber), onu apaçık bir ufukta görmüştür.
(TEKVİR/23) Andolsun Burçları olan göğe
(BÜRUC/1) Andolsun Göğe ve Tarık'a
(TARIK/1) Andolsun Dönüşlü olan göğe
(TARIK/11) Andolsun Fecre
(FECR/1) Andolsun, biz insanı bir zorluk içinde yarattık.
(BELED/4) Andolsun Güneşe ve onun parıltısına
(ŞEMS/1) Andolsun Sarıp-örttüğü zaman geceye
(LEYL/1) Andolsun Kuşluk vaktine
(DUHA/1) Andolsun İncire ve zeytine
(TİN/1) Andolsun, o çılgınca yanan ateşi de elbette görecektiniz.
(TEKASÜR/6) Andolsun Asra
(ASR/1)
|