Tekil Mesaj gösterimi
Alt 14 Aralık 2009, 21:27   Mesaj No:14

HALUK GÜMÜŞTABAK

Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:HALUK GÜMÜŞTABAK isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 10862
Üyelik T.: 01 Ekim 2009
Arkadaşları:1
Cinsiyet:
Yaş:66
Mesaj: 489
Konular: 86
Beğenildi:3
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Re: Vekaleten hacca gitme konusu ve kuran.....

BAŞKA BİR SİTEDE YAZDIĞIM BU YAZIYA MUHALİF OLARAK VERDİĞİ CEVAPTA, VEKALETEN HAC NEDEN OLMASIN DİYE CEVAP VERİP ÖRNEKLER VERMİŞ BİR ARKADAŞIM. ONA YAZDIĞIM CEVABI SİZLERLE FAYDASI OLUR DİYE PAYLAŞMAK İSTEDİM.

Değerli Âdem kul arkadaşım verdiğiniz cevaba geçmeden önce hac ibadetinin ne olduğunu düşünelim ve düşüncemizin kaynağını da kurandan delillendirelim, kendimizce anlamlar ve hükümler vermeden. Haç nasıl bir ibadettir ve Allah nasıl bir konumda gidilmesini emrediyor? Haç hem bedenen hem de maddi yönde farz bir ibadet olduğunu görüyoruz. Allah hac konusunda gücü yetenin gitmesini emretmiş. Gücü yeteni açarsak hem sağlık hem de maddi yeterliliği olan gitsin demiş. Şimdi diğer farz ibadetleri düşünelim. Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek. Dikkat edin bunlardan zekâtta maddi yeterliliği olan insanın üzerine farz olduğunu görüyoruz. Kuranı ve açıklamalarını düşünelim ve kendimizce önce fikir yürütmeden bu farz ibadetler hakkında Allah ne diyor ona bakalım. Rahman hiçbir ibadetin bir başkası tarafından yerine getirilmeyeceğini, herkesin kendisinden sorumlu olduğunu ve bizzat hesaba çekileceğimizi anlatır birçok ayetinde.

Şimdi kendimize sorular sorarak, düşünerek bazı konulara açıklık getirmeye çalışalım. Örneğin farz ibadetlerden olan namazı Rabbin emrettiği şekilde kıyam, rükû, secde ederek kılamayacağımız geçici olmayan bir hastalığa yakalandık, yatalak yaşıyoruz. Çok da zenginiz, kendi namazını kıldıktan sonra bir başka kişiye parasını vermek kaydıyla namaz kıldırabilir miyiz? Cevabınızı duyar gibiyim bu durumdaki insanın yan yatarak bile namaz kılacağını, binek üzerinde bile bu emri yerine getirebileceğimizi, Allahın bizlere her şeyi kolaylaştırdığını, zaten kuran söylüyor neden başkasına yaptırayım dediğinizi duyuyorum. Oruç konusunu düşünelim, yine çok hastayız ve oruç tutacak durumumuz yok. Bu durumda siz benim yerime oruç tutun size para vereyim diye bir teklifte bulunabilir misiniz? Yine aklınıza geleni biliyorum, Allah oruç tutamayacak kadar sürekli hasta olan için yine maddi durumu varsa fakir insanları doyurmasını istiyor, dikkat edin sizin yerinize oruç tutmasını değil. Şimdi tüm bu bilgileri Hac konusu ile karşılaştıralım, hatırlayın Rabbim çok hasta olan namazı ayakta kılamayanlar için açıklama yapmış ve bizlere bildirmiş, asla vekâleten namaz örneğini vermemiş. Oruç konusunda da eğer tutamayacak kadar sürekli hastaysanız, bir fakiri doyurun demiş sizin yerinize oruç tutsunlar dememiş, ama siz farz olan Hac ibadetini tüm bu örnekleri görmezden gelip, sağlığı yerinde olmayan birisine farz olmadığı, Rabbim bunun yerine hiçbir teklif ve öneri getirmediği halde, kalkıp parasını vererek, masrafını karşılayarak, vekâleten hacca gidilebileceğini söylüyorsunuz. Acaba diğer farz ibadetler konusunda gerekli açıklamaları, alternatifleri sunan Rabbim Hac konusunda HÂŞÂ bir eksiklik mi bıraktı da birileri bunu tamamlıyor? Orucunu sağlık nedeniyle tutamayan bir insan bir fakiri doyuruyorsa, bu örnekten yola çıkarak, sağlık nedeniyle hacca gidemeyen bir insan, ancak bir fakire yardım edebilir diyebiliriz, ya da bir fakiri hacca göndererek huzur bulmaya çalışır, dikkat edin kendisi yerine değil.

Sayın arkadaşım gelelim sizin örneklerinize. Şöyle yazmışsınız.(Sen yürüyemiyorsun ama bak senin ayağın ben olurum demiş...) Dikkat edin bu örneğinizde kimse kimsenin ayağı olmuyor, yani onun koluna girip götürmüyor. Onun yerine kabeye gidip onun yerine namaz kılıyor, onun yerine ibadet ediyor, rabbin farz kıldığı bir ibadeti yerine getiriyor. Ne dersiniz yukarıda kimse kimsenin yerine namaz kılamaz demiştik, çünkü kuran bu konularda çok geniş açıklama yapmıştı. Başkasının yerine namaz kılamayan başkasının yerine nasıl hacca gitsin de ibadet etsin?

Yine yazınızda verdiğiniz örnekte bakın ne yazmışsınız?( Yatalak birine masal anlatılmaz,yatalak birine hikaye anlatılmaz,yatalak birine Güzelim dünya nın güzellikleri anlatılmaz diyorsan , sözüm yok...) Sizce Allah ın farz ibadeti olan hacca gitmek orada ibadet etmek, huşu ile Rabbimi anmak ona secde etmek, masal anlatmak, hikaye anlatmak, Dünyanın güzelliklerini anlatmaklamı karşılaştırılmalıdır? Rahmana yapılan ibadet anlatılmaz yaşanır arkadaşım. Rabbim inşallah bizlere nasip etsin, gelenlere sorduğumda, oradaki huşuyu ve yaşadığım duyguları asla sizlere anlatamam diyorlar. Siz vekaleten giden kişinin geldiğinde izlenimlerini, gördüklerini, yaşadıklarını anlattığında o kişinin farz ibadeti yapabileceğini söylüyorsunuz. Acaba Rabbim neden bunu söylemiyor? Bunu hiç düşündünüz mü?

Yine bir örnek daha vermişsiniz, konu daha iyi anlaşılması için onuda aktarmak istiyorum.

(Eline buğdayı verdin, kuşlara at gel dedin. O sadaka dan hisse olmaz olurmu...) Verdiğiniz bu örnek yine farz olan zekat, sadaka örneğidir. Önemli olan zekatı verendir dikkat edin kullandığınız aracıya hiç bir şey vermiyorsunuz, parayı ya da malı, o yanlız iletiyor gerekli yere. Yani senin için, senin adına Rabbe yönelik bir ibadet yapmıyor. Bu durumda vekaleten hacca gitmekle, yerinden kalkamayan birisinin sadakasını, zekatını gerekli olanlara ulaştırmak çok farklı şeylermiş.

Şimdide sizin yazdığınız, bu olaya duygusal bakışınızdan yansıyan sözlerinizi değerlendirelim.

(Keşke yatalak olmasaydım, bende yapardım derken, biri senin adına oraya gidiyor; Kalbin güp güp atıyor, hergün takip ediyorsun.

Vekil olana bakalım, eline geçen bu güzel imkan dolayısıyla coşkulu ve sevinçli ve bir o kadarda Paylaşımcı ve istekli...)

Doğrusu bu sözlerinize yürekten katılıyorum ve içimiz sızlıyor. Çok doğru, paranız var ama sağlığınız yok arkadaşlarınız komşunuz hacca gidiyor ama siz o kadar çok istemenize rağman gidemiyor ve çok üzülüyorsunuz. Kuranı okudukça gerçekten ona hayranlığım ve aşkım o kadar artıyor ki anlatmakta güçlük çekiyorum. Bizler beşeri aklımızla bazı gerçeklerin farkında olmadan, Rabbin bizler için yaptıklarından habersiz kendimizce neler söylüyoruz neler. Arkadaşımızın verdiği örneği şimdide günümüzde bir başkasıyla değiştirelim ve diyelim ki, çok fakir çocuklar ayaklarında ayakkabı bile neredeyse yok, ama dışarıda kar yağıyor, bizim çocuklarımızın her yeri sıkı sıkı kapalı, onların üzerinde palto bile yok. Bakın aynı üzücü olayın bir başka hali. Maddi durumu iyi olmayan bir kişinin vekâleten hacca gitmekle bir başkasının mutluluğuna katkıda bulunmak istiyor da, Rabbin koymadığı bir kuralı bir emri kendi duygularımızla koymaya çalışıyorsak, sanırım bazı özel durumları göz ardı ediyor kendimizce bir din yaratıyor olmuyor muyuz? Çevremize baktığımızda maddi olarak çok farklı, fakir zengin hatta çok çok fakir insanları görür ve onlara üzülürüz. Onlara yardım eder onların zorluklarına ortak olmaya çalışırız, çünkü bunu Rabbim böyle ister. Bazıları neden tüm insanlar eşit değil diyerek bilmediğimiz bir imtihanın kurallarını bozmaya çalışırız adeta kendimizce. Şimdi sormak isterim vekâleten hacca gönderdiğimizde çok mutlu olan bir insana, neden maddi yardım yapıp hacca göndermeyiz de bizim yerimize gidin deriz? Hiç bunu düşündük mü? Sanırım düşünmek istemedik, çünkü benim yerime git demek daha karlıda ondan. Tabi kendimizi kandırdığımızın farkında bile değiliz. Bizler kuranın hükümlerini görmezden gelip, kendimizce kurallar ve hükümler koymaya devam edersek, bunlara da duygularımızla destek ararsak sanırım gerçeklerden uzaklaşır, asla Rabbin doğru yoluna bulamayız.

Yorum ve karar sizlerin rabbin ayetlerini yeterli görmeyip, beşerin hükümleri ile iman edersek nereye varacağımızı sanırım hepimiz huzura gittiğimizde göreceğiz. SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK
Alıntı ile Cevapla