RE: Azazil'i Şeytan Yapan Fiil nedir ?
Muhsin abim Allah razı olsun yalnız Ebu Talib hususunda Ehlibeyte düşmanlığından dolayı Emevi Zalimlerinin saray Mollaların kasıtlı uydurmaları mevcuttur Düşünün abi Binlerce İnsanın Katline sebep Olan Muaviye gibi birinin İmanından kimse şüphe etmez çünkü Adaletli ve Kuran'i bir bakış açısı ile bakılmadığındandır. Kuran'i kerime göre bir insanı Katleden Bütün İnsanlığı katletmiştir Ayetini o zaman bizler nereye bırakacağız Eğer Binleri katleden Muaviyeler Amr Bin Aslar Yezid gibi (FASIK bu sözüm sadece Yez İte dir) birisine İmanlı diyecek isek Ebu Talib onlardan Milyon kez Daha İmanlıdır Çünkü Allah resulünü himaye ederek koruyarak Davasının Olgunluğa kavuşması için en büyük rolü oynayan biridir Şimdi birileri Diyecekki ebu talibi neden bu kadar savunuyorsunuz buyrun delilleri ile bakalım Omu Daha İmanlı Muaviyemi ?
Kureyş, Peygamber'in kendi ilahlarına kötü söylediğini Ebu Talib'e şikayet ettiklerinde Ebu Talib Peygamber'e gelerek şöyle dedi: "Yeğenim! Kavmim bana gelerek şikayette bulundular. Hem bana hem de kendine bir lütufda bulun da gücümün dışında kalan bir şey yapma."
Resulullah şöyle buyurdu: "Allah'a andolsun ki, güneşi sağ elime ve ayı da sol elime verecek olsalar yine de davamdan vazgeçmem. Ya Allah dinini galib kılacak, ya da bu yolda öldürülünceye kadar çalışacağım."
Peygamber daha sonra ağladı. Gitmek istediğinde Ebu Talib ona "Yeğenim geri dön." diye seslendi. Resulullah da geri dönünce Ebu Talib şöyle dedi: "Git ve ne istiyorsan söyle.Allah'a andolsun ki, seni asla onlara teslim etmeyceğim."
(Sirei İbn-i İshak, s.154. )
Bir rivayette de yeraldığı üzere Ebu Talib Ali'ye "Oğlum seçtiğin bu din nedir?" diye sordu.
Ali (a.s): "Baba, ben Allah'a ve Resulü'ne iman ettim. Peygamber'in elçiliğini tasdik ettim. Allah için onunla namaz kıldım ve kendisine tabi oldum." dedi.
Ebu Talib ise cevap olarak şöyle buyurdu: "İyi bil ki Peygamber seni iyilikten başka bir şeye davet etmemiştir. O halde ona tab'i ol."
(Tarihi Taberi, c.2, s.214. )
Bazı rivayetlerde şöyle yeralmıştır: "Ebu Talib ölmek üzere olduğunda Resulullah (s.a.a) yanına giderek; "Ey Amca, lailahe illallah de ki, Allah nezdinde hüccet olsun" dedi. Orada hazır olan Ebu Cehil ve Abdullah b. Ebi Umeyye; "Ey Ebu Talib, sen Abdulmuttalib'in dininden yüz mü çeviriyorsun?" dediler. Ebu Talib de bunun üzerine "Ben Abdulmuttalib'in dini üzereyim." dedi. O zaman da Resulullah şöyle buyurdu: "Ben de nehyedilinceye kadar senin için dua edeceğim." O zaman da şu iki ayet nazil oldu: "Yakınları bile olsa kendilerine (hak) açıklandıkdan sonra müşrik olanlar için Peygamber ve Allah'dan yarlıganma dilemesi (doğru) olmaz."
(Sahihi Buhari, c.5, s.131; Tefsir-i Taberi, c.11, s.30-31)
"Sen sevdiklerini hidayete erdiremezsin."
(Kasas-56)
Ebu-l Futuh Razi bu rivayete cevab olarak şöyle yazıyor: Bu rivayet batıldır. Zira bu ayetler Resulullah'ın (s.a.a) vefatına yakın bir zamanda nazil olmuş Ebu Talib ise çok önceleri ölmüştü.
(Tefsiri Ebu-l Futuh , c.6, s.126.)
Kaldı ki, bu hadisin ilk bölümüyle son bölümü arasında çelişki vardır. Zira, hadis Abdulmuttalib'in dini üzere olduğunu söylemiştir. Abdulmuttalib ise müslüman idi.
Zeyni Dehlan şöyle yazıyor: Ahmed b. Hanbel, Tirmizi Teyalisi İbn-i Ebu Şeybe ve Nesai'nin Hz. Ali'den rivayet ettikleri üzere bu ayetin nüzul sebebi şuydu ki, insanlar müşrik olan babaları için dua ediyorlardı. Bu yüzden mezkur ayet nazil oldu. Bu hususu açıkça tasrih eden bir hadisi İbn-i Abbas rivayet etmiştir.
(Esn'el Metalib, s.18. ) Zemahşeri de ayetin Ebu Talib hakkında nazil olduğunu kabul etmiyor ve şöyle diyor: “Ebu Talib hicretten önce ölmüştür. Bu ayetler ise Medine'de nazil olan son ayetlerdendir.”
(El-Keşşaf, c.2, s.315. )
Ehl-i Sünnet yoluyla nakledilen bazı rivayetlerde yeraldığı üzere Resulullah'a: "Acaba Ebu Talib'e bir yararın dokundu mu? Zira o seni himaye ediyor ve senin için müşriklere gazab ediyordu" diye sorulunca şöyle buyurdu: "Evet Ebu Talib topuklarına kadar ateşten bir çukur içindedir. Eğer benim şefaatim olmasaydı muhakkak o cehennemin en derin çukurunda bulunurdu."
(Sahihi Buhari, c.5, s.130. )
Bu hadis de önceki hadis gibi uydurulmuştur. Seyyid Fehhar'ın naklettiği dört rivayette imam Rıza ve imam Sadık bu hadisi reddetmiş ve onun yalan olduğunu açıklayarak Ebu Talib'in iman etmiş olduğunu söylemişlerdir.
(el-Hüccet ala'z Zahib, s.82-85.)
Bu hadisin senedini Ehl-i Sünnet alimlerinin çoğu da kabul etmemişlerdir.
(El Gadir, c.8, s.23.)
Buna binaen tevhidi şehadet olmadığı takdirde Peygamber kimseye şefaat edemez ve azabının azalmasını istemez. Dolayısıyla bu hadisi kabul etmek mümkün değildir.
|