[esracık]

3) En büyük idealin?

İnsan beşer, şaşar, la illahe ilallah'tan sapmayan bir ömürden başka idealim kalmadı.

4 ) Kur'an-ı Kerîm:

Bir kitabın adı onu özetler değil mi?
Bir kitabın adı bütün mesajı verir değil mi?
Okuduğunuz kitapları düşünün, hepsi öyledir.
Herhangi bir filmin, tiyatronun, derneğin, partinin hatta devletin adı da öyledir.
Allah’ın kitabına bu isim neden verilmiş hiç merak ettiniz mi?
Kanımca kapaktaki ‘Kerim’, “Kur’an’ı, ‘kerim’ bir gözle, bu eksenden, bu bakış açısıyla oku!” manasına geliyor. ( İhsan eliaçık ) ... Bu açıklama çok hoşuma gitti, hiç bu gözle bakmak aklıma gelmemişti.. Siz sorunca buraya yazmak istedim vesselam, cevap olarak kabul edin inş...

*******

Namaz: Son 13 yüzyıl boyunca hiç bir müslüman, namaz'ı kılmadan ben müslümanım demezmiş.. Diyemezmiş... Münafık da olsa müslümanlığın gereği olarak kılarmış namazı.. Bozulma ise son 100 yılda başlamışı... Tabiri caizse, ''İslam garip başladı, garip hale gelecektir '' asrındayız... Ve bu garipliği bize gayet normal bir elbise gibi giydiren , islam'ın gereklerini yaşamayıp, yaşamadıgı gibi, bizlerin de yaşamasının önüne set çeken ailelere sahip olduğumuz müddetçe, ''imanın direği ! '' olan namaz 'ımızın boynu bukük kalmaya devam edecek.. Çırpınıp da bunu aşmaya çalışanlar , eğer çıkabilirlerse bu hengamenin içinden ; '' onlar namazlarında huşu içindedirler'' ayetinin muhatabı konumuna yükselme imkanını elde etmişlerdir...

*********

Dua: Dua edin icabet edeyim... Ama tek şartım var, duanızın kabulu için , evvela siz de benim tekliflerimi kabul edeceksiniz diyor Allahü Teala.. Ve resullah bir gün, yolculuğu uzayıp da , toz toprak içindeki bir adamı anlatıyor sahabelerine.. Ellerini göğe kaldırıp ; Ya Rab!.. Ya Rab!.. Ya Rab! diyor.. Yediği haram, itiği haram, Giydiği haram, Haramla gıdalanmış, Ona nasıl icabet edilsin !.. (Müslüm'in rivayeti.. )

Kısacası.. Dua ; Kul'un Rabbi ile sohbetidir... Ama gerçek sohbetler , gerçek dostlar arasındadır. Ve gerçek dostlar, İHANET ETMEZLER... Teklifleri kabul eder, gereği gibi yaşar, ve dualarına da muhakkak karşılık bulurlar... Dost , dost'una mukabele etmez mi hiç !..

*******

İbadet: Kuran İNSAN'ı merkeze alır, Teklif, İnsan'a yöneliktir, Tevhid'i kabul ya da red edecek olan İNSAN'dır çünki. İşte bu kabul 'ün yansımasıdır ibadet... Aynı zamanda AHLAK'tır..Ahlak=İbadettir, Ya da İbadet= Ahlaktır diyebiliriz. Ahlak'ı olan İslam'ı yaşar, Ahlaksız olan, Alakasız olur. İbadet'i olmayan alakasızdır, Kendisine sunulan teklif, Onu alakadar etmez, Yüzünü gözünü buruşturur, ölçer biçer, çeker gider... Yani ahlaksızdır. Taha süresinde der ki Allah; Ama kim benim zikrimden yüz çevirirse, onun için DAR BİR GEÇİM vardır...Kıyamet günü de onu KÖR olarak haşrederiz... Tokat gibi!... Alakasız ve Ahlaksız olalım, İşimize gelirse !...

*******

Sabır : '' Sarasından dolayı açılıp saçılıyordu, Resullah sav.'den şifa bulması için dua etmesini isteyince ona,
__ İstersen sabret, cennet senin olsun !, İstersen dua edeyim, sana afiyet versin !'' buyurunca, ''Sabredeceğim yanlız açılıyorum Allaha dua et de ( eteğim üstüm) açılmasın !..dedi.. Ve Resullah da dua etti...
İbadetin doruğunda bir sabır örneği....

Bir başka hikaye...Şu fakir adama ve hanımına bir bak ; Adam fakirliğinden Resullah'a (sa) şikayetlenip, gereksinimlerini giderecek bir şey vermesini istemeye niyetlenirken, hanımı : ''Allah'ı peygamberine mi şikayet edeceksin !'' diyor.. Ve adam oturup sabrediyor... Bu an ibadet değil mi.. İbadetin zirvesi !...

Sabır = İbadettir diyebiliriz...
Alakalı Olanların ibadeti !...Ahlaksızların / alakasızların ibadeti olmadığı gibi, sabredecekleri yerde, ağlayıp göz yaşı döküp, neden başıma bu iş geldi diye şikayetlenip durarak , hem kendilerine zulm ediyorlar, yani allah'ın '' nefsinize zulmetmeyiniz ayetine HAL DİLİ İLE karşı çıkıyorlar, hem de Allah'ın o an kulu için takdir ettiği durumdan dolayı Allah'ı Şikayet ediyorlar... Hepimiz insanız.. Bu ...LAR'ların içinde ben de varım siz de varsınız.. Muhakkak ki ömrümüzde defalarca karşı çıktık, muhakkak ki sabredemediğimiz an'larımız oldu.. İsyankarları oynadık...Rabbim rahmeti ile muamele etsin .. Hallerimizi fark edip düzeltmemizi nasip etsin inşallah....

Şükür : İnsan nankördür..Elindeki nimetin kıymetini asla hakkıyla idrak edemediği gibi, üstüne üstünlük, her şeyi kendi hakkı gibi görür de, nasıl olsa benim,der geçer... Oysa... Bize bir arkadaşımız bir kitap hediye etse uzaklardan, bir ihtiyacımızı giderse zor zamanımızda, Üşüyen elimizi ısıtsa, Aç iken bir çorba kaynatıp getirse...nasıl teşekkür edeceğimizi bilemeyiz, Minnet duygumuz zirvelerdedir... Ama nedense , en basitinden insanın, insan olarak, insana ettiği teşekkür misali,Biz bize verilen nimetlere, nefeslere, iyi ya da kötü başımızdan geçenlere Şükürler olsun ya rabbi ! diyerek bir teşekkür mektubu göndermeyi bilmiyoruz... Ya da unutuyoruz, ya da bir eksik bulup basıyoruz yaygarayı .... Fıtrat'a dönmek lazım... Fıtrat'ı temizlemek..

********

Kader : Beş harfli.. Ama bir ömür dolu !...

********

Ahiret : Ey insan ; Muhakkak sen ; Rabbine doğru (varan bir yol üzerinde) çabalayıp durmaktasın , Nihayet O'na varacaksın....(İnşikak/6)
Varışımız ''La İllahe İllallah'ın gölgesi altında olsun inşaallah ....Başka türlüsünden ödüm kopuyor ....

********

Aile : Ya İzzet Yuvası.. Ya da Zillet yuvası... Teklifleri değerledirdiği kadar....

Teşekkürler, selam ve dua ile.