Gözyaşı dök ki, merhameti öğrensin, ümmet-i Muhammed'e duâ ve infâk et ki cömertliği öğrensin…
Ağzından haram lokma girmesin, yavrum! Helâl lokmayı tanısın ki, harama uzanmasın.
Tatlı dilli ol ki, kötü konuşmasın.
Secdelerini çoğalt ki, Rabbinin karşısında hiçlik ve tevâzuya bürünsün.
Mahlûkata gönlünü aç ki, sevgiyi ve muhabbeti öğrensin…
Sancılar sana kıyâmetin dehşetini hatırlatır, belki. İşte o zaman anacığını anlayacaksın. İşte o zaman 'cennetin anaların ayakları altında olduğunu' öğreneceksin. Dişlerin birbirine kenetlenince, ölümün varlığını tadacaksın.
Yavrunu kucağına alınca, dünyanın 'gurbet' olduğunu ve konuşmanın zevkini tatmak için bu dünyada bedel ödemek gerektiğini öğreneceksin.
Ona sütünü, Yâsin-i Şerif'lerle verirken; dünyadaki en güzel şeyin, insanlara 'Allâh için kendinden koparıp vermek' olduğunu hissedeceksin