Re: Miraç olayına kur'an onay veriyormu? Sayın Müslümanlardan rumuzlu arkadaşım bu ayet örneğini verdiğiniz için Allah razı olsun sizden. Verdiğiniz ayet örneğinin öncesine gidelim bakalım Rabbim neler söylüyor ve bizleri nasıl uyarıyor.
Aliimran 78: Ehl-i kitaptan bir gurup, okuduklarını kitaptan sanasınız diye kitabı okurken dillerini eğip bükerler. Hâlbuki okudukları Kitap'tan değildir. Söyledikleri Allah katından olmadığı halde: Bu Allah katındandır, derler. Onlar bile bile Allah'a iftira ediyorlar.
79: Hiçbir insanın, Allah'ın kendisine Kitap, hikmet ve peygamberlik vermesinden sonra (kalkıp) insanlara: Allah'ı bırakıp bana kul olun! Demesi mümkün değildir. Bilakis (şöyle demesi gerekir): Okutmakta ve öğretmekte olduğunuz Kitap uyarınca Rabbe halis kullar olunuz
80. Ve size: Melekleri ve peygamberleri ilâhlar edinin, diye de emretmez. Siz Müslüman olduktan sonra hiç size kâfirliği emreder mi?
81. Hani Allah, peygamberlerden: "Ben size Kitap ve hikmet verdikten sonra nezdinizdekileri tasdik eden bir peygamber geldiğinde ona mutlaka inanıp yardım edeceksiniz" diye söz almış, "Kabul ettiniz ve bu ahdimi yüklendiniz mi?" dediğinde, "Kabul ettik" cevabını vermişler, bunun üzerine Allah: O halde şahit olun; ben de sizinle birlikte şahitlik edenlerdenim, buyurmuştu.
Şimdide yukarıdaki ayetlere bakalım, 78. ayette Rabbin uyarısını lütfen çok dikkatle anlamaya çalışalım. Bakın nasıl uyarıyor rabbim; (Ehl-i kitaptan bir gurup, okuduklarını kitaptan sanasınız diye kitabı okurken dillerini eğip bükerler. Hâlbuki okudukları Kitap'tan değildir.) Ben bu sözlerden sonra başka bir şey söylemenin gerekli olmadığını düşünüyorum, çünkü her şey çok açık. Bakın 79. ayetin bize anlatmak istediği ayetin sonunda ne kadar açık söyleniyor.( Okutmakta ve öğretmekte olduğunuz Kitap uyarınca Rabbe halis kullar olunuz.) Ben bu sözler üzerine de söylenecek bir söz bulamıyorum. Biraz düşündüğümüzde Allah a halis kul olmanın yolunun apaçık kur’an hükümlerinden geçtiğini söyleyen Yüce Rabbim e şükürler olsun. 80. ayet duruma açıklık getiriyor ve melekleri ve peygamberleri ilahlar edinin diye size bir emir vermedik vermeyiz diyor. 81. ayette ise Rabbim peygamberlerden görevlerini tebliğ ettiklerinde onlardan bir söz aldığını söylüyor. Bakın aldığı söz;
( Ben size Kitap ve hikmet verdikten sonra nezdinizdekileri tasdik eden bir peygamber geldiğinde ona mutlaka inanıp yardım edeceksiniz" diye söz almış…)
Demek ki bu söz alış tüm peygamberler yan yana iken değil, tek tek görev tebliğ edildiğinde söyleniyor ve bu konuda söz alındığı belirtiliyor. Eğer hep birlikte olsaydılar, birbirlerini tastik etmek ve onaylamak için söz almaya gerek olmazdı, çünkü hepsi rabbin huzurunda birlikte ise bu söz alma ortamında, neden birbirleri hakkında şüpheye düşsünler, söz almaya gerek kalsın? Bakın tüm bunların miraç ile bağlantısı kurulmak isteniyor. Rabbim eğer bu olay vuku bulmuş olsaydı İsra suresi 1. ayetinde Rabbin elçisini Mescidi haramdan, mescidi aksaya götürmüştür dedikten sonra niçin oradan da Miraca çıkmıştır demesin? Fazla detaya gerek yok, tek bir kelime yeterdi, ama asla böyle bir bilgi olmadığı halde bizler neyi, niçin ve ne maksatla delil arama çabasına giriyoruz? Ben bu durumda Aliimran suresi 78. ayeti tekrar okuyarak üzerinde düşünmeye davet ediyorum. Şunu hatırlatmak isterim, hesap günü gelmediği halde o gün peygamberimizin bizlere hitaben( benim ümmetim kur’anı devre dışı bıraktılar) diyeceğini söylüyor Rabbim. Bu ve buna benzer uyarılar kur’anda bizlerin uyarılması ve dikkatini çekmesi için söylenmiş sözlerdir. Rabbin anlatmak istedikleri anlamlar dışında sözlerine manalar yüklemenin suçunu Rahman Aliimran 78. ayette bizlere söylüyor ve bakın ne diyordu? (Onlar bile bile Allah'a iftira ediyorlar.)
Değerli yitiksevda rumuzlu arkadaşım, bu yazım bitmek üzereyken sizin yazınız geldi. Rabbim birçok ayetinde kur’an için açıklayıcı, anlaşılır ve kolaylaştırılmış deyimini kullanır. Yukarıda yazdığım Aliimran 78. ayeti eğer ibret alırsak sizin yazdıklarınızın ne derece hükmü vardır, bunun kararını size bırakıyorum. Benim yazdıklarımı lütfen hiçbir etki altında kalmadan tekrar okuyun eğer kur’ana ters bir şey söylediysem Rabbim zaten beni belaların en büyüğüne çarptıracaktır bundan eminim. Miraç ve Kadir gecesi konusunda asla tartışmam demişsiniz. Bakın Rabbim kur’anın indirilişi gecesini yani Kadir gecesini detaya girmeden hangi gün olduğunu söylemeden nasıl bildirmiş bizlere. Ben bunu nasıl tartışırım, apaçık bildirilen bir bilgiyi nasıl inkar ederim. Bakın hangi gün olduğunu bildirmez tarih vermez. Ben diyormuyum ki detay yok ben inanmam. Bunu söylemek sapıklık tan öte bir düşünce olur. Hangi gün olduğunu söylemediyse Rabbim bunun bir sebebi vardır derim ve o sebebi düşünürüm. Oda biraz düşündüğümüzde zaten ortaya çıkıyor. Bakın bu konuyu da konuşabiliriz Allah izin verirse.
Sizin söylediğiniz konuları da elbette konuşalım. Dikkat ederseniz ben fazla uzatmak istemiyorum ve herkez nefsinde düşünsün karar versin diyorum, fakat cevap verilince bana düşen sorulanlara cevap vermektir.
Rabbim cümlemizi kur’an yolundan ayırmasın. Onun rehberliğinde, onun güneşinden istifade etmemizi sağlayarak gözlerimizdeki perdeyi, gönüllerdeki mührü kaldırsın inşallah cümlemizin. SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK |