Tekil Mesaj gösterimi
Alt 08 Mayıs 2010, 12:53   Mesaj No:7

HALUK GÜMÜŞTABAK

Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:HALUK GÜMÜŞTABAK isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 10862
Üyelik T.: 01 Ekim 2009
Arkadaşları:1
Cinsiyet:
Yaş:66
Mesaj: 489
Konular: 86
Beğenildi:3
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Re: Strese girenin imanından şüphe ederim.

Bu tür yazılarda aynı fikri paylaşmak zaten beklenemez çünkü düşünceler göreceli, değişkendir. Değişmeyen Rabbin kelamıdır, sözleridir. Ben bu yazımı bu başlıkla yazılan yazıyı okuduğumda, gerçekten çok iddialı oluşuna dikkat çekmek için yazmıştım. İnanmadığım bir konuda da yazı kaleme almam. Peki, bu kadar iddialı bir başlığın beni nasıl etkilediğini sormak isterseniz onu da kısaca anlatmak isterim.

Stres bildiğimiz gibi bir hastalıktır. Tıpkı diğer hastalıklar gibi. Devletin bir politikası vardır, toplum, birey hastalanmadan önce önlemlerini almak yani aşılar yapılması ya da toplumun hastalıklara karşı bilinçlendirilmesi gibi önlemleri alır. Gerçekten bizlerde hastalanmamak için önce önlemlerimizi alırız. Bol vitaminler alırız vücudumuza ki, mikroplara karşı bedenimiz direnç kazansın. Bazen o kadar önlemler almamıza rağmen yine hastalanırız ama hafif geçiririz hastalığımızı, bizlere zarar vermeden atlatırız, çünkü önceden çok iyi önlemimizi almışızdır da ondan. İşte ben stres hastalığını da aynen böyle düşünüyorum. Bu hastalığın diğer hastalıklardan çok önemli bir özelliği var. Diğer hastalıkların ilacı gözle görülen ve kimyasal laboratuarlarda hazırlanan bildiğimiz ilaçlarla tedavisi var. Ya stres hastalığının tedavisi acaba genel anlamda bu şekilde ilacı var mı? Bu tür hastalara verilen ilaç ne yazık ki sakinleştiricilerden öte gidemiyor, çünkü bu hastalığın gözle görülür bir merkezi dahi yok ki müdahalede bulunulsun. Bu hastalığın en önemli ilacı telkin ve düşüncelerimize hükmede bilme gücünde yatıyor. Bizler tıpkı diğer hastalıklara yakalanmadan önce aldığımız önlemleri, bu hastalık içinde almadıysak, yani ruhumuzun ilacı olan telkini ve inancı gerektiği gibi veremediysek, sanırım bu hastalığı atlatmamızda çok güç hatta imkânsız olacaktır. Bazı hastalıklarda doktorlar hastaya şunu söyler, eğer moralinizi düzeltmezseniz size yapacak bir şeyimiz kalmaz. Yani moral hastalığın en önemli ilacıdır. Moralinde beslendiği asıl kaynak inançtır, imandır. Burada söylemek istediğim önemli olan strese girmek değil oradan zararsız çıkmak önemlidir. Hastalık, yokluk, ölüm ve acı rabbin bizlere has kıldığı özelliklerimizdendir, imtihanlarımızın bir parçasıdır. Bundan asla kaçmamız mümkün değildir. Mümkün olan bu hastalıklardan en az etkilenerek sıyrılmamız ve atlatmamızdır. Bunun da ilacı hastalanmadan önce ruhumuzu, benliğimizi ve imanımızı gerektiği gibi terbiye etmekten geçer. Önemli olan hastalığın mikrobunu vücuda almak değil, hastalığı hasarsız atlatmaktır. Atlatamıyorsanız eğer, demek ki yazının başlığı çok doğruymuş. Bende bu yazımda buna işaret etmek istedim. SAYGILARIMLA haluk GÜMÜŞTABAK
Alıntı ile Cevapla