Re: Görünen yerler müstesna
Değerli arkadaşım ben her düşünceye ve inanca sonsuz saygı duyarım. Bunu her yazımda söylemişimdir. Burada benim aslında hiç uzatmadan başörtüsü konusunda düşüncelerimi, kur’andan anladıklarımı söylemekti amacım o kadar. Verdiğiniz örneğe gelince, aslında çok düşündürücü bir örnek. Gel istersen bu örneği fil için değil de gözleri de gören insanlar için kur’an örneğinden yola çıkarak düşünelim. İslam dinini ve kur’anı hiç duymamış görmemiş ve kur’anı hiç okumamış bir topluma kur’anı versek ve desek ki alın size rehber bir kitap, bu rehbere göre hayatınızı yaşayın ve idame ettirin. Sizce gözleri gören aklı başında insanlar olarak hepsi günümüzde üzerinde fırtına koparılan başın örtülme emrini ya da regli halinde kadının ibadet yapamamasını ya da günümüzde yenmesi haram olan onca listeyi onlarda bizim gibi anlarlar mı? Cevabınızı biliyorum hayır anlamazlar ve başın örtülme emrini de çıkaramazlar diyorsunuz bunu duyuyor gibiyim. Cevap olarak da kur’an tek başına yetmez, eğer peygamberimizin hadisleri ya da fıkıh kitapları olmaz ise kur’an tek başına anlaşılmaz ve uygulanmaz diyeceksin. Kendim sordum kendim cevap verdim eğer böyle söylemeyecekseniz şimdiden özür dilerim sizden, bunu da peşinen söyleyeyim, çünkü günümüzde böyle söyleniyor da.
Şimdi günümüze gelelim Rabbin kitabına baktığımızda günümüz insanları kendi düşüncelerine deliller arıyor ve kendilerince de buluyorlar. Yani birinin bulduğu delilin tam tersi bir delil çıkaranlar hiç bahsedilmeyen verilmeyen hükümlere verilen hükümleri anlayanlar var aramızda. Bu sizin söylediğiniz gibi yüzlerce yıl öncesinden başlamış. Şimdi sormak isterim size, gözleri görmeyen ve hiç fil görmemiş insanların file dokunduğunda kendilerince bir şeylere benzetmesi gibi, bizlerin gözleri açık baktığı, aynı şeyi, aynı sözleri okuyor olmamıza rağmen çok ama çok farklı şeyleri anlamamızın ne farkı var? Değerli kardeşim bizlerin de ne yazık ki gönül gözü körleşmiş de göremiyoruz, ama farkında bile değiliz.
Verdiğiniz ayet örneği çok güzel bir örnek aslında bizler için tekrar hatırlayalım.
(Bakara 41: Bunun için de, size geçmişte bildirilmiş olan haberleri doğrulayıcı nitelikte indirdiğim bu vahye inanın; onun gerçekliğini inkâr edenlerin öncüsü olmayın; mesajlarımı küçük bir kazanca değişmeyin ve Bana, yalnızca Bana karşı sorumluluk bilinci taşıyın!)
Bu ayetten sonraki ayet ise çok daha dikkat çekici.
Bakara 42: -Hakkı batıla karıştırıp da bile bile hakkı gizlemeyin!
Evet değerli arkadaşım işte Rabbim bizlerin dikkatini çekerek bakın nasıl ikaz ediyor ve ne diyor? Ben sizlere öyle bilgiler indirdim ki sizden öncekilere indirilenler hakkında da bilgiler verdim onları onayladım sizlere haber verdim. Bu mesajlarımı küçük menfaatlere sakın değiştirmeyin. Hakkı batıl ile rivayetlerle emin olmadığınız bilgilerle değiştirmeyin diye nasılda dikkatimizi çekiyor. Ayrıca Rabbim dini Allah a has kılarak yaşamamızı da önemsiyor ve bu konuda bizleri uyarıyor.
Sonuç olarak şunu asla unutmayalım ki rabbim önemsediği konuları çok net sınırlarla belirlemiştir. Kesinlikle yapmamızı istemediği konuları HARAM sözcüğüyle anlatıp tek tek listelemiştir. Bundan kaçınmayanların da başına geleceği örnekleri vermiştir. Şu soruyu soralım kendimize kadın saçının açık olması eğer haram ise neden Rabbim bunu bize açıkça söylememiştir de, çok özel insanlar özel sözcüklerden bunu anlıyor, çıkarıyor da daha sonra Rabbim bizleri sorumlu tutuyor. Bunu düşünelim ve bu sorunun cevabını arayalım. Bizler birer beşeriz peygamberler bile hata yapıyorsa elbette hepimiz hata yaparız, dilerim Rabbim den bizlere büyük hatalar yaptırmasın ve korusun. Rabbim cümlemizin yardımcısı olsun. SAYGILARIMLA |