17 Mayıs 2010, 20:28
|
Mesaj No:77 |
Durumu: Medine No : 11167 Üyelik T.:
09 Aralık 2009 Arkadaşları:2 Cinsiyet: Mesaj:
329 Konular:
17 Beğenildi:2 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Re: Görünen yerler müstesna Alıntı:
Yitiksevda
bu görüşü 14 asırdır redddeden çıkmamıştır bu hususta hiç bir şüphe görmüyorum ve siz öyle anlamak istiyorsanız o sizin anlayışınızdır Kur'an'ın değildir
| Alıntı:
Abdulhamit
(Fakat dışarı çıktığınızda cilbab giyinin der. Peki, Nedir bu cilbab ve bu elbise ile nereler örtünecek ve nasıl giyilecek. Kuranda Cilbabın bir tanımı bir tarifi var mı? Baş dâhil, Vücut hatlarını çepeçevre saran vücut hatlarını dolayısıyla süsleri gizleyen bir elbise değil midir?)
| Alıntı:
Haluk.
İşte aramızdaki kur’ana bakış farkımız burada arkadaşım. Rabbim asla bir kıyafet belirtmemişken siz kendi düşüncelerinizi ayete hemen nasıl ilave ediyor ve diyorsunuz ki; Bakın tarif edilmemiş kur’anda ama siz hemen baş dâhil her yerin kapanmasını anlatıyor diyebiliyorsunuz.
| Peki siz cilbabın özelliğinizden ne anladınız. Kuranda bir detay , bir tanım olmadığı halde...
Neresi kapanacak örneğin diz altı veya üstü kapanacak mı? Açık olabilir mi ? Açık olursa ne olur ? O zaman ki giyim kuşamda başörtünün cilbabın bir parçası ve bütünleyicisi olmadığını başörtüsünün Allahın emri olmadığını nasıl ve hangi ayetten anladınız ?
O zaman ki giyim kuşamı ( Cilbabı ) Allah üzerlerine almalarını söylüyor. Bu tarz giyimi önemle tavsiye ediyor. Ama siz diyorsunuz ki bu bir örf adet giyimi. Öyle olacak tabii, bir başka örf adet giyimini mi önerecekti. O zaman ki iklim şartlarına uygun elbise ile örtünün demiştir. Kutup ikliminin elbisesini önerecek değil ya. Örf ve adetleriyle başı örtülü bir topluma, başın örtülü kalmasını istemiştir. Başörtünüzü Açabilirsiniz dememiştir. Böyle bir istisna veya bu anlama gelecek bir ayet indirmemiştir.
BAKIN NE DEMİŞTİM
(Zaten o zamanki toplum bu elbiseyi özellikleriyle biliyordu. Böyle bir tanım ve detay vermesi kuran üslubuna uygun düşmez. Süregelen bir uygulama için kuran detay ve tanım vermez. Ancak uygulamada görülen aksaklıkları onarmaya çalışır.) SİZ NE DEDİNİZ: Alıntı:
Haluk:
Yapılmasını özellikle istediği konularda çok açık belirtir ve izah eder. Örneğin İbrahim peygamberden bu yana tüm dinlere namazı, orucu, zekâtı ve haccı emrettiğini farz kıldığını söylediği halde tekrar çok açık izahatlarda bulunur detay verir.
| Sanırım benim açıklamalarıma karşı verdiğiniz böyle bir örnek, benim örneğimle hiç uyuşmadı. Elbette namazı, orucu vs ibadetleri bu topluma bildirecek ve açıklayacak idi. Çünkü bunlara daha önce hiç bildirilmemişti. Ortada Süregelen bir uygulama yoktu. Yoktu ki, O toplum putperes bir toplum idi. ve bunların hiçbirinden habersizdi. Süregelen bir uygulama olsaydı o zaman sizin bu tarz ifadeniz mantıklı olurdu.
Söylediklerimi tekrar ediyorum. Çünkü çok önemli Zaten o zamanki toplum bu elbiseyi özellikleriyle biliyordu. Böyle bir tanım ve detay vermesi kuran üslubuna uygun düşmez. Süregelen bir uygulama için kuran detay ve tanım vermez. Ancak uygulamada görülen aksaklıkları onarmaya çalışır.. Nur 31 ayetinde cilbabı yanlış ve hatalı kullananlar var. Ve istismar edenler de vardı. Ve ayet bunlar gibi olmayın diye de inmiştir.
Peygamber hanımlarına kızlarına ve tüm mümin hanımlara emredilen Cilbabla, Peygamber hanımları, kızları ve mümin hanımlar göğüs üstlerindeki yakalarını açık bırakıyorlar mıydı , kırıta kırıta yürüyorlar mıydı? Süslerini uluorta sergiliyorlar mıydı ?
O halde Görülen aksaklıklar üzerine Nur 31 le daha güzel bir açıklama getiriliyor. Cilbabın nasıl kullanacağı ile ilgili. Allah emrediyor. ( Ahzab 59 ) Dış elbiselerinizi üzerinize alacaksınız. Bu benim emrimdir. Söyle onlara (Kendi hanımlarına,kızlarına ve Müslüman kadınlara) dış elbiselerini kuşansılar. ALLAHIN NE DEDİĞİNİ VE KİME HİTAP ETTİĞİNİ BİLEN İNSANLAR, PEYGAMBERİN REHBERLİĞİNDE DIŞ GİYSİ İLE ÖRTÜNDÜLER.
Cilbabın açıklayıcısı Nur 31 ayeti inince de örtünmelerine daha ayrıntısıyla dikkat ettiler.
__________________
Ne mutlu müslümanım diyene, En büyük Allah başka büyük yok.
|
| |