Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Ayın Üyesi (https://www.forum.medineweb.net/299-ayin-uyesi)
-   -   Bu Ayın Misafiri Vasat (https://www.forum.medineweb.net/ayin-uyesi/38579-bu-ayin-misafiri-vasat.html)

Vasat 26 Temmuz 2024 20:52

Alıntı:

Kara Kartal Üyemizden Alıntı (Mesaj 445853)
Çok dinlendin Vasat yeni misafir soruları sorayım sana:):)

*Hacc veya umre yaptın mı? gitttin yada gitmedin duygularını paylaşır mısın?
*Günde kaç sayfa kuran okursunuz
*Tv izliyormusunuz sizce ne gibi fayda ve zararları vardır
*İnternetin fayda ve zararlarını sayabilirmisiniz?
*İslam ümmetinin en önemli sorunu sizce nedir?
*En sevdiğiniz alim..
*Forumda en sevdiğiniz kategori hangisidir
*Ezberinizde kaç sure var
*En çok sinirlendiğiniz şey nedir?

Ne güzel unutulmuştum, nereden hatırladınız ki şimdi : )

Güzel sorular bu arada cicekver Ve bunlar da benim cevaplarım:


*Hacc veya umre yaptın mı? gitttin yada gitmedin duygularını paylaşır mısın?

Henüz kısmet olmadı ama bir gün kısmet olursa... Bilmiyorum ama Kâbe'yi görür görmez ağlayacağımı sanıyorum. Ve bununla ilgili en büyük hayalim Telbiye okumak... Bu duayı çok seviyorum ve olması gereken yerde okuyabilmeyi çok isterdim. Rabbim hayırlısıyla nasip etsin, amiiinn...


*Günde kaç sayfa kuran okursunuz

Mealiyle, anlayarak okumak üzere 2 ila 5 sayfa arasında kalıyorum. Kur'an okumak, dua ve tesbihatlar gibi konularda "Amellerin en hayırlısı az da olsa devamlı olanıdır." hadisine göre sınır çizdim kendime; yani bıkılmayacak ve kolaylıkla devam edilecek şekilde olması benim için esas olan.

Bu arada, meal demişken anlatmazsam olmaz: İlk meal okumamı 30 yaşımda yapmıştım ve nette tanıdığım bir kardeşin önerisi ile günde 2 cüz okuyarak 2 haftada bitecek şekilde. Kur'an ile hakiki anlamda ilk tanışmamdı ve aynen bana nasihat eden kardeşin dediği gibi oldu:

Meali uzun süreye yaymadan kısa sürede bitirirseniz, birbirini tamamlayan ayetleri fark edebilirsiniz. Ki genellikle birbirini tamamlar nitelikteki ayetler birkaç sayfa içinde oluyor. Yani bir ayeti okuduk diyelim, ve ama tam anlamadık. O ayeti aklımızda tutarak ilerlediğimizde o ayeti tamamlayan/açıklayan bir başka ayet hemen ilerdeki sayfalarda karşımıza çıkıyor ve eğer düzenli okunursa bu çok kolay fark edilebiliyor.

[Bahsettiğim ayetler müteşabih türdeki ayetler değildir; onları hiç kimse bilemez; bilmediği halde üzerine yorum yapanlar için uyarı ise doğruca Kur'an'dandır:

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla*

"Sana Kitab'ı indiren O'dur. Onun (Kur'an'ın) bazı âyetleri muhkemdir ki, bunlar Kitab'ın esasıdır. Diğerleri de müteşâbihtir. Kalplerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve onu tevil etmek için ondaki müteşâbih âyetlerin peşine düşerler. Halbuki Onun tevilini ancak Allah bilir. İlimde yüksek pâyeye erişenler ise: Ona inandık; hepsi Rabbimiz tarafındandır, derler. (Bu inceliği) ancak aklıselim sahipleri düşünüp anlar."

Âl-i İmrân Suresi - 7. ayet]


Ama çok aralıklı okuyan biri, sonraki ayete gelene kadar öncekini unuttuğu için aradaki bağlantıyı göremiyor. Bu açıdan herkesin, hayatında en az 1 kez: meali "2 hafta gibi bir sürede" tüm dikkatini vererek okumasını muhakkak tavsiye ederim. En temel itikad konuları bu tek seferde gayet güzel oturuyor elhamdülillah.

Sonraki okumalar bu kadar hızda olmak zorunda değil, ancak bilin ki onlar da çok değerli. Çünkü insanoğlu yıl yıl değişiyor, gelişiyor, algı perdeleri açılıyor. Daha önce anlamadan üzerinden geçilen ayetleri sonraki seferde derin şekilde anlayabiliyor oluyoruz ve "Ben bunu daha önce nasıl fark etmedim?" şeklinde oluyoruz. (Bu ikincil farkındalıklar daha çok kalbin amelleri vb derinlik içeren konulara yönelik oluyor, temel itikadi konular değil. Onlar ilk okumada net anlaşılıyor. )

Bu arada bu bahsettiğim aydınlanma durumu, işte alimlerle sıradan insanlar arasındaki yegâne fark. Onlar Kur'an ile o kadar haşır-neşir ki ve beraberinde hadisler de var bu arada: bizlerin ilk bakışta fark etmediği bağlantıları fark edebilir oluyorlar. İyi ki varlar bu arada, elhamdülillah; yolun ışıkları...

*Tv izliyormusunuz sizce ne gibi fayda ve zararları vardır

Kendim açıp izlemem, açma tuşuna basmak çok eskide kaldı benim için. Eşim açar ve genelde haber izler ama benim haberleri görünce çıldırdığımı bildiği için ben odaya girer girmez belgesel kanalına döner : ) Bu kısımdan sonrası faydalı: günün yorgunluğunu ailece atarken, üzerinde konuşacak caiz ve sakin bir şeylere şahit olmak sohbeti kolaylaştırıyor.

Ama:

Haberler=Sinir harbi.
Kadın programları=Akıl durdurucu.
Diziler=Ahlak bozucu

Geriye sadece filmler kalıyor bizim için, onları da kendimiz internetten seçip izliyoruz. Günlük değil ama, en sık haftada 1. Ailece uygun film bulmak çok zor bu arada...

*İnternetin fayda ve zararlarını sayabilirmisiniz?

Günahı sevabı, iyiyi doğruyu ayırt edebilen birisi için zararı değil faydası bulunur; iki tıkla dünyanın bilgisi önümüzde.

Ancak tersi durumda, eyvah. Bu konuda en çok çocuk ve ergenler tehlikede. Gerçek hayatta "çocuğumun ahlakını bozar" diye yanyana getirmediğimiz çocuklardan çok daha tehlikelileri internetin öbür ucunda. Bu açıdan aileler çocuklarını özellikle küçük yaşlarda kontrolsüz şekilde internetle başbaşa bırakmamalı; aklın yavaş yavaş geliştiği yaşlarda ise iyi-kötü ne varsa birlikte öğrenmeli, öğretmeli.

Açıkça: Bu devirde herhangi bir bilgiyi çocuktan gizlemek neredeyse mümkün değil, dolayısı ile korumanın yolu da uzak tutmak değil. "Madem ki öğrenecek, benimle birlikte, en doğru şekilde, doğrusuyla yanlışıyla öğrensin"; bu işte, elimizdeki bildiğim tek korunma yolu olmuş durumda. Ve dua; çok dua, bolca dua...

Bu arada her yaş grubu için olası tehlike: bağımlılık durumu oluşması. Faydalı bile olsa, eğer günlük hayatı sekteye uğratıyor ve sağlığa zarar verecek duruma geldiyse, işte bu sorundur. Ama bu internetin kendine ait bir zarar değildir; bilinçli bir kişi bu duruma düşmemek için dikkat eder ve korunur.


*İslam ümmetinin en önemli sorunu sizce nedir?

Aklını kullanmamak olarak özetleyebilirim. Bunun sonucu olarak şeytanı fark edememek. Ve bunun sonucunda aramızdaki münafıkları müslüman sanmak. Bu şekilde içten ve yavaşça çökertilmeye karşı açık olmak.

Bunun sebebi ise:

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla*

"Rasul dedi ki: Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'an'ı büsbütün terkettiler."

Furkan 30


*En sevdiğiniz alim..

İbni Kayyım el-Cevziyye. Bugüne dek iki kitabını okudum ve net ortamında okuduğum alıntılar da dahil olmak üzere bence tam isabet tesbitleri var. Mesela çok sevdiğim birini burada paylaşmak isterim:

"Kuşkusuz mutluluk, refâh, sevinç ve kemâl; ancak Allah'ı tanımak, O'nu sevmek, O'nun zikriyle huzur bulmak, O'na yakın olmakla sevinmek ve O'na kavuşmayı arzu etmekle gerçekleşir. Kulun dünyadaki cenneti budur.

Aynı şekilde âhirette saadet ve bolluk içinde yaşamak ve kurtuluşa ermek de; ancak cennette, o saadet ve bolluk yurdunda Allah'ın yakınında bulunmakla mümkün olur.

Öyleyse kul için iki cennet vardır. Bunlardan birincisine giremeyen, ikincisine de giremez..."


*Forumda en sevdiğiniz kategori hangisidir

Daha önce "Forumda en çok ilginizi çeken konular?" olarak sorulmuştu; kadın, aile ve çocuk olarak cevaplamıştım : ) Genel olarak ilgi alanım olan bölümler kısaca: kişisel gelişim, psikoloji, aile... Bu arada her platformda böyleyim : )


*Ezberinizde kaç sure var

18 sure net, kalanlar bir surenin bir kısmı şeklindeler, tam değiller yani. Misal Kehf ilk 5 ayet gibi. Onları da sureymiş gibi saysam: 26 oluyor.


*En çok sinirlendiğiniz şey nedir?

Aklını kullanmayan müslümanlar.

Süslümanlar...

Her sakallıyı araştırmadan hoca sananlar...

Namaz kılıp hak yiyenler...

Dinimizi bu ve benzeri kişilere bakarak öğrenecek olan kişiler "İslam bu muymuş?" deyip kaçıyor. Sonra da dinini gerçek anlamda yaşayanlar, bu kaçanlara "hayır, dinimiz öyle değil" diye anlatmaya çalışıyor da çalışıyor. İslam bunları hiç hak etmiyor, asla. Kendilerine söz söyleyince "Bu benim günahımdır, kime ne!" diyenler girdikleri bu günahı hiç fark etmiyor bile, hiç.

Diyorum ya, aklını kullanmayanlar... Hep, hep bu yüzden.

Medine-web 26 Temmuz 2024 23:51

sorulanlar sorgular ve ilmi münazaralara nokta atışı cevaplar,muhataplara merak uyandırıcı özendirici yönlendirmeler için teşekkür ederiz hocam.donanımlı gelişmeye açık ufuk açıcı imrendirici bir profil çiziyorsunuz.Allah muvaffak eylesin.

tesbit ve düşüncelerinize gelince;
meal konusunda size katılıyorum.binlerce hatim yerine bir kez meali hem amacına uygun hemde hayatına nazıl olan bir kuran ile karşılaşmak için...ancak mealler konusunda bir yanılgıya ulaştım kendi adıma.islam dünyasında bilinen 8 meali karşılaştırmalı uzun yorucu ve yılları alan bir çalışma yapmıştım.adeta mealler arasında kopyaia yapıştır misali bir manzara ile karşılaştım.her bir alimin ilim talebeleri için bir izi var. Mehmet hocanın(okuyan) meal ve tefsir çalışmasında tabiri caizse yıllarca verdiğim emeklerin kalitesini sorgulamaya çalıştım.Mehmet hocanın meal ve tefsiri ile apayrı bir kuran bakışım oluştu diyebilirim.sizin tesbit ettiğiniz ve önerdiğiniz gibi ayetlerin açıklamasını ileriki sayfalarda verildiği misali...Okuyan hocadan Allah razı olsun 5 yıl emek verdiğin bir çalışmayı 5 ayda toparlanmış hali ile karşılaşıyorsunuz...acizane tafsiye ederim.zamahşerinin kuran çalışamalarına bakıldığında ben daha önce kuranla tanışmışmıydım diye hayıflanıyorsun.

ibn kayyım ve ibn teymiye ikiside orjin alim,ikisi de hanbeli mezhebinde olup aynı zamanda imam hanbei ve mezhebini sorgulayan bambaşka bir ufuk açan islam mürşitleridir...ikisi de ne hanbelilere yaranabildi ne diğer sair mezheplere...tıpkı ali şeriatinin ne sünnilere ne şiilere yaranabildiği gibi..gazalinin ne batı felsefesine ne doğu tasavufuna yaranabildiği gibi...

her bir alimden alınacak çok şey var.ne toptan red ne de toptan kabul.alınması gerekeni alırız alınmaması gerekeni elini öper özür diler susarız.

mesela hacc ve şia konusunda ali şeriati...
terbiye konusunda gazali...
iman konusunda bediüzzaman...
şirk konusunda ibn kayyım ibn teymiye...
tefsir konusunda mehmet okuyan...
orjin ufuk konusunda zamahşeri...
fıkıh konusunda yusuf kardavi...
iktisat zekat konusunda ebu zer gifari...
islami siyaset konusunda alparslan kuytul...
vs vs vs ..
Allah hepsinden razı olsun inşaallah...

konunuzu konumunuzu daha fazla baltalamadan sorulara ve düşüncelerinizden istifadeye geçelim.

1-ırkçılık-turancılık-faşizm vs konusunda düşünceleriniz?
2-filistin ve ümmet manzarası hakkında düşünceleriniz?
3-türkiyedeki tarikatler cemaatler hakkında düşünceleriniz?
4-siyasi islam iktidarında deizm şirk hırsızlık arsızlığın ayyuka çıktığı yaşadığımız dönem hakkında düşünceleriniz?
5-toplumun ailelerin özellikle gençlerin ekserisinin huzursuz depresif olmasının sebebleri ve tesbitleriniz?

Vasat 27 Temmuz 2024 11:58

Alıntı:

Medine-web Üyemizden Alıntı (Mesaj 445855)
sorulanlar sorgular ve ilmi münazaralara nokta atışı cevaplar,muhataplara merak uyandırıcı özendirici yönlendirmeler için teşekkür ederiz hocam.donanımlı gelişmeye açık ufuk açıcı imrendirici bir profil çiziyorsunuz.Allah muvaffak eylesin.

tesbit ve düşüncelerinize gelince;
meal konusunda size katılıyorum.binlerce hatim yerine bir kez meali hem amacına uygun hemde hayatına nazıl olan bir kuran ile karşılaşmak için...ancak mealler konusunda bir yanılgıya ulaştım kendi adıma.islam dünyasında bilinen 8 meali karşılaştırmalı uzun yorucu ve yılları alan bir çalışma yapmıştım.adeta mealler arasında kopyaia yapıştır misali bir manzara ile karşılaştım.her bir alimin ilim talebeleri için bir izi var. Mehmet hocanın(okuyan) meal ve tefsir çalışmasında tabiri caizse yıllarca verdiğim emeklerin kalitesini sorgulamaya çalıştım.Mehmet hocanın meal ve tefsiri ile apayrı bir kuran bakışım oluştu diyebilirim.sizin tesbit ettiğiniz ve önerdiğiniz gibi ayetlerin açıklamasını ileriki sayfalarda verildiği misali...Okuyan hocadan Allah razı olsun 5 yıl emek verdiğin bir çalışmayı 5 ayda toparlanmış hali ile karşılaşıyorsunuz...acizane tafsiye ederim.zamahşerinin kuran çalışamalarına bakıldığında ben daha önce kuranla tanışmışmıydım diye hayıflanıyorsun.

ibn kayyım ve ibn teymiye ikiside orjin alim,ikisi de hanbeli mezhebinde olup aynı zamanda imam hanbei ve mezhebini sorgulayan bambaşka bir ufuk açan islam mürşitleridir...ikisi de ne hanbelilere yaranabildi ne diğer sair mezheplere...tıpkı ali şeriatinin ne sünnilere ne şiilere yaranabildiği gibi..gazalinin ne batı felsefesine ne doğu tasavufuna yaranabildiği gibi...

her bir alimden alınacak çok şey var.ne toptan red ne de toptan kabul.alınması gerekeni alırız alınmaması gerekeni elini öper özür diler susarız.

mesela hacc ve şia konusunda ali şeriati...
terbiye konusunda gazali...
iman konusunda bediüzzaman...
şirk konusunda ibn kayyım ibn teymiye...
tefsir konusunda mehmet okuyan...
orjin ufuk konusunda zamahşeri...
fıkıh konusunda yusuf kardavi...
iktisat zekat konusunda ebu zer gifari...
islami siyaset konusunda alparslan kuytul...
vs vs vs ..
Allah hepsinden razı olsun inşaallah...

konunuzu konumunuzu daha fazla baltalamadan sorulara ve düşüncelerinizden istifadeye geçelim.

1-ırkçılık-turancılık-faşizm vs konusunda düşünceleriniz?
2-filistin ve ümmet manzarası hakkında düşünceleriniz?
3-türkiyedeki tarikatler cemaatler hakkında düşünceleriniz?
4-siyasi islam iktidarında deizm şirk hırsızlık arsızlığın ayyuka çıktığı yaşadığımız dönem hakkında düşünceleriniz?
5-toplumun ailelerin özellikle gençlerin ekserisinin huzursuz depresif olmasının sebebleri ve tesbitleriniz?

Hakkımdaki güzel düşünceleriniz için Allah razı olsun, çok teşekkür ederim; duanız için de "amin ecmain" diyeyim : )

Genel olarak kişilerden seçici olarak ilim alma konusunda hemfikiriz; sizin kadar kişiler ve görüşleri hakkında bu kadar detaylı bilgim olmasa da, bir fikir gördüğümde sadece fikri incelerim, fikrin altında kimin adı yazıyor hiç bakmam bile. En azılı kâfir bile olsa, "Allah dinini gerekirse bir kâfir ile bile destekler" diyerek alacağıma bakarım sadece. Ancak maalesef insanlar böyle düşünmüyor, anlamlı/erdemli bir söz paylaşıyoruz, tepki olarak "vay efendim sen onun sözünü nasıl paylaşırsın; o şu görüşte de, şunu bunu yaptı da" Olabilir, ben bilmiyorum ve kim neler yapmış bilmek için de zaman ayırıp araştırmıyorum. Elimdeki telefonu, kullandığım interneti, elektriği vs icad eden de bir kâfirdir ama Allah bu kâfirlerin eliyle insanlığı nimetlendirmiştir. Güzel bir düşünce/fikir/izah da, İslam'a zıt olmadığı sürece farkındalıkları artıran bir nimettir. Elektriği kullanırken icad edenlerin dinlerine sempati gösterip, dinlerine girmediğim gibi; birinin güzel bir fikrini/izahını alırken de dinlerine sempati gösterip, dinlerine girmiyorum.

Kısaca bana göre de: bir bal arısı gibi seçici olarak herkesten alınması gereken alınır, bırakılacak olan fikirleri de geride bırakılır. Bunun için bir bal arısı kadar "güzeli/doğruyu, çirkin ve yanlış olandan ayırabilmek" gerekiyorsa: öyleyse bizler de öyle oluruz. Ve bu: ilimle olur; ve bu hiç de zor değil. Ki bu din, sadece alimlere inmiş bir din değildir; dağdaki okuma-yazması olmayan çoban dahi bu dinin temel bilgileri ile hakiki/gerçek bir imana, kendini koruyacak vasat bir görüşe sahip olabilir. (Kullanıcı adımı severek seçişim de bu yüzdendir.) Oldukça açık ve kolaylaştırılmış bu din için elhamdülillah diyorum. (Alimlere ihtiyacımız ise: sonradan ortaya çıkmış meselelerde (kıyas ve icma yoluyla) bana göre varlıkları bir zaruret. Temelde karışık olmayan ama türlü sebeplerden karışık hale gelmiş sorunları çözme adına bir zaruret. Temel itikad konuları Kur'an'dan net anlaşılıyor ama insan aklını kurcalayan çeşitli detay konular ortaya çıkınca (ki insanoğlu çok meraklı, lüzumlu-lüzumsuz çok detayı merak ediyor ve bunda şeytanın etkisi de oldukça büyük) aklın doğru yoldan şaşmaması için rehberlik adına bir zaruret. İlmihal ve fıkhi konularda (sünnetle ilgili konularda) Kur'an yetmeyeceği ve hadis dünyasının biraz daha karışık olması sebebiyle bir zaruret. Ve güzel örneklikleri ve unutunca hatırlatıcı olmaları ve bunu ifade yetenekleriyle en etkili şekilde yapıyor olmaları sebebiyle de zaruret... Ezcümle: Allah hakiki anlamdaki alim olanların hepsinden razı olsun, amin diyeyim.)

Bu arada inşaAllah tavsiyeleriniz aklımda, Rabbim izin verir de imkân bulursam değerlendirmeyi çok isterim : )

Sorulara gelirsek:

1-ırkçılık-turancılık-faşizm vs konusunda düşünceleriniz?

Irkçılık; İslam tarafından doğrudan yasaklanmış bir cahiliye adeti. İnsanlık hakları açısından bakınca da bunun yanlış olduğunu akleden herkes görebiliyor. Hiç kimse hangi ırktan doğacağını belirleyemez; hatta hangi coğrafyada doğacağını; engelli mi engelsiz mi doğacağını, zengin mi fakir mi, hatta ve hatta erkek mi kadın mı doğacağını... İnsanın kendi elinde olmayan sebepler sebebiyle övülmesi veya aşağılanması: İslam'a göre de, evrensel insan haklarına göre de adaletsizliktir; dolayısıyla hem iman ettiğim İslam, hem de insanlık duygumla bu tür şeylerin karşısındayım. "Üstünlük ancak takva iledir." diyen Rabbimiz bu konuda olması gerekeni oldukça net belirtiyor.

Turancılık. Irkçılığı çağrıştıran bir şey ama tam da değil. Bu gruba dahil olmayanlara nasıl davranıyorlar veya davranacaklar; düşmanca mı hoşgörü ile mi? Dışlama yoksa, insanların kendine benzer olanları sevmesi doğal bir duygu. Yine de İslam çatısı altında birleşmedikleri sürece durumları benim için çok da farklı olmaz doğrusu.

Faşizm. İşin içinde baskı ve zor ile yönetim söz konusuysa, zaten İslam'la alakası olmayan bir şey olduğunu da düşünürsek: komple insanlık dışı.

Ve diğer insan aklının uydurduğu her tür ideolojiler: durumları benim için hep benzer. Her biri bir grup insanı peşine takıyor ve kendilerinden olmayanlara karşı tutumlarıyla insanlar arasında kaosa sebep oluyor. En barışçıl ideoloji bile olsa; bu tür fikirlere sahip kişiler tüm enerjisini, bir fanatik gibi "İslam yoluna değil de, kendi boş ideolojisine verdiği için" İslam bir grubun desteğinden mahrum kalıyor ve sonuç olarak ümmetin halini görüyoruz: Farklı birçok fikrin peşinde bayrak sallayan bir dolu insan, gecesini gündüzünü bu fikirlere adarken, İslam da kendisini hakim kılacak yiğitler beklemeye öylece devam ediyor.


2-filistin ve ümmet manzarası hakkında düşünceleriniz?

Bu tür bir savaşa karşı ümmetin tek yapacağı şey var: Allah'ın ayetlerini uygulayacak yönetimlere sahip olmak. Ancak yönetimlerimiz Allah'ın ayetlerini değil, Müslümanlar aleyhine de olsa uluslararası antlaşmaları gözetiyor. Müslüman aleyhine olacak antlaşmalar yapmamız caiz mi? Bu onları dost/veli edinmeye girer mi girmez mi?

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

"Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları veli edinmeyin. Onlar birbirlerinin velileridir. Sizden kim onları dost edinirse şüphesiz o da onlardandır. Allah zalimler topluluğunu hidayete erdirmez."

Maide 51

Ayet, "Müslümanlar için" oldukça korkutucu.

Ve, terk edilen bir başka ayet: Nisa 75; neleri çözmezdi ki... Bizler Allah'a "Rabbim onları kurtar" diye dualar ederken, Allah da bize Nisa 75. ayetle cevap veriyor. Bu, şey gibi: Hani fakire "Allah yardım etsin" denir de, oysa Allah kullarına fakire yardım etmesini söylemiştir; işte aynısı.

Bizler, mucizeler bekliyoruz ve çıksın da ebabiller zalimleri taşlasın istiyoruz ama bizlere düşen böyle bir sınav payı varken Allah bunu hemen yapmaz; Rabbimiz bekliyor. Şu an Filistin halkı, imanlarını kanıtlıyor ve Allah'a verecekleri tek canı şehadetle vererek, sınavı en birincilikle tamamlarken, bizler de "bu zulme karşı ne yapacağız" diye sınanıyoruz. Peki, bu arada biz ne yapıyoruz? Kısmî boykot ve dua. Karınca ve safını belli etme avuntusu ile...

Bu gidişle ebabiller gelir mi? Doğrusu gelir diye umud ediyorum. Nitekim Filistin halkı imanda sebatlarını elhamdülillah oldukça güzel gösterdiler. Ama ebabiller gelirse atılan taşların üzerinde bizlerin de adı yazılı olur mu diye düşünmüyor değilim.

Sonuç olarak diyeceğim: Rabbim bu ümmete şuur versin, nitekim zulmü yapan kadar durdurmayan da zalimdir. Kınamakla olmaz bu işler; akıl var, mantık var... Dua dahil: tevekkülle birlikte kabul olur dualar. Bir tarlaya mısır ekilmeden mısır hasadı için dua edilmez; önce ekilmeli, sonra mahsulü için dua edilmeli. Ancak bakıyoruz: Müslümanlar savaşmadan zafer bekliyor, böyle gaflet ne zaman görüldü en son bilmiyorum. Ha pardon, Fil Ordusu vardı, ebabiller demiştim hatta. Ama bu Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'den önceydi. Rasulullah'a ve ashabına, ve hani bu din kıyamete dek geçerliydi ya, dolayısı ile bizlere emredilen onca ayetten sonra bizim beklentimiz de "Allah'ın kendine inananları, insanlar hiç çabalamadan, mucizelerle kurtarması" olacaksa... Yani, bilmiyorum...

Kısaca: Filistine üzüldüğümüz kadar, kendimiz için de üzülsek ve şu Allah katındaki zelil durumumuzdan çıkış yollarını arasak hepimizin faydasınadır. Aksi halde gerek dünyada, gerek ahirette sonumuz ne olur, gerçekten bilmiyorum.

3-türkiyedeki tarikatler cemaatler hakkında düşünceleriniz?

Sayıca en ünlüleri dışında çok sayıda tarikat/cemaat bilmiyorum ama bildiklerimin genelinin halkı uyuşturucu nitelikte olduğunu gözlemliyorum. (Asıl konuşulması gerekenleri konuşmuyor, halkı zamansız gündem ve güncel sorunlara karşılık batıl çözümlerle oyalıyorlar.) Şirk, hurafe ve bid'atlerle örülmüş bir örümcek ağı gibi "insanları zemine yapışık" tutuyorlar; bu arada insanları ağa düşürmek/yemlemek için de sıklıkla sünnet kullanılıyor. Kılık kıyafet harika ve genel olarak ilmihal ve fıkhî konular tamam ama sünnete çağırdıklarını beyan ettikleri halde Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ve ashabının asla yapmadığı amelleri öğütlüyorlar ve itikadlarına da şirk bulaşmış durumda.

Bunlara karşı insanlar: bu devrin ahir zaman olduğunu unutmaz ve yalancıların, din adına aldatanların (cahil veya münafık önderlerin) çoğalacağını hep hatırlarsalar; haliyle herhangi öğütlenen bir amel veya itikadın "ayet ve hadislerdeki net delilini sormadan" inanmazsalar kendilerini korumuş olurlar inşaAllah.

Bunun için de: Google kâfir icadı ama Müslümanlar ayet veya hadis sorunca da cevap veriyor. Burada da "Her zorlukla birlikte bir kolaylık vardır" ayetini böylelikle karşımızda görüyoruz elhamdülillah; evet zaman zor, aldatıcılar çok ama gerçek bilgiye ulaşmak da hiç olmadığı kadar kolay.


4-siyasi islam iktidarında deizm şirk hırsızlık arsızlığın ayyuka çıktığı yaşadığımız dönem hakkında düşünceleriniz?

Ben iktidarda hiç İslam göremedim desem?

Sadece şahsi olarak Müslüman olduğunu beyan eden bir başkanımız oldu, o kadar. Laiklikle yöneteceğini söyledi ve öyle yönetti. İslam dışı birçok şey bu dönemde halka özgürce yaşatılabildi, gördük. Ülkemiz laik zaten; başka türlü de yönetemezdi, yönettirmezlerdi.

Dolayısı ile halkın günden güne bozulmasını koruyacak olan, elimizde kalan doğrudan tek güç: halkın kendisiydi. Bu gençlik ağaç kovuğundan çıkmadı: anne-babaları, amca, dayı, teyze, hala, dede, nine türlü yakınları vardı. Ancak aileler "nasılsa okulda eğitim görüyor" diye çocuğu okula pasladı, okullar da "bizim görevimiz değil" diye ailelere; derken ordan oraya bir futbol topu gibi atılan çocukları eğiten kimse olmadı.

Pardon pardon, eğiten oldu: TV ve İnternet; ve insanlar bunları çocuklarına izletmese bile (ki izletmeyen çok azdır) bu ikisinden beslenen diğer okul arkadaşlarından öğreneceklerini yine öğrendiler. "Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim." durum bu.

Kısaca ne en üstten, ne en yakın çevreden (aile ve öğretmenlerden) gerçek anlamda doğru yönlendirme alamayan çocuk ve gençler, okul ortamlarında ve internette kendi doğrularını kendileri ürettiler. Eğitimsiz ne kadar doğru oldukları ise, işte görüldüğü üzere...


5-toplumun ailelerin özellikle gençlerin ekserisinin huzursuz depresif olmasının sebebleri ve tesbitleriniz?

Yukarıdan başlarsak ekonomik belirsizlik büyük etken. Gençler için eğitim sistemindeki aksaklıklar, geleceğe dair meslek seçimi konusunda yine ekonomi durumu sebebiyle kararsızlıklar. Ülkedeki misafirler sebebi ile sosyal eşitsizlikler, bir yanda hepimizi kalben etkileyen savaş durumları...

Genel olarak ülkenin ve dünyanın durumu bu şekilde iyiye gider gözükmezken, geleceğin öngörülemez hale gelmesi büyük stres sebebi kısaca ve bununla yetişkinler bile zorlanıyor ki gençler ne yapsın.

Öte yandan İslam'dan uzaklaşma işleri daha büyük bir çıkmaza sokuyor. Nitekim bu karmaşanın içinde dahi: İslam her koşulda yollara/kalplere aydınlık verirdi; ama sabrı, umutla çabalamayı, dua ile Rabbe sığınma lüksünü İslam'dan uzak bireyler ne bilsin... Ahiret inancının "öbür dünyada alacağımı alırım" ferahlığını, Allah'a havale etmenin huzurunu İslam'dan uzak bireyler ne bilsin...

Ve işte, bu konuda hocalara çok iş düşüyordu; ama onlar dediğim gibi kendi yapay üretilmiş gündemleri ile ve çözüm olmayan çözümlerini "çözüm" diye yutturmakla meşguldüler. Dönüp de hiç bakmadılar ki şu dünyanın ortasında, yetişkini ayrı, genci ayrı, henüz daha yeni ergen olan minikleri ayrı (en çok onlara üzülüyorum, masumlarım benim) : gelecek için ne düşünür, neler hissederler, nelerden korkarlar... Şeytan böyle bir atmosferi hiç boş bırakır mı? Ne vesveseleri kucaklamış ve akın akın çocuk-büyük demeden insanların üzerine yürüyor. Nerde bilgililer, nerde aydınlar, nerde hocalar nerde?

Bu arada daha çok şey yazarım da, başımı derde sokmamak adına çok açık yazamıyorum ama yine de olabildiğince de açık yazdım. Arif olanlar çok şey anlarlar bu özet satırlardan, cümleten Allah'a emanetsiniz diyeyim : )

Bu arada sorular zorlaşmaya mı başladı sanki? : ) Evet evet, sanki : )

Kara Kartal 27 Temmuz 2024 17:40

alkış000Vasat maşallah demekten ilgiyle okumaktan kendimi alamıyorum. Ne güzel ilmi tesbidler yorumlsrmahcup000msl*czk*
Kendi adıma çok istifade ediyrm hayran kalmamak ne mümkün cicekver her biri çok kıymetli çok çok verimli c vaplar emeğine saglikycicekver

Vasat 27 Temmuz 2024 19:02

Alıntı:

Kara Kartal Üyemizden Alıntı (Mesaj 445859)
alkış000Vasat maşallah demekten ilgiyle okumaktan kendimi alamıyorum. Ne güzel ilmi tesbidler yorumlsrmahcup000msl*czk*
Kendi adıma çok istifade ediyrm hayran kalmamak ne mümkün cicekver her biri çok kıymetli çok çok verimli c vaplar emeğine saglikycicekver

Allah razı olsun Kara Kartal kardeşim : ) Elhamdülillah, faydalı olabiliyorsam ne mutlu bana cicekver

Sonraki soruları hayal etmeye çalışıyorum bu arada, acaba nerelerden çıkacak diye : ) Ama korktuğum gibi çalışmadığım yerlerden çıkarsa da "pas" derim artık ne yapalım, ne kadar bilgimiz varsa anca o kadar. Hayırlısı bakalım : )

Kara Kartal 28 Temmuz 2024 20:39

İlk girip mesaj yazdığın konuda şöyle yazmışın
Eski bir üyeden, yeni üyelik ile (yönetimin bilgisi dahilinde).
Ne kadar eskisin? 2008ler mi? buranın havasını soludugun çok belli.uslubun anlatımın ifade edişin saygı, mütevazilik akıyor.bence tesadüf deil sitenin inanılmaz etkisi cicekvercicekvercicekvercicekver
Senin merak ettiğin varsa sor vasat.pazartesiye sağlam hazırlık yapiyiruzygülümseyen000korkma korkma rahat olcicekver

Vasat 28 Temmuz 2024 23:11

Alıntı:

Kara Kartal Üyemizden Alıntı (Mesaj 445868)
İlk girip mesaj yazdığın konuda şöyle yazmışın
Eski bir üyeden, yeni üyelik ile (yönetimin bilgisi dahilinde).
Ne kadar eskisin? 2008ler mi? buranın havasını soludugun çok belli.uslubun anlatımın ifade edişin saygı, mütevazilik akıyor.bence tesadüf deil sitenin inanılmaz etkisi cicekvercicekvercicekvercicekver
Senin merak ettiğin varsa sor vasat.pazartesiye sağlam hazırlık yapiyiruzygülümseyen000korkma korkma rahat olcicekver

2012'de, ki az evvel eski mesajlarıma baktım: Tam 20 gün bu forumda "ağırlıklı kendi açtığım bir konu" odağında kalmışım. Yani tanışmamız eski ama uzun süreli bir tanışma olmadı : ) O dönemin ardınca 2023 Ekim'e kadar, sadece o eski konuma cevap gelmiş mi diye birkaç kez kontrol etmek için çevrimdışı foruma girdim ama bir şey itiraf edeyim: Ben bu forumun ilahiyat/ders destek ağırlıklı olduğunu daha yeni fark ettim : )

Sıradan yurdum insanlarının sohbet için buluştuğu sitelerden biri sanmıştım, ki o dönemde aktif gördüğüm üyeler bu zannıma sebep olmuştu ve forumdaki kategori başlıklarını hiç incelemediğim için de bu zannım yıllar boyu bende aynen kaldı : )

Bu arada seneler sonra gelişim de yine o konu sebebiyleydi. "İslami konularda tartışma usulü nasıl olmalı?" diye fikir alışverişi yaptığım bir kardeşe "işte böyle olmalı" diye örnek olarak o konunun linkini atmıştım. İki farklı görüşteki kişiler, arada saygı sınırını zorlayan yorumlar ve ama benimle birlikte tansiyonu düşürmek için çabalayan kardeşler vesilesi ile: En sonunda elhamdülillah ortak bir paydada buluşulmuştu : )

Konunun linkini burda vermiyorum, nitekim o günlerdeki fikrim hala aynı olsa da: konuya giriş/sıralama şeklimi bir felâket olarak görüyorum : ) Buna rağmen konunun başarıyla sonuca bağlanması ise: saygı çizgisini özenle koruyanlar vesilesi ile oldu, ve onların bir diğer özelliği de vasatlıktı; Allah razı olsun diyeyim.

Ve işte, sadece bunlar olsa herkeste, ümmet aranılan birliği bulurdu: üslupta saygı ve dini çizgide vasatlıkcicekver

Bu arada "pazartesiye sağlam hazırlık" derken? : )

"Korkma, rahat ol." Yani tabi, bunu deneyebilirim inşaAllah : )

Kara Kartal 29 Temmuz 2024 14:32

3 kelimeyle kendini nasıl ifade edersin?

En son hangi filmi izledin,etkilendin? Tavsiye film listen varmı?
En son hangi kitap okudun? En sevdiğin yazar?
Sana göre hüzün nedir?
Evliliği nasıl tanımlarsın?
Evliliğinde olmasını istediğin şey yada mutlaka olmalı dediğin ne vardymdm
forum konularından derledim siteyi serdim ayağına :):)
Mutlu evlilikleri görünce sorasi geliyr insanın :):)

Vasat 29 Temmuz 2024 20:09

Alıntı:

Kara Kartal Üyemizden Alıntı (Mesaj 445877)
3 kelimeyle kendini nasıl ifade edersin?

En son hangi filmi izledin,etkilendin? Tavsiye film listen varmı?
En son hangi kitap okudun? En sevdiğin yazar?
Sana göre hüzün nedir?
Evliliği nasıl tanımlarsın?
Evliliğinde olmasını istediğin şey yada mutlaka olmalı dediğin ne vardymdm
forum konularından derledim siteyi serdim ayağına :):)
Mutlu evlilikleri görünce sorasi geliyr insanın :):)

Teşekkür ederim, bir an ilk soru listesi gibi uzunca bir derleme gelecek sanmıştım; bunlar makul sayıdaymış : )cicekver

Gelsin bakalım cevaplar : )

*3 kelimeyle kendini nasıl ifade edersin?

Mükemmeliyetçi. ~İyileşmeye çalışıyorum.

Araştırmacı. ~Artık bildiğiniz üzere Psikoloji ve İslam başta olmak üzere; sağlık da 3. sırayı alır.

Öğretmen. ~Ne biliyorsam paylaşma dürtüsü var : )

*En son hangi filmi izledin,etkilendin? Tavsiye film listen varmı?

En son izlediğim film dahil, "gözümü hiç ayırmadan izlemediğim hiçbir filmi" tavsiye veremem desem : ) Genel olarak tabi ki ortalama aile filmleri seçiyoruz (favorilerimiz bilim kurgu, dövüş sanatları, komedi ve animasyonlar); ancak bir filmin tamamen temiz olduğunu bilmiyorsam isim vermeyi vebal görüyorum. Ve açıkçası ailece izliyoruz ama ben çoğu zaman yarı iştirak ettiğim için %100 uygunluk durumu var mı, yok mu bilmiyorum veya vakti zamanında "temizmiş" dediğim varsa bile şu an hatırlamıyorum : )

~Unutmazsam "aileler için puanlamalı bir liste hazırlasam" diyorum ama film başına oturmuşken bunu hep unuttuğum için, tabi kafa başka yerlerde olunca: film bitmiş ama ben en az %10 kaçırmış oluyorum; bazen %30, bazen %50... Genel olarak iyi bir film takipçisi değilim yani : )

*En son hangi kitap okudun?

Üzülme ('Aiz el Karni)

*En sevdiğin yazar?

En sevdiğim alimi diyeyim: İbni Kayyım el-Cevziyye

*Sana göre hüzün nedir?

Allah'ı unutunca dünyanın insana verdiği duygu.

*Evliliği nasıl tanımlarsın?

İki farklı cinsten iki insanın, dünya hayatını yaşarken dayanışması.

*Evliliğinde olmasını istediğin şey yada mutlaka olmalı dediğin ne var

Açık iletişim ve saygıyla birlikte tartışma bilinci. Tartışma güzel bir şeydir; insanların birbirini tanıması, birbirlerinin sınırlarını öğrenmeleri ve duracakları yeri bilmeleri için bu şart. (Bağırmak, alaycı tutum, kötü söz ve fiziki şiddet tartışma değil, kavgadır.)

Bunun haricinde dini çizginin tam uygun olması (Müslümanlar içindeki ayrılıkları kastediyorum.). Bu yeri gelir boşanma sebebi bile olabilir; dolayısı ile gençlerin evlenmeden önce kendi dini çizgilerini araştırarak net oturtmaları ve eşlerini de ona göre seçmeleri çok çok önemli.

Bir de hobilerin, uğraşların ya tamamen aynı, ya benzer veya birbirlerini engellemeyecek şekilde olması. Örnek vereyim: kimisi ev kuşudur, asla dışarı çıkmaz, insan içine karışmaz. Ötekisi ise evde darlanır, misafirlik, gezi, sosyal aktiviteler vs. ister. Bu iki kişi hayat boyu nasıl birlikte kaliteli vakit geçirecek siz düşünün bakalım : )

Kara Kartal 03 Ağustos 2024 13:37

Nasılsın vasat seni biraz rahat bıraktık sorularla bunaltmayalim sıcak hava bide bizim sorularla baymayalim. Dondurma ikram edeyim neli severisn:):)

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]


SAAT: 01:07

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321