|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Allahın kulu_,Açılış Tarihi: 22Haziran 2015 (11:06), Konuya Son Cevap : 13 Temmuz 2015 (12:06). Konuya 18 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
22Haziran 2015, 13:50 | Mesaj No:11 |
Durumu: Medine No : 33478 Üyelik T.:
09 Kasım 2013 | Cevap: Hafta'nin konusu : Ramazan sohbetleri
__________________ Vakit namazinizi kildiniz mi? Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayetle: Mü'minin durumu yeşil ekin gibidir. Rüzgar ne taraftan gelse onu eğer. Rüzgar durduğunda doğrulur. Mü'min de böyledir. O da bela ve musibetlerle eğrilir. Kafirin durumu ise çam ağacı gibidir. Allah dilediği zaman sert ve dik durur. ][Bela ve musibetlere uğramaz. |
22Haziran 2015, 14:26 | Mesaj No:12 |
Durumu: Medine No : 33478 Üyelik T.:
09 Kasım 2013 | Cevap: Hafta'nin konusu : Ramazan sohbetleri Oruç, Bir Kelime-i Tevhiddir. Dolunay Vakti Bir Martı.jpg "Lâ" çekeriz varlığa, oruca niyetimizle. "Yok..." deriz her halimizle. "Kimseden fayda yok." "Paramızın geçerliliği yok." "Sahip olduklarımızdan çare yok." Bir kuru ekmeği bile geçiremiyoruz boğazımızdan. Bir yudum suyu değdiremiyoruz dudağımıza. Dudağımızı dilimizi çekiyoruz tatlardan. Elimizi eteğimizi çekiyoruz varlıktan. Alıştığımız dayanaklar devriliyor niyetimizin rüzgârında. Haz sığınaklarımızı sel alıyor susuzluğumuzun yatağında. Acz ve fakrın yatağında yeniden yoğruluyor ben?imiz. Kibrin tortularını atıyoruz iftara değin. Billur bir durulmuşlukla varıyoruz Rahman?ın sofrasına. Çareler çaresizleşiyor. Hazlar tadını yitiriyor. Doymalar aç susuz kalıyor gün boyu. Etrafımıza bilerek ördüğümüz parmaklıklar kırılıyor. Cismimizi emen yapışkan kuyulardan kurtuluyoruz. Çıplak kalıyoruz rahmet yağmurunun altında. Biz ve eşya arasında bir uçurum açılır. Ancak Rahman'ın kapatabildiği. Dudağımızla bütün sular arasına şeffaf bir duvar örülür. Ancak Rahman'ın kapı eylediği. Kendimize yetmek için ayağımızın altına döşediğimiz buzlar kırılır. Vazgeçeriz varlık iddiamızdan. Geri çekeriz sahiplik davamızı. Kendimizi sonsuz bir şefkatin eşiğinde beklerken buluruz. Acınacak halimizi seyrederiz orucun aynasında. "Lâ" çekeriz cümle "ilâhe"lere... "Lâ ilahe..." "Yok ilah..." deriz kuruyan dillerimizle. "illâ Allah." Doyuran başkası değil; illâ Allah... Susuzluğumuzu kandıran başkaları değil; bir Allah. Ekmeğe değil Allah?a acıkırız. Ekmeklerin hepsi O'ndan. Suyla değil Allah?la kanmayı öğreniriz orucun rahlesinde. Serinliklerin cümlesi O'nun katında. Yüz döneriz doymalardan. Ümit keseriz eşyanın yüzünden. Allah'la kalırız oruçta. Elimizi çekeriz nefsimizin üzerinden. Çokluklardan sıyrılır kalbimiz. Allah'a kalırız. Kimsenin görmediği köşelerde, kimselerin ayıplamadığı meydanlarda Allah'tan utanmayı öğreniriz. Allah'a göründüğümüzü görürüz yeni baştan. Allah'ı görürüz. Kimseler yetişmez susuzluğumuza. Allah?tan alırız. Hiçbir şey giremez oruçla aramıza. Allah'a veririz. Sessiz ve sözsüz bir kelime-i tevhidi yürütür can dudağımıza oruç: "Lâ ilahe ilallah." Senai Demirci
__________________ Vakit namazinizi kildiniz mi? Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayetle: Mü'minin durumu yeşil ekin gibidir. Rüzgar ne taraftan gelse onu eğer. Rüzgar durduğunda doğrulur. Mü'min de böyledir. O da bela ve musibetlerle eğrilir. Kafirin durumu ise çam ağacı gibidir. Allah dilediği zaman sert ve dik durur. ][Bela ve musibetlere uğramaz. |
24Haziran 2015, 13:17 | Mesaj No:13 |
Durumu: Medine No : 33478 Üyelik T.:
09 Kasım 2013 | Cevap: Hafta'nin konusu : Ramazan sohbetleri MELEKLERİN TEBRİK EDECEĞİ İBADET... Birgün, Efendimiz (s.a.v) kalkıyor ve kızı Hz. Fatıma'nın evine geliyor. Eve girdiğinde görüyor ki, Hz. Fatıma oturmuş, elinde beyinin elbisenin söküğünü dikiyor. Ayağıyla da, Hz. Hasan'ın beşiğini sallıyor, ağzıyla da Kur'ân-ı Kerim okuyor. Bu haldeyken Efendimiz (s.a.v) içeri girince, Hz. Fatıma "buyur babacığım" diye ayağa kalkıyor. Ama Efendimiz (s.a.v) "kalkma kızım, otur otur" diye ısrar ediyor, ama Hz. Fatıma ayağa kalkıyor. Efendimiz (s.a.v) buna rağmen "keşke otursaydın" diye ısrar edince, Hz. Fatıma merak ediyor: Babacığım sen gelirsin de, ben ayağa kalkmaz olur muyum..? Niye otursaydım ki..? Efendimiz (s.a.v) Fatıma'nın oturma sebebini, şöyle anlatır: Kızım, hanımlar çok bahtiyardırlar, mesutturlar, kazançlıdırlar. Ben kapıdan içeri girdiğim zaman, buranın meleklerle dolu olduğunu gördüm. Babacığım, bu kadar melek niçin gelmiş buraya..? Her birisi, bir başka sebepten gelmişti. Sen elinle kocanın elbisesinin yırtığını dikiyorsun, hizmet ediyorsun, işte meleklerin bir kısmı, senin kocana hizmet edişinden dolayı gelmişlerdi. Bir hanımın gönül rızasıyla kocasına hizmet etmesi, meleklerin tebrik edeceği bir ibadettir. Diğer bir kısmı da elinle kocanın elbisesini dikerken, ayağınla da oğlunun beşiğini sallıyordun, bir hanımın çocuğuna bakması, isteyerek, severek, şefkatle, sevgiyle hizmet etmesi, meleklerin gelip seyredebileceği bir hizmettir. Meleklerin bir kısmı da, oğlun Hasan'ın beşiğini salladığın için gelmişlerdi. Sen ağzınla da boş durmuyor, Kur'ân-ı Kerim okuyordun, işte büyük bir kısmı da senin okuduğun Kur'ân-ı Kerim'i dinlemek için gelmişlerdi. Kızım, hanımlar çok şanslıdırlar, eğer niyetlerini düzeltirlerse, eğer duygularını düzeltirlerse, eğer bu saydığım hizmetleri şuurla, ibadet kastıyla yaparlarsa, onların yaptığı bütün işler, ibadet yerine geçer. Bir hanımefendi, İslâm şuuruyla hayatına bakarsa, zengin bir din kültürüyle hayatını zinetlendirirse, kendi dünyasını İslâmî ölçülerle böyle güzelleştirirse, bu hanımın ev hizmeti de ibadettir. Daha doğrusu, hanımların cennete gitmeleri, beylere nisbetle daha öncelikli, daha kolaydır. Bu da hanımlar için çok sevindirici, memnuniyet verici bir müjdedir. Bir kadın beş vakit namazını kılar, Ramazan orucunu tutar, iffetini korur, bir de kocasına itaat ederse, ona "haydi, cennetin hangi kapısından istersen gir" denilir. [Ahmed b. Hanbel, Müsned, Sahîhu’t-Tergîb ve’t-terhîb]
__________________ Vakit namazinizi kildiniz mi? Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayetle: Mü'minin durumu yeşil ekin gibidir. Rüzgar ne taraftan gelse onu eğer. Rüzgar durduğunda doğrulur. Mü'min de böyledir. O da bela ve musibetlerle eğrilir. Kafirin durumu ise çam ağacı gibidir. Allah dilediği zaman sert ve dik durur. ][Bela ve musibetlere uğramaz. |
25Haziran 2015, 00:36 | Mesaj No:14 |
Durumu: Medine No : 31327 Üyelik T.:
23 Eylül 2013 | Cevap: Hafta'nin konusu : Ramazan sohbetleri
__________________ [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
25Haziran 2015, 00:36 | Mesaj No:15 |
Durumu: Medine No : 31327 Üyelik T.:
23 Eylül 2013 | Cevap: Hafta'nin konusu : Ramazan sohbetleri
__________________ [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
25Haziran 2015, 00:37 | Mesaj No:16 |
Durumu: Medine No : 31327 Üyelik T.:
23 Eylül 2013 | Cevap: Hafta'nin konusu : Ramazan sohbetleri “Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi oruç tutmak size de farz kılındı. Böylece umulur ki takva dairesine girer, fenalıklardan sakınırsınız.” (Bakara Suresi, 2/183) “Kim, faziletine inanarak ve karşılığını yalnızca Allah’tan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhârî, Îmân, 28, Savm, 6; Müslim, Sıyâm, 203)
__________________ [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
25Haziran 2015, 00:39 | Mesaj No:17 |
Durumu: Medine No : 31327 Üyelik T.:
23 Eylül 2013 | Cevap: Hafta'nin konusu : Ramazan sohbetleri
__________________ [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
25Haziran 2015, 00:39 | Mesaj No:18 |
Durumu: Medine No : 31327 Üyelik T.:
23 Eylül 2013 | Cevap: Hafta'nin konusu : Ramazan sohbetleri Bakara Suresi | 185 (O sayılı günler) Ramazan ayıdır ki Kur’an; insanlara hidayet (doğru yol) rehberi, doğru yolun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak onda(ki Kadir gecesinde) indirildi. Sizden kim (mazereti olmaksızın) bu ay(ın ilk hilâlin)e erişirse/görürse hemen orucunu tutsun, kim de hasta veya seferde (olup da yer) ise, tutmadığı günler sayısınca (caiz olan) başka günlerde (orucunu kazâ etsin). Allah sizin hakkınızda kolaylık ister, zorluk istemez. Bu da, o sayıyı (kazâ ile) tamamlamanız ve size yol göstermesine karşılık Allah’ın yüceliğini tanımanız içindir. Olur ki (düşünür de) şükredersiniz.
__________________ [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
13 Temmuz 2015, 12:06 | Mesaj No:19 |
Durumu: Medine No : 33478 Üyelik T.:
09 Kasım 2013 | Cevap: Hafta'nin konusu : Ramazan sohbetleri
Ey ramazan hakkini veremedim icin ozur dilerim
__________________ Vakit namazinizi kildiniz mi? Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayetle: Mü'minin durumu yeşil ekin gibidir. Rüzgar ne taraftan gelse onu eğer. Rüzgar durduğunda doğrulur. Mü'min de böyledir. O da bela ve musibetlerle eğrilir. Kafirin durumu ise çam ağacı gibidir. Allah dilediği zaman sert ve dik durur. ][Bela ve musibetlere uğramaz. |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Hafta'nin konusu : seytandan nasil korunuruz | Allahın kulu_ | Hafta'nın Konusu | 5 | 02 Ağustos 2018 00:27 |
Hafta'nin konusu : Ana babaya hizmet nasil olmali? | Allahın kulu_ | Hafta'nın Konusu | 7 | 22 Ağustos 2015 10:16 |
Hafta'nin konusu : konusu :sabir nedir ? | Allahın kulu_ | Hafta'nın Konusu | 2 | 31 Temmuz 2015 23:51 |
Hafta'nin konusu : konusu : kalp kirmak ? | Allahın kulu_ | Hafta'nın Konusu | 4 | 14Haziran 2015 22:30 |
11.Hafta : Kurana Dokunma/Okuma Konusu... | MERVE DEMİR | Hafta'nın Konusu | 16 | 23Haziran 2009 00:10 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|